Çirkef uçurumu!..

A -
A +

Stad hoparlörlerinden "küfür ve ölüm şarkıları!.." Stad kapısında içeri alınmayan misafir takım!... Stad koridorlarında "görevlilerce tartaklanan" rakip oyuncular!.. Sahaya atılan paradan, cep telefonuna kadar herşey!.. Hafta boyu "falanca kişi ile filanca kişi maça gelmesin, can güvenliğini sağlayamayız" şeklinde çıkartılan haberler!.. Misafir takım seyircilerinin oturacakları koltuklara konan yüzlerce yumurta... Üstlerine boya saçan balonlar!... Atılan "iğrenç" sidik torbaları!.. Evet "sidik" torbaları!... Misafir takım tribününün "kapıları kilitli ve hiç açılmayan" tuvaletleri!.. Ve "daha" bir sürü "insanlara değil, hak yasaları çıkardığımız hayvanlara bile yapılamayacak muameleler!.." Ne oluyor? "Avrupa Birliği'ne gireceğim" diye tutturan bir ülkenin "en medeni şehirlerinden birinde" ve de "en büyük kentinde" bir spor müsabakası yapılıyor! Bir "futbol maçı" oynanıyor!.. Hem de "o kentin en büyük üç spor camiasından ikisinin futbol takımları arasında"!.." Hem de nerede ise bir asırdır "büyük ve bitmeyecek dostluk ve rekabet" diye ninniler anlatılan "iki kulüp arasında!.." Peki, nerede bu kulüplerin yöneticileri? Peki, nerede bu ilin valisi, emniyet müdürü? Peki, nerede bu ülkenin Futbol Federasyonu? Söyleyeyim: Yöneticiler "gözleri dönmüş bir halde", üstelik medyadaki "maşaları" vasıtasıyla "bu çirkef kuyusunu daha da derinleştirmek için" ellerinden geleni artlarına koymuyorlar!.. Kentin valisi "koalisyon ortağı bir partinin liderine arkasını dayamış", koalisyon ortağı "aynı" partinin İçişleri Bakanı'na arkasını dayamış olan Emniyet Müdürü ile birbirini yiyor, ikisinin de gözleri "başka bir şey görmüyor!.." Ülkenin Futbol Federasyonu ise "amatörlere ve de sahipsiz küçük kulüplere, hadi daha da açıkçasını yazalım, Futbol Genel Kurulu'na delege göndermeyen kulüplere karşı" aslan kesilirken, "büyüklere bir kedi uysallığı içinde" sözüm ona ceza veriyor! 300 - 500 milyar lira hasılat yapılan maçlarda olan "bunca rezalete karşılık", çıkıp "anlı şanlı" kurullarıyla beraber "Al sana 2 milyar lira ceza" diyebiliyor!.. Söylesinler bakalım, o "federasyonun" başkanları, başkan vekilleri, yöneticileri bana: "Yazımın başında özetlediğim" olayların hepsi değil "bir-iki tanesi" bir Avrupa Kupası maçında yapılsaydı UEFA ne ceza verirdi? "Olaylar" sadece "geçen Pazar ve bir stadda mı oluyor?" Yoo! "Basiret dersinden" devamlı "sıfır alan" yöneticiler ve onların medyadaki "sahibinin sesi gönüllüleri" her hafta açıkça görülüyor ki, her "sözüm ona her büyük kulüpte" var! Kulüplerini "manevi anlamda" her geçen gün küçültüyorlar! Sporu ve futbolu lekeliyorlar!.. "Kin ve intikam tohumlarını" suluyorlar, büyütüyorlar!.. Aralarındaki "çirkef uçurumunu büyütüyorlar!.." Herkes seyrediyor! "Ticari futbol" canavarı, "basireti, barışı, temizliği, dostluğu. sporu ve futbolu yiyor!" Afiyet olsun!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.