Futbol Federasyonu'ndaki "idari hatalar" doğrusu ya 2010 yılına girecek olan Türkiye'ye de, Türk sporuna da, Türk futboluna da yakışmıyor!.. Beşiktaş'ın "talimat değiştirilerek" adeta "affedilmesi ile sonuçlanan" o meşhur "alt yapıdan gelen oyuncu unutkanlığı" ile başlayan "yakın" süreç, Fenerbahçe'nin "PAF takımlar şampiyonluğuna mal olan" Antalyaspor'un "cezalı futbolcu oynatma" olayının "ham hum şaralop" edilmesine kadar uzandı. Uzandı da "birilerinin" çıkıp da hiç olmazsa "Oralarda neler oluyor" sorusunu sorması gerekmiyor mu? Gerekiyor ama, "ünlü İtalyan hakem Collina'ya deri ceket ve faturasız sarf olayları ile gündemde kalmış" bir arkadaşın, sanki Türkiye'de "adam kalmamış" gibi, "Merkez Hakem Komitesi'ne alındığını" görünce, doğrusu ya, insanın "o soruları sormaktan vazgeçmesi" de normal hâle geliyor; "Bu federasyonda her şey olur!.." Tamam "bunlar" olur da, "acaba" şu olur mu, o da olursa, ne olur?.. Taaa geçen sezon "liglerin ilk yarısında" ortaya çıkan ve "Maçlarda şike varsa, şike yapanlar o takımlarda oynuyor, bu ligleri nasıl tescil edeceksiniz, soruşturmayı çabuklaştırıp, kararı verin" diye kaç defa yazdığım olay, işte geldi Federasyonun başına iş açtı!.. "İDDAA şirketinin uyarması" ile 3 maç üzerinde açılan "şike dosyası" hâlâ ve hâlâ kapanamadı; bu yüzden de "3. Ligde gruplar ilân edilemiyor"; ne olacak şimdi?.. Hatırlayalım; İDDAA'nın geçen yılın 24-25 Aralık günlerinde "Üzerinde büyük bahis oynanıyor, iddialar ciddi, bu maçları oynatmayın" uyarısına rağmen Federasyon'un maçları oynatmasıyla başlayan süreç, "maçların İDDAA'nın iddia ettiği sonuçlarla bitmesi" üzerine, "ciddi" bir hâl alıvermişti!.. Ne var ki Federasyon'un, bu "şüpheli hâl" üzerine "Şike Tahkik Komisyonu kurması" haftalar aldı, o komisyonun çalışması aylar aldı, sonunda komisyonun nerede ise "Şüphe var, delil yok" şeklindeki "her şeye benzeyen ve de hiçbir şeye benzemeyen" raporu da "doğru dürüst işe yaramayınca", Federasyon bu defa topu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na atıverdi!.. Şimdi, o kurul işin içinden çıkmaya çalışıyor ama, işte "yeni sezon geldi" kapıya dayandı!.. "Şike varsa", o üç maçı oynayan 6 takım küme düşürülecek, "yerlerine çıkacak" takımlar, "profesyonel lige göre bir takım kurmak zorundalar", bekliyorlar!.. Haklarında "şike kararı verilmesi muhtemel" bu 6 takım da "aynı" şekilde bekliyor, içlerinde haklı olarak isyan edenler var!.. Sezon sonunda "ligden düşen" takımlar da "Yeniden çıkacak mıyız" diye bekliyorlar!.. Kısacası bekleyen bekleyene ama, "baştan işi ağır aheste tutan", hatta pek ciddiye de almayan bir Federasyon yüzünden, 3. Lig Grupları'nın daha ne kadar beklemeye hâli var, ortada!.. Peki, "bu durum" ile ilgili olarak benim anlı ve de şanlı medyam ne yapıyor?.. Her gün manşetlerini ve sayfalarını "en palavra transfer haberini kim verir" yarışması ile dolduruyor!.. Tabloya bakın: Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener'in , Forbes Dergisi'ne "FIFA standartlarını tamı tamına uygulasak, çok kulüp kapanır" dediği bir süreçteyiz!.. "Geçen sezonda paralarını alamadıkları için" Futbol Federasyonu'na müracaat ederek "serbest kalan" futbolcularının dışında "kadrosunda sadece bir oyuncu kalan" takımın, Süper Lig'de oynayacağı bir ülkedeyiz!.. Ve "bu" çok ciddi ve de Türk Futbolu'nun en temel ve önemli sorununu "temelden çözecek" tedbir ve uygulamaları devreye sokacağına, tam aksine "gerçekleri ve FIFA standartlarını göz ardı ederek işi idare etmeye çalışan" bir Federasyon ile karşı karşıyayız. Türk futbolu, FIFA sıralamasında "16 basamak düşerek" 28'inciliğe gerilemişse, bundan daha tabii ne olabilir?!