Kervanı ürkütenler hesabını ödemeye hazır olmalılar

A -
A +

Geçen hafta rahmetli Özal'ı andık. Ülkemizde gelişime ve değişime öncülük eden bir lider olarak her zaman yâd edeceğiz. Onun başlattığı süreç sonradan gelen statükocular tarafından tersine çevrilmeseydi bugün başka yerlerde duracak, başka şeyleri konuşuyor olacaktık. Türk halkı 28 Şubat darbesinin nelere mal olduğunu, kaç yıllar kaybettirdiğini de unutmadı. O süreci bu millete yaşatanları da... Ekonomiyi bilmeyen, Türk halkını tanımayan, dünyayı Çankaya'dan ibaret sanan ufuksuz ve yordamsızlar da bu sürece eklenince çöküşün eşiğine varmıştık. Umutsuzduk, içimize kapanmıştık. Ama kara gün kararıp kalmıyor. Türk halkı artık nisyân ile mâlûl değil. Yârı ağyardan ayırıyor. Yaşadıklarından kalıcı dersler çıkarıyor. Sevdiğini tutup kaldırıyor, sevmediğini yerin dibine batırıyor. 2002 seçimlerini hatırlayalım: Yoktan kurulan AK Parti'yi iktidar, kan kusturanları hâk ile yeksân edişini... Halkın uyanışına en güzel delil budur. Egemenlik artık Ankara bürokrasisine değil, millete ait olacak diyor. Halk kavuştuğu istikrar ortamını ve yeniden doğuşunu unutmuyor: AB ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasını, Ekonominin 24 çeyrektir üst üste büyümesini, Dış ticaretin 300 milyar doları, Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın (GSYİH) 660 milyar doları bulmasını. Dünyanın 15. büyük ekonomisi olmasını, Kişi başına GSYİH'nin 9000 dolara yükselmesini, Ekonomi büyürken borç stokunun küçülüyor olmasını ve daha neleri... Dünya altmış yıldır görmediği bir iktisadî buhrana tutulmuşken, bakınız Türkiye direnebiliyor. Ekonomimiz altüst olmuyor. Çok değil, yedi yıl önce biri kitap fırlattı diye ne hallere düşmüştük... Milletin engin ferasetini anlamayanlar boş durmadılar. Kaç çelme, nice çengel attılar; Danıştay cinayeti, bombalamalar, cumhuriyet mitingleri, lâikçi şarlatanlıklar, gece yarısı muhtıraları, 367 dayatmaları... On parmaklarında onar kara, iftira üstüne iftira! Çamur üstüne çamur! Ama halkımız yutmadı, attıkları da tutmadı. 22 Temmuzda ağızlarının payını verdi... Hâlâ akıllanabilmiş, kendilerine pay biçmiş değiller. Çetelerden, emekli onursallardan, karanlık dehlizlerinden medet umar gibiler... Ankara'dan çıkabilseler, Anadolu'yu gezseler millet aynasında nasıl göründüklerini anlayacaklar. Türk halkı artık nisyân ile mâlûl değil. Emrivakilere pabuç bırakacak gibi görünmüyor.. Kervanı yolundan çevirmeyi düşünenler varsa, faturasını ödemeye de hazır olmalılar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.