Son günlerde AB içinde oluşturulan "Avrupa Güvenliği ve Savunma Kavramı" hakkında az şey biliniyor ama çok merak ediliyor. Sahi bu yeni kurum nereden icab etti. Burada amaç neydi? Bunu Türkiye'nin NATO nezdindeki temsilcisi Büyükelçi Onur Öymen'e sorduk. Bakın nasıl cevap verdi. Öymen- AB'nin çabalarının ardında; Avrupa'nın güvenlik ve savunma alanındaki katkısının ekonomik ve siyasi ağırlığıyla daha uyumlu bir hale getirilmesi ve askeri açıdan daha etkin bir gücün oluşturulması amacı yatıyor. Yoksa ortada boşluk yoktu. Biz AB'nin ilave bir askeri boyut kazanmasını başından beri destekledik. Kışlalı- Türkiye'nin yaklaşımı neden temelde bazı tartışmalara yol açtı? Öymen- Hedefi paylaşıyoruz ama; Avrupalı müttefikleri bütün olarak değerlendirmeli, kapsamalı. Ayırımcı ve dışlayıcı değil, tam aksine toplayıcı ve işbirliğine dayalı olmalı. Kışlalı- AB öncülüğündeki bir operasyona kuvvet tahsis edersek sadece operasyonun günlük yönetimiyle ilgili hususlarla görevli "Katılımcılar Komitesi"ne bizi alacaklar? Öymen- Öyle. Ama zaten operasyonların günlük yönetimi operasyon komutanındadır. Dolayısıyla bu katılım bir kazanım teşkil etmez. Harekatın siyasi kontrolü ve stratejik yönetimi 15 AB üyesinde oluyor. Kışlalı- Bu durumu kabul etmiyoruz? Öymen- Evet. Çünkü bu hem Avrupa güvenliğinin gerçeklerine, hem NATO-BAB mekanizmalarına, hem de Washington'da varılan mutabakata aykırı. Kışlalı- AB bu konudaki isteklerimizin, AB'ye üye olmamamız dolayısıyla, yasal bakımdan imkansız olduğunu öne sürüyor? Öymen- Taleplerimiz AB'nin hukuki yapısıyla çelişmiyor. AB üyesi olmayan ülkelere operasyonların günlük yönetiminde tam ve eşit hak veriyor. O halde bu alandaki düzenlemeleri daha geniş tutabilir. Kışlalı- Yeni ABD yönetiminde AB'nin AGSK ile ilgili girişimlerinin NATO'ya bazı zararlar vermesi endişesi görülüyor? Öymen- Evet. AB girişimlerinin NATO'nun etkinlik ve bütünlüğüne zarar vermemesine dikkat ediliyor. ABD ile birlikte, görevine yeni başlayan İngiliz Genelkurmay Başkanının ifadelerinde bu hususlar yer aldı. Kışlalı- Türkiye şimdi nasıl bir yaklaşım içerisinde? Öymen- Türkiye bu süreç içerisinde yapıcı, iyi niyetli, ancak temel hak ve çıkarları ile NATO'nun etkinliğini koruyan bir yaklaşım içinde olmaya devam ediyor. Bizi yok saymasınlar Biz AB'nin bu girişiminin NATO'nun ve transatlantik bağın etkinliğini azaltmamasını istiyoruz. Sonra AB öncülüğündeki operasyonların hiçbir müttefiğin güvenliğini olumsuz yönde etkilememesini istiyoruz. Türkiye gibi NATO üyesi olup AB üyesi olmayanlar AB'nin bu girişimine aktif şekilde katılmalı. Bu konuda 1999'da Washington'da yapılan zirvede mutabakata varıldı. Yerimiz ne? AGSK (Avrupa Güvenlik ve Savunma Kavramı), NATO'nun içinde mi dışında mı? AGSK'da AB'nin içinde olmayan NATO üyelerinin yeri ne? Avrupa Birliği'nin herhangi operasyonunun civarımızda veya güvenliğimizi ilgilendiren bir bölgede olduğu takdirde, Türkiye söz sahibi olmazsa, neticeleri güvenliğimizi doğrudan etkileyebilir ki işin can alıcı yanı budur. NATO BAB'ın emrinde mi? NATO imkan ve yeteneklerinin BAB öncülüğündeki bir operasyonda kullanılması halinde, bütün Avrupalı müttefikler söz konusu harekata ve bu harekatın planlanmasına ilişkin çalışmalara başından itibaren tam ve eşit haklarla katılma hakkına sahip oluyorlardı. Bu tam ve eşit katılım hususu tatbikatlar için de geçerliydi.