Beşiktaş inandı ve kazandı

A -
A +

Türkiye Kupası'nın İzmir'de daha önce oynanan üç finalinde kupaları müzelerine G.Saray, Beşiktaş ve Trabzonspor götürmüştü. Dördüncü finalde F.Bahçe'nin 23 yıllı hasretini bitirip İzmir'deki büyükler serisini tamamlayacağını düşünüyordum. Atatürk Stadı'ndaki maç da bu görüntü içinde başladı. Beşiktaşlı futbolcular koşuşturuyor, topa hakim olduklarında F.Bahçeliler kendilerinden emin ve "kazanacak takım" görüntüsünü veriyorlardı. Ta ki, Tümer'in müthiş golüne kadar. Ondan sonra F.Bahçe tel tel dağıldı ve devrenin bitimine kadar Beşiktaş maçı tamamen koparacak kadar gol pozisyonuna girip sadece bir gol daha atabildi. İkinci yarıya ilk yarının en kötüleri olan Tuncay ve Selçuk'un yerine Semih ve Mehmet Yozgatlı'yı oyuna sürerek başlayan Daum takımının oyunda ağır bir baskı kurmasını sağladı ve 56.dakikada maçta dengeyi kuracağına dair F.Bahçe'nin golü geldi. Beşiktaş'ın ilk yarıdaki presi ve rakibine göz açtırmayan futbolunu bu defa F.Bahçe oynuyor Tigana kulübede seyrediyordu. Ancak 70.dakikada Okan'ı çıkarmayı akıl edince, oyunda dengeyi kurdu ama bu defa da Yozgatlı'nın müthiş golü geldi. Tribünleri hemen hemen yarı yarıya paylaşan taraftarlar kupanın galibini 90 dakika sonunda seyredemediler. Uzatma dengeli bir futbolla başladı. Uzatmanın ilk devresinde iki takım da oyunu rolantiye aldılar. Bu F.Bahçe'nin aleyhine oldu. Zira uzatmanın ikinci yarısında rüzgarı da arkasına alan Beşiktaş maçın 4 golünün atıldığı kaleye yüklendi. Aurelio'nun ikinci sarıdan kırmızı kart görmesiyle rahatlayan Beşiktaş, kendisine kupayı getirecek olan golü de attı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.