Bu yazı, "Tarafsızım" diyenler içindir!..

A -
A +

Spor gazeteciliğinde, "tarafsız olmak", çok kişinin sandığı ve söylediği ya da yazdığı gibi, "herhangi bir kulübü tutmamak, herhangi bir takıma, bir renge sempati duymamak" değildir!.. Medyamızda, sporla ilgilenen herkes, evet herkes, "gizlemeye çalışanlar" da dahil olmak üzere, "mutlaka" bir kulübe, bir takıma, bir renge sempati duyar, "o noktadan başlayarak", taa "kulüp üyeliğine" kadar gidenler, hatta "bir kulübün, bir kulüp başkanının vakanüvisliğine soyunanlar" bile vardır!.. Spor medyasında "tarafsız olmak", çok açıktır ki; "benzer olaylarda", kulüp, kişi, camia, renk, takım farkı gözetmeden "benzer yorumları yapabilmek, benzer eleştirileri getirebilmektir!.." Mesela, "nerede ise", Adnan Polat kampanyasını "kanunsuz" ilân etmeye çabalayan, "Bu paralara devlet el koymalıdır" demeye getiren, Beşiktaş'ın Fulya Projesi'nin üzerine "içinde yasal olmayan istekler var" diye çullanan meslektaşlarımızın, "aynı hassasiyeti", yıllardır sevgili Kemal Belgin'in ve sevgili Hıncal Uluç'un "TV'lerde bar bar bağırarak", yazılarında Aziz Başkan'a adeta meydan okuyarak ilân ettikleri, "Fenerbahçe'nin tesisleşme olayındaki yasa dışı uygulamalar" iddialarını adeta duymazlıktan, görmezlikten gelmeleri, "tek satır söylememeleri, yazmamaları" nasıl "bir tarafsızlıktır?.." Mesela, Beşiktaş'tan Galatasaray'a kaçan Okan konusunda Federasyon kararını "Bir oyuncunun futbol oynama hakkı elinden nasıl alınır" diye eleştiren bazı meslektaşlarımızın, "aynı hassasiyeti" Fenerbahçeli Deniz'in "oynama hakkı elinden alındığında göstermemeleri" bilmem ki "tarafsız olmak" tarifinin içine sokulabilir mi?.. Ya, İsviçre milli maçından sonra, soyunma odasında "İsviçreli oyuncuyu nasıl tekmelediğini ve yerlerde süründürdüğünü" ballandıra ballandıra anlatan Serkan'ın "şimdi ceza paniği içinde", futbolcu Hamit Altıntop'u ve "ifade vermeye giden" futbolcularına "Bildiğinizi, gördüğünüzü doğru olarak anlatın, yoksa Türkiye'nin cezası ağırlaşacaktır" diyerek hem Başkan, hem de hukukçu olarak "doğruyu yapan" Levent Bıçakcı'yı "yerden yere vurmasına" sesini sedasını çıkarmayanların "tarafsız olduklarını" söylemek mümkün mü?.. Malatya maçından sonra "Soyunma odasının kapısını Hasan Şaş kırdı" diye rapor tutan Federasyon müşahidine karşı "Hayır, kapıyı ben kırdım" diyen, diyebilen Orhan Ak ile Serkan Balcı arasındaki "farkı ortaya koyamayanlar", Serkan Balcı'yı "sessiz kalarak" ya da "Canım çocuk şakacıktan kahraman olmak istemiş, ne var bunda" diyerek savunanlar, hatta "Böyle şaka olur mu, bir milli oyuncu, böyle önemli ve kritik bir konuda nasıl böyle bir şaka yapabilir" bile diyemeyenler, yazamayanlar için , nasıl "Bu arkadaşlarımız tarafsızlar" diyebilelim?.. Galatasaray'ın kampanyasının başında "Adnan Polat - Faruk Süren" devri teslimini "hiçbir şey olmamış gibi" karşılayanlar için, isterlerse "kampanyaya karşı çıkmış olsunlar", isterlerse "kampanyadan yana olsunlar", çıkıp da "tarafsız bakıyorlar" demek mümkün müdür?.. "Bu tarafsız arkadaşlarımız", olayları baştan sona spor yazarı olarak yaşadıkları bir yana, sadece Sabah gazetesinde sevgili Levent Tüzemen'in "Galatasaray'ın bu hâle düşüş sebeplerini" ortaya koyan araştırmasının başlangıcını okuyarak bile, "Galatasaray'ı borçsuz devreden" Alp Yalman yönetiminin Başkan Yardımcısı Adnan Polat ile başkanlığı döneminde "Galatasaray'ı nasıl batağa sürüklediği" anlatılan Faruk Süren arasındaki farkı görerek, demeleri gerekmez mi ki: "Bu kampanyanın başında Süren'in işi ne?.." Bakınız, "iki sütunluk koca bir makaleyi 3 - 4 satıra sığdıran" yorumunda sevgili Ümit Aktan ne diyor: "G.Saray'a toplanan yardım için Adnan Polat - Faruk Süren dayanışması gerçekleşiyor. Kampanyanın adını değiştirelim: Faruk Süren'e Yardım Kampanyası..." İşte "fark" burada... "Gazeteci olmak" ile "taraftar olmak" arasındaki fark!.. Ve de "tarafsız olmak" ile "taraflı olmak" arasındaki fark!.. "Tarafsızım" diyen ama "bir türlü olamayan" meslektaşlarıma sevgilerimle!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.