Canım sıkkın!..

Bu gece bir milli maç var... Hem de "önemli ve kritik" bir milli maç.. Ama, canım "bu maçla ilgili bir şeyler yazmak istemiyor!.." Çok uzun yıllardan beri belki de ilk defa oluyor, bu durum!.. Neden?.. Zira, "yazarsam", elbette ki "gerçek" düşüncelerimi, görüşlerimi yazmam gerekecek; bunların da "böyle önemli ve kritik bir milli maçın sabahında çıkacak olan gazetemde olmasını" istemiyorum. Kendisini "futbolumuzun modern gladyatörü" olarak gören hocamızın "üzerindeki gladyatör zırhının ona çok bol geldiğini görmekten" dolayı üzüntülerimi, Ukrayna milli maçını, futbolcularımızın "ona rağmen kazanmaları gerektiğine" dair görüşlerimi ve bunun sebeplerini yazmayı daha sonraya bırakarak ve "Milli Takımımız'a bu gece için şans dileyerek" başka ve gene "milli" bir konuya geçmek istiyorum!. Gene canımı sıkan, çok sıkan bir konuya... Futbol Federasyonu, Şeref Görkey'in cenazesine "bir çiçek" ve "trafik sebebiyle cenazeyi kaçıran bir temsilci" göndermiş... Beşiktaşlı yöneticilerin, "Federasyonun, cenaze törenine gösterdiği ilgisizlik karşısında" haklı, hem de "çok haklı" isyanlarına, Bıçakçı Federasyonu'nun verdiği "resmi cevap bu!.." Türk futbolunun "kimlerin eline kaldığını" bundan daha iyi gösteren bir örnek olabilir mi? İçlerinde "Beşiktaş'ta futbol oynamış, kaptanlık yapmış, kulübe üye olan" kişilerin de bulunduğu federasyon kurulu, hiç sıkılmıyor, "Evet hata, hem de büyük hata yaptık, özür dileriz, bir daha olmayacak" demiyor; çıkıp diyor ki; "Çiçek gönderdik, bir de temsilci gönderdik, trafikte cenazeyi kaçırmış!.." Bu ne menem bir trafikmiş ki; federasyon temsilcisi, nerede ise "sabah başlayan ve kulüpte, camide devam edip, öğleden çok sonra mezarlıkta sona eren" cenaze töreninin bir bölümüne bile yetişememiş!!!! Hoş, hepsine, "evet hepsine yetişse bile ne yazardı?" Ey sevgili Federasyon Başkanımız, "Siz bizzat, evet bizzat, Şeref Görkey gibi bir Türk Futbol Abidesi'nin cenazesinde katılmadıktan ve aslî, evet aslî görevini yerine getirmedikten sonra", bir değil, bin temsilci gönderseniz ne yazardı? O da yetmezdi.. O cenaze törenine, Milli Takım Teknik Direktörü'nü, Milli Takım Kaptanı'nı, ki; "maçlarda oynamıyor sadece ağabeylik yapıyor" ve hatta 10 günlük kampta güle oynaya vakit geçiren milli futbolcuları da yanınıza alıp gitmedikten sonra, bir değil, bin çiçek gönderseniz ne yazardı? Söyler misiniz bana, "Türk Futbol Federasyonu Başkanı olarak", rahmetli Görkey'in cenaze törenine "hangi önemli sebep" sizi gitmekten alıkoydu? Hangi açılış töreninde ya da kimin davetindeydiniz? Dedim ya... Çok canım sıkılıyor ve bugün yazı yazmak istemiyorum... Keşke... "Haftalık iznim olsaydı" da bugün kullansaydım!.. Bütün okuyucularımın mübarek Ramazan Bayramlarını kutlar, sağlık, mutluluk, huzur dolu günler ve nice bayramlar dilerim!..