Adnan Polat hatalıdır!..

A -
A +

Sevgili kardeşim Hıncal Uluç "konuya dönmese idi", bir daha "Nur Gencer - Galatasaray Basketbol şubesi - Adnan Polat olayı" ile ilgili bir yazı yazmayacaktım; ama şimdi gerekti!.. "Nur Gencer olayı sonrasında Adnan Polat'ı eleştirdim"; hatta "az bile eleştirdim"; kastım "Nur Gencer'i savunmak değildi"; kastım "Polat'ın yaptığı" ve "yapmak üzere olduğu" söylenen yanlışları "ortaya koymaktı"; şimdi başa alalım: 1 - Galatasaray Basketbol Şubesi'nde "cezalı oyuncuyu başkasının formasını giydirerek ve de esame listesine başkasının adını yazarak oynatma" skandalının suçlularına "gereken cezalar verilirken", şube başkanı Yiğit Şardan da "sorumluluğunu bilen" bir yönetici olarak istifa etmiş ve olayın yarası kapanmaya yüz tutmuşken, birden bire bir de "Nur Gencer" olayının çıkmasından "birinci derece sorumlu olan kişi" Başkan Adnan Polat'tır!.. 2 - Nur Gencer, Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel ile mücadelesinde "yapılmaması gereken" bir şeyi yapmış ve "başkasının yerine atılan imza" sebebiyle mahkemeye verilmiş, mahkûm olmuş, "cezası para cezasına çevrilmiş, ertelenmiş" bir "eski" milli ve Galatasaraylı basketbolcudur, bir "eski" antrenördür, bir "eski" teknik ve idari yöneticidir ve "bugünün" basketbol yorumcusudur!.. Adnan Polat, "Nur Gencer'i, skandalla gidenlerin birinin yerine getirmiştir!.." "Kendisinin dediğine göre", getirirken Nur Gencer'e sormuş "Galatasaray'ı zor duruma sokabilecek eski bir takıntın var mı" diye, Nur Gencer de "Yok" demiş ve bunun üzerine "atama yapılmış!.." a) Nur Gencer ile Turgay Demirel kavgasını, "olanları - imza davasını" basketbol camiasında bilmeyen yoktur!. b) Daha "dün", onca habere, itiraza rağmen, Galatasaray Basketbol Şubesi'ndeki sahtecilik olayını, o olayı yapan, göz yuman ve saklayanlara sorarak, onların "Temiz" sözlerine inanıp üzerine gitmeyen Galatasaray Başkanı, eğer "yeni atamada" da, sadece "atanan kişiye sorarak", üstelik "böyle" bir skandalın hemen sonrasında ve "böyle" hassas bir dönemde, "böyle" hassas bir göreve getiriyorsa, söyler misiniz bana, "Galatasaray Başkanı bunu nasıl yapar?.." c) İnsan, "böyle hassas bir dönemde böyle hassas bir atama yaparken", basketbol camiasının göbeğinde yıllarca yaşayan bir - iki Galatasaraylıya bir telefon edip, sormaz mı?.. d) Sorsa, Nur Gencer olayını "baştan çözecek" ve "bu atamayı yapmayacak"; nerdeee?.. 3 - Dahası, "bunları yapmadın" ve "atamayı yaptın", peki "hakkında onca mahkeme kararı olan", hatta bir ara "yurt dışına çıkması bile yasaklanan" bir Basketbol Federasyonu Başkanı'nın "Nur Gencer hakkında yazdığı yazı üzerine", sanki "Emredersiniz" der gibi, "azil - istifa karışımı" bir operasyona girişmek, Galatasaray Başkanı'na yakışır mı?.. Adnan Polat "bu" işlerde, "bu kadar hassas ise", Adnan Sezgin'in "Galatasaray Futbol AŞ Genel Müdürlüğü'nde işi ne?.." TMSF dosyalarında "devletin müfet- tişlerinin hazırladığı raporlarda" Adnan Sezgin için "neler yazıyor", bilmeyen, konuşmayan kaldı mı; yüzlerce yazı yazıldı, onlarca TV programı yapıldı; eee?.. 4 - Bir insan "öyle ya da böyle bir suç işleyebilir", Nur Gencer de işlemiştir; ama cezası verilmiştir!.. "Katil suçlamasıyla ağır cezalar almış" futbolcular bilirim ki, hapishaneden çıkınca, hem de "kaptan olarak sahaya çıkarılmış", oynamış, milli formayı da giymiştir!.. Ya "transferde verilmiş" çeki, ödenmediği için yenilerken "başkanın imzasını atan (Nur Gencer'in yaptığına ne kadar da benziyor)" İkinci Başkanlar (sonra başkanlar) da hatırlıyorum, hâlâ baştacı!.. Evet, "Ben, bunları tasvip etmem" ama, "şöyle ya da böyle suç işlemiş kişilere yeni bir şans verilmesini" savunanların ve verenlerin de, "eleştirsem dahi", çok zaman "haklı çıktıklarını" görmüş ve yaşamışımdır!.. "İstifa ettireceksen", baştan "ince eleyip sık dokuyacak" ve atamayı yapmayacaksın, yaptıysan, hiç olmazsa "bir süre bekleyip", Nur Gencer'e "kendi istifa etme" imkânını "makûl bir süre tanıyarak" verecek, onu "kamuoyu önünde küçük düşürmeyecek"; kurda kuşa, yem etmeyecek, sırtlanları, akbabaları sevindirmeyeceksin!.. 5 - Bakınız "bu olay için" basketbol camiasında kulaklara "neler" fısıldanmaya başladı; doğru mu, yalan mı, yakıştırma mı, iftira mı, iddia mı, bilmiyorum; karar "elbette" zamanın: "Turgay Demirel, 'Nur'u gönderirseniz, basketbol takımınızın düşmeyeceğini söyleyebilirim' demiş Adnan Polat'a; dahası, 'Hele hele, onun yerine Doğan Hakyemez'i getirirseniz, hiç endişeniz olmasın' diye eklemiş!.." Şimdi camiada "Hakyemez Galatasaray'ın başına geliyor" fısıltıları yoğun hâlde dolaşıyor, gazetelere haber bile oluyor; bunca yıl "basketbol yazan" ve "kimin kim olduğunu bilen" bir gazeteci olarak "Hakyemez iddiaları" gazetelere kadar düşünce, "yazmamam" mümkün mü?.. Şimdi Polat'a soruyorum; haksız mıyım?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.