İran ve ötesi

Tavuk kovalamaktan, bir katilin peşinde seğirtmekten yanı başımızda oluşan kara deliğe dönüp bakmıyoruz bile. Müzmin yanlışımız bizim. Âcil olmadıkça kımıldamayız. Âcil hâle geldiğinde iş işten geçmiş olur... Humeynî ile devrim ihraç etmeye çalışan, petrol kriziyle dünyayı sarsan İran, nükleer programıyla yeniden dünyanın gündemine oturdu. İlk bakışta yeni cumhurbaşkanı Ahmedinecat'ın acemi çıkışları gibi algılansa, "acem palavrası" sanılsa da, olayın öyle olmadığı anlaşılıyor. Lâhana gibi iç içe sarılmış olaylar bir tarafından açıldığında, yerkürenin yeniden şekillendirilmeye çalışıldığı görülüyor. Geçtiğimiz yıllarda bir BOD(Büyük Orta Doğu) projesi vardı. Duyduk geçtik, unuttuk bile. Ama günlük yaşamayanlar, âcil bağımlısı olmayanlar adım adım projelerini yürütüyor. Örümcek ısrarıyla, telâşa kapılmadan tel tel örüp, programını icra ediyor. İran yumağının hem içe, hem de dışa dönük ayrıntıları var. Yeni cumhurbaşkanı Ahmedinecat, Humeynî'den sonra yumuşatılan, reformlarla batıya yönlendirilen politikalara son vermek istiyor. Zira bu gidişatın İran'ı bir gün ABD ile müttefik olmaya götüreceğini düşünüyor. Yahudi düşmanı çıkışlarıyla acem milletini yekvücut olmaya, Batı'yı "kâğıttan kaplanlar" haline getirmek için herkesi Bayrak altında toplanmaya çağırıyor. ? Yeni bir kutuplaşmanın başlangıcı mı? İran'ın Amerika, İsrail ve Avrupa karşısında başarılı olabilmesi için yeni bir dayanışmaya ihtiyacı var. Bu dayanışma hattında Rusya, Suriye, Çin ve Hindistan bulunuyor. Hindistan İran'ın petrolüne muhtaç. Ama İsrail ile geri dönülmez askerî ve teknolojik anlaşmaları bulunan Hindistan'ın İran'a arka çıkması beklenmiyor. Kendi meselelerini aşamamış bir Suriye'nin desteği ihmal edilebilir. Rusya soğuk savaş döneminden beri İran ile yakın ilişkiler içinde. Şah zamanında İran'a barışçı maksatlarla kullanmak şartıyla nükleer planlar vermişti. Azerbaycan'ı birlikte kurcaladılar. Kafkaslar'da ve Orta Asya'da paralel çalışmaya devam ediyorlar. Rusya'nın bir şartı var: İran'ın uranyum zenginleştirme işini Rusya topraklarında gerçekleştirmesi. Böylece hem İran'ı kontrol edecek, hem de Amerika'ya nanik yapacak! Çin'e gelince; uzun yıllardır Pakistan ile askerî, Suudî Arabistan ile de iktisadî bağları çok güçlü. Amerika'ya gözdağı vermek için İran'a yakın görünüyor. İran'ın petrolü kısıp, fiyatları 100 dolara yükseltme tehdidi Avrupa'yı bir, Çin'i iki kere vurur. Çünkü Çinin gücünü sürdürmesi hem ucuz üretmesine, hem Batı'nın zengin olmasına bağlı. İran böyle bir haltı yaptığı gün, Çin Batı ile aynı gemiye binecektir! İran bu kırılgan hattı tutabilirse, Ahmedinecat hem reformcuları tasfiye edecek, hem nükleer güç olacak. Reformcuların beklentisi ise, uluslar arasında sıkışan İran'da bir darbe olması ve Ahmedinecat'ın tasfiyesi. Amerika İran'ı sıkıştırıp, bu "oluşumu" hızlandırmak niyetinde. Bunu başarırsa düşmanlık ittifaka dönüşecek, hem de Çin Seddi'ne dayanacak! BOD mu dediniz? O yan ürün olarak, zaten sepete düşmüş olacak...