Futbol reformu üzerine görüşler...

"Bilim ve araştırma organize edilmiş bir bilgi, bilgi ise organize edilmiş bir hayat ve başarıdır" diyen Futbol Federasyonu Başkan Teknik Baş Danışmanı Gündüz Tekin Onay bir form göndermiş... Formu şöyle takdim ediyor: "2004 yılı bütçe planlamasında yer alacak reform ve yeniliklerin tarafımdan federasyon başkanı ve yönetim kuruluna sunulmasıyla ilgili bir dizi ön hazırlıklardan biri de şu an elinizde bulunan doldurmanızı, yanıtlamanızı istediğimiz formdur." "Elimdeki" formun içinde "teknik" konular var, ancak "uzman olanların cevaplayacağı" sorular var. Bunlar benim işim değil. Ancak, benim de cevaplayacağım sorular var ki, bu yazımda onlara cevap vereceğim ve "gönderilen formu doldurup iade etmek yerine", cevap verebileceğim konulardaki görüşlerimi, hem sevgili Gündüz Tekin Onay ile hem de okuyucularımla paylaşacağım. "Öncelikle neyi araştırmalıyız" sorusu bunlardan... Tekin Onay, "Sezon planlaması sisteminin mi, insanımıza uygun Türk futbol modelinin mi,Türk futbolcusunun sağlık ve sakatlık sorunlarını mı, Federasyon Eğitim merkezlerinin kurulması için pilot bölgelerin mi araştırılması gerektiğini" soruyor. Elbette bunlar önemli ve araştırılmalı, ama soruda bir başka şık da var ki, bence "öncelik" ona verilmeli: "Türk futbolcusunun kondisyonel, teknik, taktik, psikolojik, sosyolojik vb. nitelik ve niceliklerini içeren profilin nasıl olduğunun belirlenmesi." Bu araştırma, Türkiye'de çalışacak teknik adamların başucu kitabı olacaktır, "aklı başında" yöneticilerin ve spor yazarları ile futbol yorumcularının da. Araştırmanın sonuçları kamuoyuna iyi aktarılırsa, taraftarı, seyirciyi de eğitecek, "futbolcu", insanlarımızın gözünde de, beyninde de "derinlik kazanacaktır!." Ve tabii, "en önemlisi" hakemlerimizin beyninde ve gözünde de... "Futbolcu ile saha içi ve dışı ilişkilerinde", teknik direktörler kadar, hakemler ve yöneticiler de, futbol yorumcuları ve spor yazarları da "bu araştırmanın sonuçlarına ve verdiği mesajlara göre" davranmayı öğreneceklerdir!. Elbette futbolcular da "kimliklerine ve kişiliklerine dönük" böyle bir araştırmadan büyük ölçüde yararlanacaklar ve belki de "bilimsel" olarak "ilk" defa "kendilerini tanıyacaklardır!" "Futbol ve teknoloji" başlığında, bana enteresan gelen bir öneri var: "Federasyonda maç analizi laboratuarı kurulmalı mı?" Hem de mümkünse hemen!.. Uzmanlar ve teknik adamlar bazında kurulacak bu laboratuarın "milli karşılaşmalar dahil", sezonun "seçilmiş" maçlarında yapacağı ve açıklayacağı analizler, hem kulüp yöneticilerimizin, hem teknik adamlarımızın, hem hakemlerimizin, hem de maç yazarlarımızın ve yorumcularımızın durumlarını ortaya koyacak, hem de "futbol camiamızın eğitimi" konusunda büyük yararlar sağlayacağı gibi, "popülist ve taraflı açıklamaları, yorumları ve yazıları" da önlemek yolunda "gerçekçi, teknik ve bilimsel bir kalkan" olacaktır!. "Hakemler" konulu bölümde "birkaç soru var" ama ben, sadece bir tanesi konusunda görüş açıklayabilirim: "Hakemin oyuncuyu ikaz için beyaz kart uygulamasına nasıl bakıyorsunuz?" Ben "olumlu" bakıyorum, hem de çok... Bu kart, "sarı" karttan önce "uyarılan oyuncunun" herkes tarafından görülmesine yarar ve de futbolcuya "Bak sarı geliyor" ikazını "ciddi olarak" yapar!. "Amatör futbol" konusunda söyleyeceğim çok şey var ama yerim yok: Teşkilat ve asıl medya tarafından tamamen unutulmuş haldeler; yazık!. Maddi imkansızlıklara "manevi" desteksizlik de eklenince, tam anlamıyla "yapayalnızlar!." Amatör futbol kulüplerine mutlaka yeni kriterler getirilmeli, kulüp sayısı azaltılmalı, "nefes alabilecekleri" destek ciddi olarak ve sürelilik içinde sağlanmalı!. "Ligler Statüsü ve Oyuncular" başlığı için söyleyeceğim net: B Ligi devam etmeli, "AB'ye girmek için kapının açılmasını bekleyen ve futbolu UEFA kriterleri içine giren" bir Türkiye'de "takımlarda oynayacak yabancı oyuncularla ilgili kriterler" de, "futbolu ileri" Avrupa ülkelerinden geride olmamalı!. Biz Akdeniz ülkesiyiz; örnek olarak İtalya veya İspanya'yı almalıyız. "Federasyon yapılanması" konusunda temel görüşüm; "Türk futbolunu, Türk kulüplerinin temsilcilerinin yönetmesidir"; futbolla ilgili diğer kuruluşlar genel kurulda "sembolik olarak" temsil edilmelidirler!. Bugünkü temel yapı bozulmadan bazı rötuşlar yapılabilir; ama işte o kadar!. "Transfer talimatı" ile ilgili görüşüm; "transferde gerçek rakamların kayda geçirilmesini sağlayacak" bir sistemin getirilmesi ve yerleştirilmesidir, bu yapılmadıkça "dürüst olmayanlar avantaj sağlayacak ve dürüstler ezilecektir!." Bu büyük problem ve "göz göre göre vergi kaçırılması", "futbolcuların ve teknik adamların kulüplerle yaptıkları anlaşmalarda" da çoğunlukla vardır ve her zaman "dürüstler" kaybetmektedir; bu "şaibeli sisteme son verecek tedbirler" derhal alınmalıdır. "Futbolla ilgili kurum ve kuruluşlar" konusunda ümitli değilim, "tavan birlikleri" bana göre "ismen ve cismen varlar" ama kuruluş amaçları, tüzük ve yönetmeliklerinde yazılı "amaç ve görevler", kısacası "üretim ve fonksiyon" bakımından yoklar; yakın zamanda da olacaklarını sanmıyorum!. "Menajer" konusunda fikrim de net; tıpkı teknik direktörlük gibi, "zorunlu" kılınmasında ve "ciddi bir eğitim sürecinin olmasında" yarar görmekteyim. "Profesyonel yönetici kurs ve seminerleri" elbette çok faydalı olacaktır ama; "zorunlu kılınmazsa" ve "zorunluluğu sağlanmazsa", bilmem ki bu seminer ve kurslara kim katılacaktır? Formda, "yayın stratejisi ve medya ile ilişkiler" ve "fair play kavramı, eğitimi, federasyon - kulüp - medya - hakem - futbolcu - seyirci kriterlerinin ortak çalışmaları" konusunda da "görüşümüz" soruluyor. Bunlar "ayrı" bir yazı konusu... Ve de önemli... Az sonra... Değil... değil... Daha sonra...