Dün Edirne-İstanbul-Ankara otoyolunun gırtlağını sıkan ilmek açıldı. Bolu Tüneli Başbakan Erdoğan ve İtalyan Başbakanı Prodi tarafından törenle hizmete sokuldu. Altı üstü, başı sonu iyi hesap edilmeden başlanan, sonra da ortada kalan, nice iktidarların başını ağrıtan, millete pahalıya mal olan projelerden bir daha sonuçlandı. Projelendirme lâflarının edildiği ilk günden bu yana 18 yıl, inşaatın bilfiil başlamasından itibaren tam 14 yıl geçmiş! Ödenek yetersizliği yaşamış, 6 defa süre uzatımı almış, iki büyük deprem ve iki sel felaketi atlatmış netameli bir proje... Bolu Tüneli geçişi, otoyol ve bağlantı yolları ile birlikte 27 kilometre tutuyor. Bu proje içinde ayrıca 2900 metre uzunluğunda iki tüplü tünel, toplam beş bin metreye varan 4 viyadük ve toplamı 920 metre tutan üç de köprü var. Başlangıcından bu yana bir milyar dolara yakın para harcanmış. Proje 16 bakan eskitmiş. Demek, bakan başına ortalama 181 metre tünel düşüyor!.. Karayolları Genel Müdürlüğü hesaplarına göre viyadükleriyle birlikte yolun kilometre başına maliyeti 40 milyon dolar (yani bir metresi 40 bin dolar) ediyor. Bu rakam uluslararası inşaat standartlarının çok üstünde. Neredeyse yerin 30-40 metre altında inşa edilen metro maliyetlerine çıkmış! Bunu 18 yıl önce Ön etütsüz ihale edilmesine bağlayanlar var. Ön İnceleme yapılmadığı için nasıl bir zeminle karşılaşılacağı, kaç viyadük gerekeceği, maliyetinin ne olacağı bilinememiş! Projeler sık sık revize edilmiş, ödemeler gecikmiş, işler uzamış. Dünyada 3000 metreden uzun 165 tünel bulunuyor. En uzunu Norveç'te Oslo ve Bergen arasındaki 24.5 km'lik Laerdal Tüneli. Ama hiçbiri 20 yıl sürmemiş! Velhasıl yılan hikâyesi gibi kıvrıla büküle gelmiş, zor ilerlemiş Bolu Dağı Geçiş Projesi. Köroğlu efsanesine alışık olduğundan mıdır, Bolu Dağı kolay geçit vermiyor anlaşılan... Tünel mesafeyi kısaltmıyor. Ama en dar boğazı açtığı, kaza tehlikesini azalttığı, kar engelini ortadan kaldırdığı için önemli. Böylece Ankara, İstanbul'un arka bahçesi olmasa bile, daha yakınında olacak! Bir de dün başbakan açıkladı, tünelin sağladığı bir yıllık tasarruf 40 milyon dolar ediyor. Televizyondan açılışı izlerken 60'lı yıllara gittim; kışın karından, sisinden yola çıkamayıp, garajlarda bekletildiğimiz, ardına takılıp kilometrelerce konvoy gazını çektiğimiz yokuşları hatırladım... Vefasızlık etmek istemem yine de. O sarp yamaçların çok hatırı, hâtırası var. Kaynaşlı sotasında trafikçilerden yediğimiz cezaları unutamam. Yorulup arabamızla sığınıverdiğimiz "İsmail'in Yeri"ni çok özleyeceğim. İki cızbız, bir kahve aldığımız yol üstü köftecilerini... Ne kadar geç olsa da, pahalıya patlasa da yine memnun olmalıyız tünel geçişinden... Sürücülerimize, yolcularımıza, tüm milletimize hayırlı olsun.