Biz nereye, onlar nereye?

"Ben ne söylüyorum, tamburam ne söylüyor?" diye sormanın her halde tam zamanı. Dünya çalkalanıyor; enerji güvenliği diyor, ekonomik denge diyor, daha çok ticaret diyor, eğitim diyor, çevre sağlığı diyor. Türkiye günlerdir bir generalin emekliliğini konuşuyor. Avrupa Birliği "Ülkenizde insan hakları ihlâl ediliyor. Kişi hak ve özgürlüklerini genişletin", "Askerin sivil yönetim üstünde vesayeti varmış intibaı veren konumunu düzeltin" dedikçe, adeta tüy dikiyoruz! İnadına askerle yatıp kalkıyoruz. Generalleri gündemimizden çıkarmıyoruz. İçeriği önemli değil; eğer "rütbeli" kişi ise, onu çekip çekiştirmek, rejimle ilişkilendirmek ve sivil iktidarla polemiğe bulaştırmakta üstümüze çıkan yok... Ekran/sütün günlerdir hararetle konuyu deşenlere bakarsanız sanki asrın meselesini çözüyorlar. Topluma bu adrenalini zerk edenler, Ağustos ayını da YAŞ meselesi ile ısıtmaya, ıslatmaya şimdiden ayarlılar. Ne kadar kolay yönlendirilen, kabukla oyalanan, özden ırak bir toplum olduk. Merak ediyorum dünyanın neresinde, hangi demokratik ülkesinde, kaç hukuk devletinde generaller günlerce konuşulur? Asker gündemin vazgeçilmez malzemesi olur? Siz bunu olağan mı görüyorsunuz? Hiç rahatsız olmuyor musunuz? Çevremizde neler oluyor? Biz bunlarla oyalanırken yakın çevremizde olup bitenlere bakalım; İsrail iki askerimi kaçırdılar diye Gazze'yi yerle bir etti. Lübnan'ı kuşattı, stratejik merkezlerini havaya uçurdu. Ruslar mademki oluyormuş deyip, Şamil Basayev'i katletti.. Afrika'ya, Afganistan'a gücü yeten BM İsrail'i kınayamamış. "Oralarda neler oluyor?" diye üç müfettiş göndermeye karar vermiş... Savaş kokusundan petrol fiyatları 78 doları aşmış! Dünyanın en zengin ülkeleri [G8'ler] enerji güvenliği derdine düşmüş. "Takım" gibi görünseler de, her ülke kendi satrancını oynuyormuş... Sovyetler dağılalı beri Rusya eski itibarını kazanmaya çabalıyordu. Baktı ki diplomatik yoldan olmuyor, ufak bir işaret çaktı: Ukrayna'nın gazını kış ortasında kesiverdi. O bir hafta Avrupa'yı dize getirmeye yetti. O zamandan beri ille "Enerji güvenliği" diyorlar. Bizi de yakından ilgilendiren Nabucco projesi ile geleceklerini belirsizlikten kurtarma yarışındalar. Altı aydır G8 gündemini hazırlamışlardı. Toplandılar, bugün Saint Petersburg'dan dağılıyorlar. Putin Rusya'sı şimdi çok güçlü. Bir yandan petrol ve gaz ihraç ediyor, artan fiyatlarla servetine servet katıyor. Diğer yandan küresel stratejiyi belirleyen Zenginler Kulübü G8'de konumunu pekiştiriyor. Enerji güvenliği petrol üreticisi ülkeler açısından başka, bizim gibi tüketici olanlar için başka anlamlara geliyor. Dünya bunları düşünüyormuş. Yaz gününde Türkiye'de elektrik yetmiyormuş. Tehlikeli derecede dışa bağımlı imişiz!.. Biz enerji meselesini Ceyhan açılışına hanımsız davetiye gönderip, devasa bir türban krizini önleyerek çözdük! Daha ne olsun? Kafana taktığın şu şeylerden utan! Bunlardan sana ne? Sen kuşa bak, kuşa... Sahi o general neden istifa etmişti? Ağustos çok mu YAŞ geçecek?..