Büyük yara!

A -
A +

Açılan üniversite sayısı 200’ü aştı. Mezun olanların sayısı hızla artıyor, ama istihdam edilenlerin sayısında büyük azalma var. Ülke genelindeki tüm işsizlerin yaklaşık üçte birini üniversite diplomalılar oluşturuyor. Anaokulundan liseyi bitirinceye kadar bir çocuğun maliyeti 500 bin lirayı buluyor. Üniversite eğitimi ise yıllık ortalama 150 bin lira… Özetle bir çocuğun tahsili 1 milyon 100 bin liraya mal oluyor. 10 milyon üniversiteli işsiz Türk ekonomisinde 10 trilyon liralık kayıp yaşatıyor demektir...

 

Türkiye'de yüksek eğitim almak işsizliği önlemiyor. Tam aksine arttırıyor. Mezun olan çocukların kalifiye olmaması iş bulmalarını engelliyor. Genç işsizlik Fransa'da %7,5, Almanya'da 5,8, İngiltere'de %4,3, Türkiye'de %14,5… Yani her 6 gençten biri işsiz. Fakülteler açılırken, sanki üzerinde yeterince düşünülmemiş... Her yıl 100 bin öğretmen mezun oluyor. Devlet olarak ne onlara ne diğer üniversite mezunlarının hepsine iş bulmamız mümkün değil. Çocuklar “ben 15 sene okudum, diploma aldım, beğenmediğim işte çalışmam” diyor, işsiz kalıyor. Onların beğenmediği işlere mülteciler balıklama atlıyor. 

 

Oysa sanayide, ticarette, şirketlerde, üretim merkezlerinde kalifiye elemana şiddetle ihtiyaç var. O kadar garip bir durumla karşı karşıyayız ki, hem istihdam fazlası var, hem yetişmiş eleman yok.

 

Şimdi sormak lazım. Bu kadar çok üniversite ve mezunu neden ihtiyaca cevap veremiyor?.. Var olan üniversitelerin mezun ettiği insan sayısı ile iş talebi arasında büyük uyumsuzluk yaşanması yanlış eğitim politikası uygulandığını göstermiyor mu? Şu anda ülkenin meslek lisesi veya iki yıllık yüksek meslek eğitimine acilen ihtiyaç var. Liseleri ve üniversiteleri kapsayacak şekilde eğitim sisteminde geniş çaplı değişiklik yapılması gerekiyor. Daha çok imalat sanayisi alanında, uluslararası rekabete açık, verimliliği yüksek alanlara, nitelikli iş gücü talebi olacak şekilde istihdam sağlayacak bir uygulama hayata geçirilmeli. Bir tarafta nitelikli iş gücü arayan sektörlerde çalışan bulamıyor, diğer taraftan işsizler ordusu büyüyor. Üniversitelerde teorik bilgi öğretiliyor, pratik yok. Bu yüzden mezun olanlar iş gücü piyasasının aradığı vasıfları taşımadığı için tercih edilmiyor.

 

Ülkenin en büyük ihtiyacı olan tarım sektöründe muazzam bir açık var. Ama yetişmiş eleman yok. Hiçbir işe yaramayan üniversitelerin hiçbir işe yaramayan bölümlerinde gençlerin dört yılı heba oluyor. En kestirme çözüm, 4 yıllık üniversite eğitiminin iki yılı bilgi, iki yıl fiilî uygulama ile gerçekleşmeli. Çocuklarımız kazandıkları tecrübe ile kolayca iş bulmalı. Üniversite mezunu işsizler, ailelerine büyük yük oluyor. Ayrıca boş vakitlerini cep telefonu, toplantılar, kafelerde geçirdiği için hem gereksiz harcama yapıyor hem de bu mekânlarda uygunsuz ilişkilerde bulunarak hem ahlaki hem de sağlık açısından büyük problemlere yol açıyor. Bu grup, provokatörlerin elinde âdeta pimi çekilmiş bir bomba... Sosyal medya ile kolayca yönlendirilerek isyan hareketlerinde kullanılabiliyor...

 

Bizi geleceğe taşıyacak olan gençlere sahip çıkmalı onları en iyi şekilde yetiştirmeli, çalıştırmalı, ülke kalkınmasına katkı sağlamalıyız. Bu büyük yara çok ciddi bir eğitim reformu ile kapatılmadığı sürece kangrene dönüşecek, her yıl diplomalı işsizler artacak, problem çözülemez hâle gelecektir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Vatandaş25 Haziran 2024 14:14

"Bir müdür, bir mühür, bir tabela",,, Herkes Lise mezunu oldu, sıra herkesi Universite mezunu yapamaya geldi, bu hayal de tükendiğinde herkesi "Astronot" yapıp "Dünyaya Hakim Olacağız" --- Eğtm Sistemi, ev, yurt, kurs, servis,lokanta vs sahiplerinin cebine para girsin bâbında yürüyen saçma sapan uygulamaların yapildıgı kaynak ve insan israfına dönüştü.

faruk25 Haziran 2024 11:41

çok yerinde bir yazı olmuş. devletin bu eğitim sistemine bir an önce köklü çözüm bulması gerekir çıraklık okulları yetersiz kalıyor. Ülkenin ihtiyaçları alanında projeksiyonlar yapıp iş garantili meslek liseleri veya kurlar acilen devreye alınmalı

Yalınız Efe25 Haziran 2024 11:14

Avrupa'daki kapitalizm ekonomisttir. Yani burjuvazi proleterya sınıfına daha çok verir. Bizde ise vahşi kapitalizm var.

Okur25 Haziran 2024 09:45

Günaydın, hayırlı sabahlar

eren25 Haziran 2024 08:51

Günaydın sayın BATIREL.En başta zorunlu eğitim ortaokula kadar olacak lise zorunlu olmayacak.ilk dört yılın sonunda yönlenidirme olacak.ortaokuldan sonra isteyen liseye gitsin okumak istemeyeni zorla okullara sokup hem ortamı bozmalarına hemde dersleri ifsat etmelerine izin vermeyeleim.zaten öğretmeni paspasa çevirdi sistem ve yöneticiler

Xmen 25 Haziran 2024 08:24

Şişli endüstri meslek lisesi. Yıkıp AVM yapanları da yazalım lütfen. Çevredeki fakir fukara birbirimizle okula başlıyordu şimdi okulda yok öğrenci de yok kafeler full....

Feti 25 Haziran 2024 06:39

Sayın Batırel çok yerinde bir konuyu ele almışsınız bugünkü eğitim sistemi herkese mühendis yapmaya odaklı bir sistem tamam herkes mühendis olsun ama bizdeki mühendis anlayışı mühendis masada oturur mühendis ya yönetir yönlendirir başka bir şeye karışmaz bu yanlış bir durum mühendis bilakis çalışma hayatına işin mutfağında başlamalı bizzat nazari bileğilerini uygulamalı ki yeni buluşlar ve icatlar çıkarabilecek yeteneklerini fark edebilmeli herkes kurmay olursa cephede kimi kimleri savaştıracağız sonra analar benim kızım oğlum koskoca mühendis oldu iş bulamıyor oluyor saygılar

.25 Haziran 2024 06:05

İmam Hatip liseleri ihlaliyat fakulteleri de fazla. Artık eskisi gibi mezun olanlar İmam müezzin olamıyor. Diyelim ki yılda 100 bin İmam Hatip lisesinden öğrenci mezun oluyor . Bunların hepsi İmam müezzin olamıyor . Cami görevlilerin vefat etmesi emekli olması lazım