Galatasaray için Süper Lig de tehlikede!

Galatasaray için Süper Lig de tehlikede!

 

İşte acı gerçek ortada… Türkiye’de, “kötü futbol ve başarısız sonuçların sorumluluğunu ‘Türk hakemlere yükleyen’ üç büyük takımımız”, perşembe gecesi UEFA Avrupa Ligi’ndeki üç maçta, hem de “kadro değeri olarak kendilerinden çok geride olan” rakiplerinden ‘ancak 1 puan’ alarak”, hâli pürmelallerini camialarına da, taraftarlarına da gösterdiler!..

 

Galatasaray ve Fenerbahçe “ancak ve zar zor son 16’ya kalarak ve play-off oynama” şartı ile lige tutunurken, Beşiktaş lig dışı kaldı!..

 

İstanbul’da “bitik Ukrayna takımı” Dinamo Kiev’i yenemeyerek, “son 8’e doğrudan kalma şansını avucunun içinden kaçıran” Okan Buruk Hoca, “Ajax’ı yeneceğiz” diye gittiği Hollanda’dan da “sıfır puan ile” döndü!..

 

Galatasaraylı yöneticileri uyanmalılar; “Eğer Florya’ya, Okan Buruk’u üstüne Erden Timur gibi bir ‘futbol sorumlusu’ eklemezseniz”, 6 puan önde olduğunuz Süper Lig’de de, “son iki sezonda olduğu gibi gene ve mesela ‘Konyasporlara yenilerek’ Fenerbahçe ikram etmezse” 25. şampiyonluk ve 5. yıldızı unutunuz!..
“Köşenin dönüleceği” maçlarda “köşeyi önemeyen” Hoca’nız yüzünden, Avrupa kupalarında da, Süper Lig’de de “sihir bozuldu”; artık her rakip “Galatasaray’ı yenebiliriz” diye sahaya çıkar hâle geldi.

 

Bakın bugün, Taraftar endişe içinde, “Acaba pazartesi gecesi deplasmanda Gaziantep FK’yı yenebilecek miyiz” diye bekliyor!..

 

Yönetiminin “açık ara kazandığı psikolojik transfer yarışının verdiği” coşku ile haftaya girecek olan Fenerbahçe taraftarı ise “Arayı acaba kaç puana indireceğiz” umudu ile yaşıyor!..

 

Hasan Şaş’ı duy, Okan Hoca!..

 

Galatasaray’ın dört sezon üst üste şampiyon olduğu UEFA Kupası şampiyonluğunu ve UEFA Süper Kupası’nı kazandığı yıllarda “sağ kanadının efsane oyuncusu” Hasan Şaş, TV ekranında sarı kırmızılı takımın “ana sorununu” anlattı.

 

Ve de, “Galatasaray ligin ilk yarısını kapatırken bu ülkenin en iyi futbol oynayan takımıydı. Ondan sonra ‘Ne oluyor?’ dedik” diyerek Okan Hoca’yı uyardı; “Fizik kondisyon departmanı ile toplantı yapması lazım!..”

 

Galatasaray defansının arkasına atılan her topun, rakip futbolcularıyla, Muslera’yı karşı karşıya bırakması ve “birbirine benzer ‘böyle’ goller yenmesinin sebebini açık açık ortaya koyan Hasan Şaş’a teşekkür etmesi lazım; O’nun uyarısı ile uyanırsa!.. 

 

Bitmedi…

 

Ajax maçında Osimhen, Torreira ve Sanchez 4. sarı kartlarını görerek, gelecek Avrupa maçı için cezalı duruma düştüler…

 

Neden, Galatasaraylı futbolcular “durmadan sarı kart görüyor” ve çok zaman Türk hakemler “ikici sarıdan kırmızıyı çıkarmayarak” onları affediyor?.. Sebep ortada; kondisyon zafiyeti… Sarı kırmızılı oyuncular “çaresizlik içinde” rakip futbolcuları “fauller ile” ancak durdurabiliyorlar; farkında değil misin, Okan Hoca’m?..

 

Bir tavsiyem daha var; sevgili Ali Naci Küçük’ün dünkü Türkiye’deki “Dejavu” başlıklı yazısını da oku; sonra da aynaya bak!..

 

Şaka!..

 

Hani “Büyük takımlarımızın aldığı kötü sonuçların sebebi, kötü futbolları değil” Türk hakemleri idi…

 

Perşembe gecesi Galatasaray’ın, Fenerbahçe’nin, Beşiktaş’ın maçlarını Türk hakemler mi yönetti?.. Anlı şanlı hocalar ve “milyonlarca avrolar ödenerek alınan” yıldız futbolcular, kurulan kadrolar ve de tribünleri dolduran taraftarlar, sonuç; çabalama kaptan ben gidemem!..

 

Maçların hakemleri Türk müydü?..

 

Öcal Uluç'un önceki yazıları...