Anadolu “artık” ayağa kalk!..
“Değişim için”, ciddi ve yeri yerinden oynatacak bir “eylem” gerekiyor; uyuyanları uyandıracak, “devleti hareket geçirecek” bir eylem!..''
Gazeteci, spor yazarı, seyirci olarak bunca yıldır sporun, futbolun içindeyim; böylesine istikrarlı, böylesine kararlı, böylesine zararlı bir süreç yaşamadım; spor adına rezalet, futbol adına rezalet, hakemlik adına rezalet, rezalet de, rezalet!..
“Dur durak bilmiyor”; istikrarlı, “Her hafta daha da rezalet hâle geliyor”; kararlı, yönetenler “seyrediyor, hiçbir şey yapamıyor”; zararlı!..
Futbolun da, takımların da, maçların da, liglerin de ipi çekiliyor; özellikle “küçük” denilen Anadolu takımları resmen ve alenen, “çalınan ya da çalınmayan düdükler” ile ezildikçe eziliyor ve “bunları yapanlar” her ay “tonlarca Türk lirasını cebine koyuyor”; işte sevgili Ömer Faruk’un “yazılarında verdiği dehşet verici örnekler ortada”; hatta “ödüllendiriliyor!..”
İnsaf ki, ne insaf; işte son örnekler; hem de gözlerinin önünde, “kolla kesilip düzeltilen, durdurulan toplar” ayan beyan ortada iken, hakemler tarafından “Anadolu takımı lehine penaltı çalınacaksa, çalınmıyor” ya da “büyük takım lehine görmezlikten gelinecekse, görülmüyor”; sonuç, büyükler “kazandırılıyor”, Anadolu takımlarının “puanları iç ediliyor!..”
10 metre ötedesin, önce “bariz faul” yapıyor büyük takım oyuncusu, görmüyor musun, pozisyon devam ediyor, iki saniye sonra büyük takımın bir başka oyuncusu topu koluyla düzeltip golü atıyor, onu da görmüyor musun; “kör müsün”, yoksa “beynin mi yıkandı”, yoksa “hakem mi değilsin”; hangisi?..
Bakınız, iş öylesine çığırından çıktı ki, bunu “İstanbul’un büyüklerinin esiri olan” federasyonlar ve hakem komiteleri düzeltemez; zaten düzeltemiyor; daha acısı da, düzeltmiyor!..
“Sistem” uzun yıllardan beri zaten “Büyükleri kolla, yoksa sizler de yanarsınız, bizler de” diyen federasyonlar ve o federasyonların kurduğu hakem komiteleri üzerine kurulmuş!..
Ama “bu sezondaki kadar yüzsüz, arsız ve pervasız” bir uygulama olmamıştı; “profesyonel hakemlik” işi bu noktaya taşıdı; zira “kazançlar büyük”; büyük kazançların devamı da “büyükleri kollamaktan geçiyor!..”
Profesyonel hakemlik, sanki hakemlerin beyinlerine “büyükleri kolla ve yaşa” emrini veren birer “çip” koydu!..
Buna, “dar bir hakem kadrosu ile Süper Ligi yönetmeye kalkan” federasyon da çanak tutunca, ortaya çıkan tablo, işte her hafta yaşanan “tüyler ürpertici” hakem hataları ile varılan nokta oldu; “Ortada artık hakem hatası yok, hakem kararı var!..”
Ne yapılmalı; bakınız bu Federasyon’un, bu Merkez Hakem Komitesi’nin gitmesi, yerine “başka bir federasyonun ve komitenin gelmesi” hiçbir şeyi değiştirmeyecektir, sadece tellaklar değişecek, hamam ve tas aynı kalacaktır!..
“Değişim için”, ciddi ve yeri yerinden oynatacak bir “eylem” gerekiyor; uyuyanları uyandıracak, “devleti hareket geçirecek” bir eylem!..
Mesela, Anadolu kulüpleri bir araya gelip diyecekler ki; “Bu hafta maçlara hakem kararlarını sebep göstererek 15 dakika geç çıkacağız” ve yapacaklar!..
Ve “gene” diyecekler ki; “5 hafta bir şey değişmezse bu defa 6’ncı hafta maçlara çıkmayacağız” ve çıkmayacaklar!..
Mesela, “toplu halde” İçişleri Bakanlığı’na, Maliye Bakanlığı’na başvurarak, “Türk sporunun içinde yasal olmayan bahis şirketleriyle oyun bazında ilgisi olan yöneticilerin, antrenörlerin, hakemlerin, futbolcuların olup olmadığının araştırılmasını” isteyecekler ve mesela “Kıbrıs’ı işaret edecekler!..”
Olabilir mi; “istenirse” neden olmasın, ama “biraz” cesaret” ve de biraz “sebat ve sabır” ister.
Dahası, “böylesine büyük bir operasyon” elbette “siyasi iradenin desteğini” de ister; yoksa, “bu kokuşmuş sistem” devam edip, gider!..