Kazakistan seyahatimiz kış ayı olmasına rağmen hayli renkli geçiyor...
Gelmişken çeşitli ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Önce Yunus Emre Enstitüsüne gidiyor, Müdire Hanımdan yaptığı çalışmalar hakkında bilgi ediniyoruz. Türkiye Türkçesini öğrenmek isteyen binlerce Kazak gencin başvurusu ümitlendiriyor, heyecanlandırıyor, sevindiriyor.
Nur Sultan Büyükelçimiz Sayın Ufuk Ekici Beyefendi, bizleri sabah kahvaltısına davet ediyor. Nur Sultan’da bulunduğumuz süre zarfında yakın ilgisini esirgemeyen Sayın Büyükelçiye misafirperver ve nazik kişiliği için teşekkür ederiz...
"Hocalı Katliamı'nı Anma Etkinlikleri" kapsamında ziyaret ettiğimiz Azerbaycan Nur Sultan Büyükelçiliğinde Azerbaycan Büyükelçisi Sayın Agalar Atamoglanov bana diyor ki:
-Beş yıl Türkiye’de Azerbaycan Büyükelçiliğinde Diplomat olarak görev yaptım ve Büyükelçim bana, sen sadece Türkiye gazetesini takip edeceksin demişti. Her sabah uyanır uyanmaz ilk Türkiye gazetesini okurdum!
Hocalı Katliamı Anma Programında karşılaştığımız Türk Akademisi Başkanı Darhan Kıdırali bizleri Türk Akademisi'ne davet ediyor.
Türk Akademisi, 2012 yılında Kazakistan, Türkiye, Azerbaycan, Kırgızistan tarafından kültür, dil, edebiyat, tarih sahalarında ortak çalışmalar yapmak ve kadim Türk Medeniyetini araştırmak amacıyla Türk Devletleri Teşkilatı’nın himayesinde kurulan uluslararası bir kuruluş olup merkezi Kazakistan’dadır…
Uluslararası Türk Akademisi büyükelçilik statüsünde olan bir kuruluş.
Türk Akademisi Başkanı Darhan Hıdırali, Kazakistan Nur Otan MYK üyesi. Aynı zamanda Devletin Resmî Basın Kuruluşu Egemen Kazakistan’ın Yönetim Kurulu Başkanı. Üniversiteyi Türkiye’de okumuş ve tarih eğitimi almış. Bizlere Türk Akademisi'nin çalışmaları hakkında çok önemli bilgiler veriyor ve heyecanlı bir tarihe yolculuğa çıkarıyor...
Darhan Kıdırali, Göktürkler, İskitler ve diğer Türk devletleri dönemlerine ait silahların ve buluntuların sergilendiği müzeyi gezdiriyor. Burada yeni bulunan ve üzerinde Oğuz boylarının tamgalarının kazındığı bir Bengü taşı gösteriyor. Bilim insanları bu devasa büyüklükteki Bengü taş üzerinde çalışmaya devam ediyorlarmış.
Darhan Hıdırali, Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkelerin okullarında ortak tarih, coğrafya ve edebiyat dersleri okutmak maksadıyla çalışmalar yapıldığını söylüyor. Türk kültür, edebiyat, dil ve tarihinin ortak değerlerimiz olduğundan söz ediyor. Kuruluşun bünyesinde Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkelerden bilim insanları çalışıyor ve ortaya çok kıymetli kitaplar çıkmış.
Kazakistan bizim kadim coğrafyamız ve bütün eksiklerimizi orada tamamlayabiliriz. Bu coğrafyayı bilmeden ne Selçukluyu ne Osmanlıyı ne de sayısız Türk devletlerini bilebiliriz. Türk tarihi bir bütün olarak yazılmadan, Türk dili ortak bir alfabe ile verilmeden, Türk kültürü ve medeniyeti ortak bir bakış açısıyla irdelenmeden birçok çalışma yarım, eksik ve sorunlu olacaktır. Dinî hassasiyetlerimizin bile ortak olabilmesi çok önemlidir. Hanefi Maturidi çizginin Balkanlardan Çin Seddi'ne kadar bir yay gibi uzanması ise asla tesadüf değildir!
Bu arada misafir olarak kaldığımız otel bir Türk iş insanına ait. Geleceğimiz gün kahvaltı sonrası bir de ne görelim! Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan da bu otelde kalmıyor mu?
-Hey Paşinyan senin burada ne işin var? diye sormak istedik lakin hızla arabasına binip uzaklaştı!
Kazakistan’da kar yağışı var, hava sıcaklığı genellikle sıfırın altında. Geniş caddeleri, süt mavisi binaları, bozkırın inadına inadına yapılan yeşillendirme çalışmaları içimizi aydınlatıyor.
Çok güzeldin Nur Sultan!
Muhteşemdin Kazakistan! Yine geleceğiz, daima...
