Ne oluyor? Ne olduğu son derece açık: "Kayıt dışı siyaset", tavan yapmış durumda. İktidar kavgası, mevzuata uygun olarak "gölge oyunu" tadında, arz-ı endam ediyor. Kusura bakmayınız, bendeniz böyle bir gündemi ciddiye almakta fevkalade zorlanıyorum. Dolayısıyla, "Mizah, ciddi bir iştir!" düsturuna sığınıyorum. ***** Şaka bir yana.. Mizah, gerçekten ciddi bir iştir. Dilerseniz, biz de öyle yapalım. Oyunun icra edildiği çadırın içine, şöyle bir kulak kabartalım. Bakalım, neler oluyor. Çadırın mesajı müthiş: Perde kurduk, mum yaktık, gösteririz gölge hayal... Gerçeğin aynasıdır bu, sanılmaya martaval Bu perde başka perde, gölge oyunu perdesi Karagöz'ü sevenlere, işte Karagöz perdesi... Yıktın perdeyi eyledin viran, koşup sahibine haber vereyim heman! ***** Peki, biz bu çadırdan hiç çıkamayacak mıyız? Çadıra mahkum muyuz? Cevabımız şöyle: - Müesses nizam, kendi inanmadıklarını halkına dayatıyor, takiyeyi kurumsallaştırıyor ve siyaseti bir maskeli baloya çeviriyorsa, -"Anayasalı devlet" ile "anayasal devlet" arasındaki fark, medyanın da desteğiyle, kurnaz bir biçimde gizleniyorsa, -Ülkenin "iktidar seçkinleri" yozlaşmadan besleniyorlarsa, daha doğrusu, bindikleri dalı kesmiyorlarsa, Özel gerçekleri kamusal yalana dönüştüren süreç, toplumsal değişim taleplerini kaynağında kurutuyor ve gelişimin önünü tıkıyorsa, -Kokuşmuş düzene destek verenler ödüllendirilirken, sorgulayanlar bedel ödüyor, cezalandırılıyorsa, - Sorumlular yetkisiz; egemenler, sorumsuz ise, - Kimin elinin, kimin cebinde olduğu belli değilse, "gölge oyunu" devam eder. ***** Netice itibariyle.. Böyle bir bataklığı kurutmadıkça, çadırdan çıkamayız. Sonra mı? Sonrası şu: - İki oyuna bir bilet, bir biletle iki oyun, bu oyunlar bedava!