Sic transit gloria mundi...
Gitti, gidiyor derken, beklenen oldu. Vatandaşın diliyle ifade edersek.. -"Firavun Hüsnü" devrildi! Peki, şimdi ne olacak? Önümüzdeki tablo, özetle şöyle: -İki oyuna bir bilet, bir biletle iki oyun.. Bu oyunlar bedava! *** Şimdiden sonra, Mısır'a ilişkin kritik soru şudur: -"Açık oy, gizli tasnif!" bitecek mi? Muhalifler, temsil edilebilecek mi? Yoksa.. -"Daha geniş tabanlı ve dış destekli", yeni bir vesayet rejimi ile mi tanışacağız? Acaba.. -Küresel hegemonlar, hiçbir şeyin değişmemesi için, her şeyi değiştirebilecekler mi? Hepsinden önemlisi.. -Yeni yönetimin dış politikası, hangi yörüngeye oturacak? Anlaşıldığı kadarıyla, uzunca bir süre, bunları konuşacağız. *** Ne var ki.. Olup biteni değerlendirirken, şu hususları göz ardı etmemek gerekiyor: Orta Doğu coğrafyasında, görünen diktatörlerin yanı sıra, bir de görünmeyen diktatörler var. Görünmeyenler, görünenlerin patronu durumunda. Otoriter rejimler, büyük resmin görülmesini engelledikleri ölçüde, kendilerini üreten sisteme de hizmet ediyor. Bu kapsamda.. "İç tehdit ve dış tehdit", sürekli olarak canlı tutuluyor. "Değişim ile statüko" arasında bir gerginlik yaşandığında, problem, statüko lehine çözümleniyor. Böylece, sistemin sorgulanması önleniyor. Dahası.. Diktatörler ya da oligarşik yapılanmalar, iktidarlarını paylaşmak ve işbirlikçi olmak zorunda. Silah tüccarları, sırdaş hesaplarıyla ve kara para aklama operasyonlarıyla temayüz eden bankacılar, yeraltı dünyasının köstebekleri, diktatörleri çok seviyor. Bir satranç tahtasının üzerindeki piyonları andıran diktatörler, onlar için vazgeçilmez bir paravan. Netice itibariyle.. Oyunun kurallarını "küresel firavunlar" belirliyor, senaryoyu onlar yazıyor, rolleri onlar dağıtıyor. Misyonu biten rejimler, tasfiye ediliyor. Birilerine de, kırmızı şala kafa atmak kalıyor. *** Gelelim yazının başlığına.. Geçen hafta, gösterileri izlerken dikkatimi çekti. Kahire'nin Tahrir Meydanı'ndaki pankartların birinde, Latince bir ibâre göz kırpıyordu.. -Sic transit gloria mundi (Dünya şerefi fânîdir) Ne diyelim? -Tüm küresel firavunların ve yerli işbirlikçilerinin dikkatine arz olunur!