Bu stat kaç şiddetinde bir depreme dayanabilir?..

Geçen hafta cuma günkü "Bir stadın tüyler ürpertici gerçeği" başlıklı yazımda, Dünya Gazetesi'nde sevgili Cem Top'un "gazetelerde çıkan" bir habere dayanarak, "Beşiktaş Fiyapı İnönü Stadı için" şunları yazdığını belirtmiştim: "Yapılan müthiş projeye rağmen Anıtlar Kurulu'ndan onay alamayan Beşiktaş'ın maçlarını oynadığı İnönü Stadı'na çürük raporu verildi. İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından ayrıntılı bir şekilde hazırlanan raporda, inşaatın 2. Dünya Savaşı'nın hemen bitiminde birçok yokluk içinde ve zor şartlarda yapıldığı için, kullanılan malzemenin artık yükü taşıyamayacağı belirtildi. Stadın temellerinin bu nedenle korozyona uğradığı, direncini kaybettiği, duvarlar ve çatı arasındaki çatlakların her geçen gün daha da açıldığı ifade edildi. Duvarlarda kaymaların tespit edildiğinin altı çizilerek, 'Bu alanda spor veya başka halka açık etkinliklerin yapılması son derece sakıncalıdır' denildi. Kulübe bildirilen raporun resmi kurumlara da gönderileceği bildirildi." Dün sabah Türkiye Gazetesi'nin spor sayfasında ise şu haber yer aldı: "Beşiktaş Kulübü'nün tesislerden sorumlu yönetim kurulu üyesi Orhan Saka, 'Teknik Üniversite'den gelen raporları inceliyoruz. Stadımızın çökmesi gibi bir durum söz konusu olsaydı orada maç oynanmasına kimse izin vermezdi. Gerekli resmi açıklama internet sitemizden de yapılacaktır' şeklinde konuştu." Bu açıklama "tüyler ürpertici bir gerçeği" daha ortaya koyuyor; "İnönü Stadı'nın durumu, sadece Orhan Saka'ya ve Beşiktaş yönetimine emanet edilemeyecek kadar önemli ve ciddi bir konu!.." "Neden" böyle yazdım; sebebi ortada; Cem Top yazısında ne diyor; Orhan Saka açıklamasında "nasıl demagoji" yapıyor!.. Cem Top kardeşimiz, "İstanbul Teknik Üniversitesi Raporu'nda 'Stadın çökeceği' yazıyor" demiyor; "67 yıllık stadın, inşaat olarak, temel olarak, temel üstü olarak, kolon olarak, bağlantılar olarak, yani beton olarak, demir olarak nasıl ihtiyarladığı teknik olarak anlatılıyor" diyor!.. İstanbul'un altında ve yakınlarında, deprem uzmanlarına göre Dünya'nın en riskli, en tehlikeli faylarından bazıları bulunuyor ve uzmanlar "Bu faylar 7 şiddetinin üzerinde depremler üretebilir" diyorlar; dahası ekliyorlar; "Bu depremler bugün de olabilirler, yıllar sonra da!.." Neymiş; "inceliyorlarmış!.." Soruyorum; "Bu rapor elinize ne zaman geldi; o zamandan beri ne yaptınız; daha neyi, ne kadar inceleyeceksiniz arkadaş?.." Bu rapor, hem de "derhal" satırı satırına kamuoyuna açıklanmalıdır!.. Vatandaş, "maç seyretmek için, hangi durumda olan bir stada gittiğini" bilmeli ve ona göre hareket etmelidir!.. Ortada statla da, raporla da ilgili "haberler" vardır, "yazılar vardır", "iddialar" vardır; bunlar doğru mudur, eğri midir, eksik midir, fazla mıdır; "bilmek" vatandaşın, yani hepimizin hakkıdır!.. "Kendi kendine çökme" başka şeydir; "şu kadar şiddetindeki bir depreme dayanamayarak çökme" başka bir şey; "ikisini karıştırıp", böyle "suyuna tirit" açıklamalarla "Bir stadın tüyler ürpertici gerçeği" iddiasının üzeri örtülemez!.. Biz, "ortalığı velveleye verip", panik çıkartmak istemiyoruz; biz sadece "gerçeği" öğrenmek istiyoruz!.. Üstelik artık "gerçeği", Orhan Saka'lı Beşiktaş yönetiminden ve onların açıklamalarından değil, İstanbul Valiliği'nden, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan, İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğü'nden, dahası, "stadın asıl sahibi olan" Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nden ve "o statta maç oynatan" Futbol Federasyonu'ndan öğrenmek istiyoruz!.. Beşiktaşlı yazar-çizer ve yorumcu arkadaşlarımız başta olmak üzere basınımızın "ilgisini çekmese" de, "vatandaş olarak" şu "hayati" sorunun cevabını sormak ve öğrenmek bizim hakkımız: "Bu stat kaç şiddetinde bir depreme dayanabilir?.."