Bozgun sorumlusu 5’lere mesaj…

Tablo ortada ve çok acı... 

 

Türkiye şampiyonu Galatasaray, “hazırlık kampı” diye gittiği Avusturya’da, “bozgunlar kampı” senaryosunu sahneye koyuyor; biri Avusturya Ligi, öteki Almanya 2. Ligi’nin “kadrolarında 5 milyon avroluk tek futbolcuları bile olmayan ‘orta karar’ iki takıma karşı” kaybedilen iki maçta yenilen gol sayısı 8!

 

O maçlara heyecanla, coşku ile koşarak gelen Galatasaray sevdalılarının düştürüldüğü duruma bakın, sevgili okurlarım. Maçı TV ekranı başında seyreden milyonlarca sarı kırmızılı taraftarının da…

 

“Neden böyle oldu?” sorusunun cevabını da vereyim… “Futbol yönetimi ve transfer” denilince; “Dursun Özbek + İbrahim Hatipoğlu + Cenk Ergun + Maruf Güneş + Okan Buruk” 5’lisi, ne yazık ki, “Erden Timur +

 

Okan Buruk” ikilisi kadar etmedi de ondan!..

 

Sezon başı… Kamplar ve hazırlık maçları başladı… Fenerbahçe / Beşiktaş / Trabzonspor “takımlarındaki eksik ve gedikleri ‘nokta’ transferler” ile   kapatırken, kadrolarını “Galatasaray taraftarını kıskandıran ‘çoğu ‘yıldız’ ölçüsünde futbolcular ile” güçlendirdiler ve güçlendirmeye devam ediyorlar!..

 

Galatasaray’da ise ”Ali Koç-Mourinho hediyesi” Bathsuayi’den başka, henüz “tık” yok!.. 

 

Erden Timur’un “yerine ve etiketine sahip olan” İbrahim Hatipoğlu’nun “durup dururken” ve “transfer olayında her şey gizli kalmalı, ama ne yazık ki kalamıyor” dersi verirken, “kendilerinin pozisyon ve uygulamalarını ‘isim isim’ açıklaması” da… Doğrusu ya, “taraftar ve sosyal medya baskısı altında, nasıl bir panik ve şaşkınlık furyası içinde olduklarını” açık açık ortaya koydu…

 

Hele hele… Teknik direktör Okan Buruk, sezon başından beri “Alınacak futbolcular için ‘Kampa yetişmeleri iyi olur’ sözünü” tekrarlayıp dururken, “Kampa yetişmemeleri bir problem değil” demesi, ne yazık ki, “Gelen (pardon gelenler) ile giden arasındaki büyük farkı” bir defa daha gösterdi.

 

Ya Okan Hoca’mızın bozgundan sonra söyledikleri… Mesela “…bir yandan üzülüyoruz ama bir yandan da sakatlıksız kapattık. Benim için önemli bir şey bu…” 

 

Anlaşılıyor ki, bize de “Beş gol yedik üzülmeyelim, sakat vermediğimiz için seviniyor ve seni alkışlıyoruz

 

Hoca’m” demek kalıyor; öyle mi Okan Buruk?..

 

Ya, “…en kısa zamanda transferlerimiz de yetişecek. Bir sonraki kampta tabii ki hedefimiz en azından bir transferimizi oraya yetiştirmek. İnşallah iki transfer de oraya yetişir, ama hep söylüyorum yani bir yandan da sabırlı olmamız gerekiyor. Teknik adam tabii ki en kısa zamanda gelmesini ister ama burada büyük bir çaba sarf ediliyor. Bu çaba sonunda da en kısa zamanda o transferlerin bize geleceğini düşünüyorum” sözü?..

 

Ne dersiniz, hocanızın “bozgunlara karşı yaptığı savunmada” söylediği bu sözlere, “Yeni transferlerin kampa yetişmemeleri bir problem değil” diyen, Erden Timur’un görevini üstlenmiş olan Sayın İbrahim Hatipoğlu?..

 

Tam da “Güleriz ağlanacak hâlimize” sözünü hatırlatan bir tablonun ressamlarındansınız, sezon öncesi “büyükler arası psikolojik savaşı” Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor önünde kaybetmiş olmanın hesabını bile veremiyorsunuz; yazıklar olsun!..