Ucuz petrole elveda

A -
A +

Önceki yazımızda petrol fiyatlarının büyüme kaynaklı olmaktan çok, savaş ve terörle tedirgin olmuş ülkelerin reflekslerinden yukarı fırladığını belirtmiştik. Geçen yıla göre %50 artan ve kısa vadede 40 doların altına inmesi beklenmeyen petrol fiyatlarının, zincirleme maliyet artışlarına yol açarak, dış ticaret dengelerini bozarak ve bütçe açıklarını büyüterek küresel ekonomiyi hissedilir derecede zayıflatacağı belli. Her ülkenin petrol ithalatına bağımlılığı ve milli geliri oluşturan kalemleri farklı olduğu için, yüksek petrol fiyatları gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklı boyutlarda etkili oluyor. İlk değerlendirmeler şöyle: - Petrol fiyatlarının 45 dolara yükselmesi, artışı izleyen iki yıl boyunca hem yurt içi hasılanın daralmasına, enflasyonun yükselmesine sebep olacak, hem de işsizliği artıracaktır, - AB ve Euro hinterlandında milli gelirlerin 2004'te %1 küçülmesi, enflasyonun bir puan artması beklenmektedir, - Japonya, Çin ve Hindistan gibi petrol ithalatı çok yüksek olan ülkelerin ekonomilerinde küçülme görülecektir, - Gelişmekte olan ülkelerde yurt içi hasılanın yukarıdaki ülkelere nazaran daha çok azalacağı tahmin edilmektedir. Türkiye ekonomisini rayından çıkarmaz Yılbaşından bu yana petrole %18 zam yapılmıştır. Bu artış, yalnızca petrol giderlerine değil doğalgaza ve ulaştırma giderlerine, tarım ilaçlarına, kimyevi maddelere, lastik ve plastik ürünlere de yansımış, sınaî maliyetleri artırmıştır. Döviz kurlarında kısa süreli yükselişler beklenmelidir. Faiz dışı fazla hedefi korunacağı ve vergi indirimi yapılmayacağına göre, yıllık enflasyon hedefinin tutturulması daha çok çaba isteyecektir. Rekabet içindeki sanayicilerimizin maliyet artışını fiyatlara yansıtmak yerine, süreç ve yönetimlerini daha etkin kılarak, ürün fiyatlarını değiştirmeyeceklerini, TEFE ve TÜFE'de ciddi sapmalar olmayacağını düşünüyoruz. Ülkemiz 2003 yılında ortalama 27 dolardan 180 milyon varil petrol ithal etmiş karşılığında 5 milyar dolar ödemişti. Bu yıl uluslararası piyasalarda yaşanan artışa paralel olarak ülkemizin varil başına maliyeti Ocak-Mart döneminde 30 dolar olmuştu. Şimdi ise 40 dolara yükselmiş bulunuyor. Petrol fiyatlarında varil başına 5 dolarlık artış ülkemize yılda yaklaşık bir milyar dolarlık ek maliyet getirmektedir. Ülkemizin 2004 yılında %6 büyüyeceğini varsayarsak, 2004 yılı ham petrol ithalatımızın 7 milyar dolara ulaşması beklenir. Eğer ham petrol fiyatları şu andaki 45 dolar ve üzerindeki seviyesinde direnirse yıllık petrol faturamızın 8 milyar doları aşması mümkündür. Bunun bıçak sırtında giden iktisadî ve malî dengelerimizi zorlayacağı kesin. Ama "trenler raydan çıktı, ekonomi de rayından çıkarsa!" diye evham yayanlara kulak asmıyoruz. 60 milyar dolar ihracat yapan, ayrıca 20 milyar dolar turizm, taşımacılık, müteahhitlik geliri olan ülkemizin ek üç-dört milyar dolar yükü hazmedebileceğini, temel göstergelerimizin yörüngesinden sapmayacağını düşünüyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.