Krizler yönetilebilir

A -
A +

Konya'da yıkılan 11 katlı binayı ve sonrasındaki acıklı tabloyu ürpererek hatırlıyoruz. Şimdi tüm çevre güvenlik kordonuna alınmış, ayrıntılı incelemeler yapılıyor. Keşke bu kadar cana ve mala dokunmadan, duvarda ilk çatlak belirdiğinde, artezyen açmak için ilk kazma vurulduğunda bir basiretli kişi feryadı bassaydı! Kimse aldırış etmemiş. Taban çöktüğünde yakınıp bağırmanın pek önemi kalmıyor. Erken uyarı mekanizması Şirketlerde de böyle. İşyerinde devamsızlıkların, geç kalmaların artması, duvar yazılarının başlaması çalışanlardaki huzursuzluğa alâmettir. İş kazalarının birden artması yakın bir çatışmanın habercisidir. İşten ayrılanların çoğalması ve sürekli yeni girişler yapılması şirkette yaygın bir hoşnutsuzluk olduğunu gösterir. Verimin düşmesi, kalitenin azalması, hurda ve ıskartaların çoğalması da böyledir. Grevler ve işyeri temsilcilerinin müdahalesini gerektiren uyuşmazlık vakaları çalışanların toplumsal davranışları hakkında önemli ipuçlarıdır. Bir yıl içinde yöneticilerin çoğunun yeri değiştiriliyor ve şirkete genel müdür dayanmıyorsa yönetim kurulu kendini sorgulamalıdır. Nakit yetmezliği varsa, müşteri kaybediliyorsa şirketin kaldırıma yığılması yakındır! Bunları görmeyen, görse de anlamayan bir kurum sâdece krize tedbir almamakla kalmaz, derinleştirir, yönetme şansını da kaybeder. Krizleri yönetebilmek için olanlardan ders çıkarmalı, tüm sistemi revizyondan geçirmeli ve şirketin yönetiminde iyileştirmeler yapmalıdır. Adımları sırasıyla ve doğru atmanın yolu kurumda bir şirdok uygulatmaktır. Şirket doktorları kurumun kültürü, stratejisi, organizasyonu, yönetimi ve psikolojik ortamı hakkında ciddi otopsi bulgularına erişeceklerdir. Günümüzde şirketler ileri teknolojilerle, bilgisayarlı süreçlerle çalışıyorlar. Ama bunları kullanan neticede insandır ve insan yorulur, sıkılır, sabırsızlanır ve hata yapar. Önemli olan yanlışın sebebini ortadan kaldırmaktır. Uçaklarda kokpit mahallini görmüşsünüzdür. Alışık olmayan birisi için kabindeki yüzlerce düğme, ekran, kadran, levye, yanıp sönen ışıklar anlaşılacak şeyler değildir. Ama uzmanlar pilotluk ve kumanda sürecini ve insan davranışlarını öylesine incelemişlerdir ki, risk en aza indirilmiştir. O eğitimden geçmeden kimse kokpitte görev almamaktadır. Bu örnek kimya fabrikalarında, nükleer tesislerde, gıda üretiminde, tüm sektörlerde geçerlidir. Kültür ve davranışlar Krizleri başarıyla yönetmede şirket kültürü ve yönetici psikolojisinin önemi büyüktür. Eğer insana yatırım yapılır ve ekip çalışması sağlanırsa çalışanlar krizi anlar ve tedbir alabilirler. Aksi hâlde sinyalleri fark etmedikleri gibi, küçümseyen tavırlar sergileyip, krizin daha derinleşmesine sebep olurlar. Kriz sadece şirkette çalışanların marifetiyle yönetilemez. Şirket dışındaki tarafların (güvenlik güçleri, itfaiye, Kızılay, ortaklar, bankalar, tedarikçiler, büyük müşterilerin) katılımıyla yönetilmelidir. Yani şirket şeffaf ve bütün taraflarla iletişim içinde olmalıdır. Krizleri yönetmenin en iyi yolu şirkette toplam kalite yönetimini uygulamaktır. Eğer kriz yönetimi şirketin bütününden ayrılır ve bir birimin işi olarak görülürse, başarısızlık kaçınılmazdır. Şirketin bütün birimleri, çalışanların her biri kriz yönetiminden sorumludur. Aksi hâlde çalışanlar çözümün değil, problemin parçası olurlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.