Turizm altın çağında

A -
A +

Otomotiv, tekstil, inşaat sektörleri ile birlikte turizm de ekonominin itici gücü olmaya devam ediyor. Tabiî ve kültürel varlığımızın bahşettiği bu fırsat, cari açığımızı kapatmak bakımından da kritik önem taşıyor. Ülkemize gelen turist sayısında ve toplam turizm gelirlerimizde yıllardır istikrarlı bir artış var. Gelecek daha umutlu görünüyor. Yabancı ziyaretçilerin ülkemizde kalış süreleri boyunca satın almış oldukları mal ve hizmetlerin toplam değeri turizm geliri olarak ekonomimize giriyor. Turistlerin ülkemizde mal ve hizmetlere yaptığı harcamaların (paket tura ödenen hariç) yarısı otel, lokanta, pansiyon hizmetleri ve ulaştırma, öbür yarısı da diğer mal ve hizmetler bedeli olmaktadır. Dünya Turizm Örgütü raporuna göre: ABD 2004 yılında 75 milyar dolar turizm geliriyle birinci sırada yer alıyor. Onu İspanya (45 milyar dolar), Fransa (41 milyar dolar), İtalya (36 milyar dolar), Almanya (28 milyar dolar), İngiltere (27 milyar dolar), Çin (26 milyar dolar), Türkiye (16 milyar dolarla sekizinci sırada), Avusturya (15 milyar dolar), Avustralya (13 milyar dolar) izliyor. DIE verilerine göre: - 2003 yılında Türkiye'ye gelen yabancı sayısı 14 milyondu, - 2004'te sayı 17.5 milyona çıktı, turizm gelirimiz 12.1 milyar dolar oldu, - Bu yıl turizmin rekor yılı olacağa benziyor. İlk altı aylık dönemde ülkemize gelen turist sayısı yüzde 27 artışla 8.6 milyon kişiye ulaştı. İstatistikler yılın ilk yarısında gelen turist miktarının toplamın ancak üçte birini oluşturduğunu gösteriyor. Demek oluyor ki yıl sonuna kadar 20 milyon turist girişi olacak ve turizm toplam gelirimiz 15 milyar doları bulacak. Güvenlik, temizlik, kültür ve demokrasi Bunlar turistlerin nereye gideceklerine dair tercih kriterleri. Eğer ülke güvenli ise, gittikleri gördükleri yerler ve kaldıkları ortam temiz ise, farklı kültür mirasını görmek ve tanımak imkânı varsa turistler o ülkelere akıyor. Bir de demokrasi. Özellikle aydın kesim gittikleri ülkenin demokrasiyle yönetilir olmasını tercih ediyor. Gezmeye gittikleri ülkelerde paralarıyla dikta rejimlerini desteklemek istemiyorlar. Olumlu gelişmeler her zaman birilerini rahatsız eder. Başta terör odakları olmak üzere, derlenip toparlanmamızı istemeyenler turizmdeki çıkışımızdan rahatsız oluyor. Kuşadası'nda, Çeşme'de, Antalya'da yaşadığımız küçük çaplı eylemleri bu gözle görmek lâzım. Güvenlik birimlerimiz kullanılan patlayıcıların yurt dışından sokulduğunu tespit etmiş. Bakınız daha iki gün önce İsrail Türkiye'ye gidecek turist gemilerinin rotalarını değiştirip, başka limanlara yönelmelerini duyurdu. Bazı gemiler rota değiştirdi, bazıları beklemeye geçti. Kulaklara kar suyu kaçırmak istiyorlar... Turizm sâdece altın yumurtlayan tavuk değil. Ülkenin turizm grafiği güvenlik ve medeniyetinin de göstergesi. Ama ortamını bulursa yükseliyor. Ortamı karıştırmak isteyenlere fırsat vermeyelim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.