Galatasaray ve Burak!..

A -
A +
Galatasaray yeni sezona geçen sezondan çok daha güçlü giriyor!..
"Eksik stoper" Chedjou ile bulundu, orta sahaya "ülkenin en tecrübeli, en çalışkan ve tehlikeli" futbolcularından Erman Kılıç alındı, ne var ki,  Galatasaray camiası ve taraftarı tatmin olmadı, hatta yönetimi bile!..
Fatih Hoca "yeterli buluyor" mu, bilmem!..
Ama ben tabloya "başka türlü" bakıyorum; "Galatasaray'da lisansı olan" bazı futbolcular var ki, onlar da "yeni transfer olarak kabul edilebilirler" ve işte asıl "onlar" bu sezon Galatasaray'ı daha da  güçlendirecekler, tabii "Fatih Terim etkisi" ve "kendilerinin olumlu tepkisi" ile!..
Başlayalım:
Sneijder "geçen yılki futbolunu" katlayarak oynayacaktır; İngiltere'deki kamp bunu göstermiştir!..
Hamit de "hem takımına, hem arkadaşlarına ve hem de anayurduna daha alışmış bir Alamancı olarak", geçen sezonun üstünde bir performansın ümidini veriyor!..
Hakan Balta'nın sakatlığının tamamen geçtiği ve Riera'nın "daha da oturacağı" bir sezonda, "sol bek" problemi büyük ölçüde çözülecektir!..
Melo düğümünün "uzun süreli" bir formül ve "Galatasaray'ın şartları ile bitirilmesi", Brezilyalı'nın sezon başına yetişmesi, sarı-kırmızılı takımın orta saha problemlerindeki düğümlerden birinin tamamen çözülmesini sağlamıştır!..
İngiltere kampı, Emre Çolak'tan bu sezon "azami verim alınacağına dair" sinyaller vermiştir ve artık kimse Emre Çolak'ı "çocuk" olarak görmemelidir; olgunluk dönemine adım atmıştır ve bunun gereklerini yerine getirecek bir futbolcudur!..
Melo ve Emre ile başladığımız "orta saha" turuna, "Selçuk'un vazgeçilemez organizatörlüğünü" ekleyerek devam edelim:
Galatasaray'a ve futbola "hatalarından ders alarak dönecek olan" Engin, "nihayet" ve mutlaka  "Ceyhun gibi olacak" bir Ceyhun, "sapasağlam" bir Yekta, kanatlarda "istenen ve beklenen Amrabat ile Kazım'ı yeşil çime getirecek" bir Amrabat ve Kazım, doğrusu ya hem içerde, hem dışarıda "çok iş yapacak" bir futbolcu grubu olarak parlıyor!..
Bu yazdığım ve saydığım futbolcular, "geçen yılın üzerine koyacak" futbolcular; "yazmadıklarım" ise zaten "geçen sezondaki başarılara imzalarını atmış" futbolcular!..
İşte burada duruyor ve "İngiltere'de oynanan ikinci maçta", TV ekranında "dondurduğum" iki  enstantaneye dikkat çekmek istiyorum:
Enstantane bir; Burak beraberlik golünü atıyor, surat bir karış, geriye dönüyor, tebrik için Drogba dahil ona koşan hiçbir futbolcuya yüz vermiyor; neden?..
Enstantane iki; son dakikalarda Sneijder "muhteşem" galibiyet golünü atıyor, Galatasaraylı futbolcular "geçen sezonda olduğu gibi" bir sevinç yumağı oluşturuyorlar; ararlında Burak yok; neden?..
Ben, Avrupa'nın Doğu kıyısında ve Asya'da olan Urla'dan, Avrupa'nın en batısındaki "bu olayı", TV ekranlarından da olsa görebiliyor ve "acabalar içinde boğuluyorum", orada yani "maçta ve  tribünde olan" bir gazeteci, bir yorumcu arkadaşım da çıkıp  bu "neden" sorusunun cevabını araştırmıyor, soruşturmuyor, haber yapmıyor, yorumlamıyor; "görmemiş olamazlar", öyleyse neden?..
Evet, Fatih Hocam, neden?..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.