Terör belâsı

Rusya ardı ardına iki uçağının teröristlerce düşürülüp 90 sivilin ölmesinin şokunu daha atlatamadan, çocuk yaştaki öğrencilerin ve sivillerin rehin alınması ve dört yüze yakın ölü vererek eylemin bastırılmasının acısını yaşadı. Gözü dönmüş canilerin hukuk, akıl, vicdan ve din dışı eylemlerini tüm dünya konuşuyor, ama çözüm bulamıyor. Masum çocukları ve sivilleri korkutarak, öldürerek, ailelerine ve tüm dünyaya ıstıraplı günler yaşatarak teröristler neyi elde ettiler? Ülkemizde, komşularımızda ve dünyanın herhangi bir yerinde cereyan eden böylesi olayları asla tasvip etmiyoruz, kınıyoruz. Komşularımızın acısını paylaşıyoruz. Osetya'da işlenen terörü Rusya'nın iç işi veya Putin'in derdi olarak göremeyiz. Terörün en kanlısını ve acımasızını çeyrek asırdır yaşamış ve on binlerce can vermiş bir ülkenin insanları olarak, acı çekenleri en iyi biz anlarız. Acı çekenlerin ıstırabını paylaşmak, zor günlerinde destek olmak zamanıdır. Irak'ta canîler Nepalli işçileri öldürdüler. Her gün Türk, Arap, Acem, Frenk Müslüman veya gayrimüslimleri kaçırıp, tehdit ediyorlar, şantaj yapıyorlar, vahşice öldürüyorlar. Çektikleri görüntüleri de dünyaya izletiyorlar! Terörizm bir vahşet mesleği ve iletişim tarzı olarak dünyayı sarmış bulunuyor. Amerika'nın, Avrupa Birliği'nin hatta her ülkenin "terör örgütleri listesi" var. Ama "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" anlayışının ürünü listeler bunlar. Onun için de terörle topyekûn mücadele edilemiyor. Bakın ABD bir zamanlar Rusya'ya karşı beslediği Bin Ladin'den ne çekiyor. Hangi ülkede ve hangi ad altında olurlarsa olsun teröristler yasadışı stratejik ve siyasî amaçlarını gerçekleştirmek için hedefledikleri kitleyi yıldırmaya çalışırlar, plânlı ve bilinçli şekilde şiddet kullanırlar. Son olaylarda gördüğümüz gibi, korku salarak isteklerini dayatırlar. Kitle iletişim araçlarını kullanarak sorunlara dikkat çekmeye çalışırlar, bunu da en kanlı yolları seçerek uygularlar. Kinle beslenip, kanla büyüyen teröristlerin acemice üstüne gitmek, Rusya'daki olaylardan gördüğümüz üzere, felâket. Ama üstüne gitmemek, isteklerine boyun eğmek daha büyük felaket. Türk Rus yakınlaşmasını istemeyenler Kuzey Osetya'daki terör olaylarının Türkiye-Rusya ilişkileri yönünden anlamı var. Putin ziyareti gerçekleşse idi enerji, ticaret, turizm ve yatırım alanlarında iş birliğini öngören anlaşmalar yapılacaktı. Bu iş birliği belki ileride stratejik ortaklığa giden yolları açacaktı. Zamanlama bakımından tam da Chirac ve Schröder'in Soçi'de Putin'le görüşmelerinin ardından bu olayın tezgâhlanması düşündürücü. Bazılarının "İkinci Yalta" diye adlandırdığı, ama ABD ve İngiltere'nin içinde bulunmadığı bu görüşmeler kimleri rahatsız etti? Osetya olayları onlara bir gözdağı anlamına mı geliyor? AB ile üyelik müzakerelerine başlamaya gün saydığımız bir tarihte Putin'in Ankara'ya yapacağı ziyaret kimlerin hesabına gelmedi? Türkiye'nin Rusya ile, Rusya'nın AB ile yakınlaşmasını istemeyen kimler olabilir? Bu olayda rol alan teröristler kimlere taşeronluk ediyor? Gelecek yazımızda konuya devam edeceğiz.