Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik

A -
A +

Türkiye en büyük savaşını enflasyonla veriyor. Hükûmet bir taraftan istikrar önlemlerini hayata geçirirken, Merkez Bankası faiz politikasıyla destek sağlıyor. Amaç fiyat artışlarını önlemek. Yapılan mücadeleyle enflasyonun ana tetikçisi olan üretici fiyatlarında son iki yılda tarihî bir düşüş sağlandı. 2022 yılında 97.72 olan ÜFE, bugün 32.24 düzeyine gerilemiş durumda. Yani maliyetler 3 misli azaldı. Bu nasıl elde edildi? Doğalgaz ve petroldeki keşiflerle enerji faturamız küçüldü, cari açık daraldı. Faiz %50’ye çıkarıldı, dövizden TL’ye geçiş hızlandı, brüt rezervler tarihî zirveye ulaştı? 64,77 ile zirve yapan TÜFE 48,58’e geriledi. Peki TÜFE’deki düşüş niye ÜFE’ye yetişemedi? Çünkü gözünü hırs bürümüş marketler düşük maliyete rağmen inadına etiketleri büyüttü. Bunlar nasıl hizaya getirilip enflasyon tek haneye indirilecek? İlk adım asgari ücretle atılacak. 2023 sonunda bu rakam 10 bin liraydı 2024’te %70 artışla 17 bin liraya yükseltildi. 2025’teki ücret üzerinde büyük tartışma var. 

 

Merkez Bankası 2025’te TÜFE’yi %21’e yükseltti. Beklenen enflasyona göre asgari ücretin 20 bin 570 lira olması lazım. Ancak 2025’teki ortalama TÜFE’nin %25 seviyesinde gerçekleşmesi beklendiği için rakam 21 bin 250 liraya çıkarılacak. Bu zam, sadece asgari ücret alanların ücretlerinde artışla sınırlı kalmayacak. Genel olarak tüm çalışanların ücretlerinde aynı ölçüde olmasa da mecburen iyileşmenin kapısını açacak. Firmalar zam yapmak için dört gözle bu zam oranını bekliyor. Hariçten gazel okuyan CHP "2025 yılında MTV'ye, ehliyete, pasaporta, yurt dışından getirilen telefonlara yüzde 44 civarında zam geliyor. 17 bin lira olan asgari ücrete şimdi yüzde 20-25 civarında bir zam yapmayı düşünüyorsunuz. Nasıl geçinecek bu insanlar? Asgari ücret en az 30 bin lira olmalı (yani %76 zam yapılmalı)!” diyor. Bugün 21 bin 250 lirayla da 30 bin lira maaşla da rahat geçim imkânı yoktur. CHP neden asgari ücretin artmasını istiyor. Çünkü asgari ücret aşırı artarsa piyasaya çok para çıkacak, bu durumda fiyatlar düşmeyecek enflasyon yüksek kalacak, hükûmet itibar kaybedecek. Bu hayalle yaşıyorlar. 

 

Asgari ücret tamamen sembolik bir rakam. Bunu herkes biliyor. Asgari ücretle geçim olmaz. Bugün (sayıları 1 milyonu aşmayan çok vasıfsız olanlar hariç) hiçbir işçi 17 bin lira maaş almıyor, en düşük maaş 25 bin lira... Kalifiye işçiler aylık 40 ila 50 bin lira kazanıyor. Bakmayın siz 15 milyon asgari ücretli çalışan olduğuna. Firmalar düşük vergi ödemek için çalışanlarını asgari ücretten gösteriyor. Bu işçiler emekli olduklarında düşük maaş alınca foya ortaya çıkıyor, ama iş işten geçiyor. Bu da ayrı tartışma konusu...

 

Bugün %48 düzeyinde olan TÜFE’nin, 2025 sonunda %25'e inmesi için asgari ücret artışı mutlaka sınırlı tutulmalı. İlk bakışta tepkiler oluşsa da fiyat artışları sınırlı kalacağı için vatandaş rahatlayacak, hayat daha kolay hâle gelecek. Eğer asgari ücrete yüksek zam yapılırsa bütün planlar altüst olacak, enflasyon zirvede kalacak, vatandaş inim inim inleyecek… Yüksek enflasyon ortamında ücretler reel olarak erir. Düşük enflasyonda alım gücü artar, refah payı yükselir...

 

Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik, enflasyon savaşını asgari ücretle kaybetme lüksümüz yok. Sabrın sonu selamettir...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Mehmet 13 Kasım 2024 09:55

Hocam iç Anadolu bölgesi 22.000 ile 24.000 TL en fazla kalifiye 24.000-26.000sen Hangi ülkede yaşıyorsun hocam. Bunlardan birde her ay 4.000 ile 6.000 arasında vergi kesiliyor.

Yalınız Efe12 Kasım 2024 22:05

Asgari ücret yoksulluk sınırına yükseltilip fiyatlara narh konulmalı. Bütün vatandaşlar asgari geçim düzeyine çıkarılmalıdır. Devlet gerekirse gıdayı kendi üretmeli ve vatandaşa ucuza vermelidir. Gıda ve sağlıkta sahtekârlık önlenmeli ve vatandaş gönül rahatlığıyla alış verişini yapabilmelidir.