Fenerbahçe, silkin ve kendine dön!..

Baştan beri "Kendilerini kurtarmak için Fenerbahçe'yi yakacaklar" diyenler vardı (ki, biz bunların arasındaydık); haklı çıktılar; keşke "haksız" çıksaydık!..

Dünyada "spor adaletini dağıtan" sistemin en tepesindeki kuruluş olan CAS tarafından da "Fenerbahçe şike yapmıştır" kararı onanan bir sürece rağmen, hâlâ utanmadan sıkılmadan, "koltuklarına sımsıkı sarılarak oturmak için çare arayanlar ve sarı – lâcivertli camiaya masallar anlatmaya devam edenler" var; inanamıyorum!..

Tablo bütün acılığı ve gerçekliği ile ortada; daha "3 Temmuz" Şike Süreci'nin başında "Fenerbahçe ile şikeye bulaşanları ayırmak için" zamanın Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar başta olmak üzere "aklı selim sahibi olan" herkesin çabalarını boşa çıkarmak için her şeyi yapan ve ne yazık ki başarılı da olan "bir avuç" insanın, "kendilerini kurtarmak için" yazdıkları senaryo fiyasko ile noktalanmış; "Fenerbahçe Cumhuriyeti'ni Azizbahçe İmparatorluğuna çevirenler", hempaları ve "Hınk deyicileri" ile ortada kalmıştır!..

"Heykeli dikilecek bir pozisyondan, kör ihtiras uğruna bu duruma düşmek" elbette acıdır ama, daha acısı "başında olduğu camiayı ve kuruluşu bu duruma düşürmektir" ki, işte "hiç olmazsa" onun hesabı, "maddi / manevi çok şey kaybettirilen ve Türk Spor Tarihi'nin en acı damgasıyla prangalandırılan" Fenerbahçe Kulübü'nün "asıl sahipleri olan" camia ve genel kurul üyeleri tarafından "hiç zaman kaybedilmeden" mutlaka sorulmalıdır!..

Çok acıktır ki, bu hesap, "Aziz Yıldırım ve arkadaşlarını Fenerbahçe'nin yakasından düşürecek" bir kısa süreçle noktalanmalıdır; Sarı – lacivertli camia, hâlâ "Hukuki süreç bitmedi" ninnilerine kanarak, daha fazla beklememelidir!..

O günlerden bugünlere kadar "Şike Sürecini, yeni bir sayfa, yeni yüz ve kişilerle yürütmenin Fenerbahçe'ye çok şey kazandıracağı" düşünülmemiş, "bunu düşünenler" ise "Fenerbahçe'ye ihanet eden hainler ve Fenerbahçe düşmanları" diye nitelendirilerek, adeta "tankla, topla üzerlerine gidilmiştir" ama, artık yeter!..

Bütün dünyaya ve gerçeklere meydan okunarak verilip gelen "Önce Aziz Yıldırım, sonra Fenerbahçe mesajı" derhal sonlandırılmalı, "temiz bir sayfa açacak, tertemiz bir yönetim iş başına getirilmelidir!.."

O günlerde "Fenerbahçe'yi uçuruma götüren bu tercihi büyük bir koro hâlinde alkışlayanların, destek ve akıl verenlerin" çoğunun, şimdi "aslan kesilip", 180 derecelik dönüşler yaparak "Vur abalıya" misali "Aziz Yıldırım için söylenmedik söz bırakmamakta birbirleriyle yarışmaları" bile "o cenahtaki kirliliğin hangi doruklara ulaştığını" çok iyi gösteriyor; onlara bakarak insanlığımdan utanıyorum!..

"Masal anlatanları ödüllendiren" Türkiye Futbol Federasyonu ve kurulları "uyumaya devam ederken", şimdi bir başka "büyük bomba" patlamak ve "Aziz Yıldırım ve arkadaşları ile ilgili kararlar" UEFA Disiplin Kurulu'ndan  çıkmak üzeredir!..

Daha ne duruyorsunuz, ey "gerçek" Fenerbahçeliler, artık silkinin ve "tertemiz" bir Fenerbahçe yönetimini yeniden inşa edin!..

Bırakın, "Fenerbahçe'yi bu duruma düşürenler", hesaplarını "kendi başlarına versin!.."