Galatasaray'dan manzaralar...

Kasımpaşa, Konyaspor, Karabağ maçları gösterdi ki; Galatasaray Futbol Takımı “fizik güç bakımından” rekor kırılan “galibiyetler serisi sürecine göre” epeyce düşmüş durumda…

 

Ve görüldü ki, galip gelinen iki maçta bile durum; “Çabalıyorum kaptan ama fazla gidemiyorum!..”

 

Sevgili Okan Hoca’m “eğer ‘buna’ itiraz ediyorsan; derim ki; “Öyleyse Galatasaraylı futbolcuların herhalde ‘adı K ile başlayan’ takımlara alerjileri var, iyi oynayamıyorlar!..”

 

Özellikle yaşı 30 ve üzeri, dahası 30’a çok yaklaşan futbolculara dikkat etmek gerek; “fizik kondisyona dayalı form düşüklüğü için” mutlaka çare bulunmalı…

 

Yoksa Adana Demirspor, 1 Nisan’da hem de Galatasaray’ın stadında “telafisi mümkün olmayan” bir “1 Nisan şakası” yapabilir!..

 

Bu arada “şampiyonluk yarışının sonu yaklaştıkça artan gerilime” saha kenarında Okan Hoca başta yardımcılarının ve de saha içinde “kaptan” Muslera başta futbolcuların kendilerini kaptırmamaları gerek.

 

Görülen her kartın “toplanan sarıların, doğrudan kırmızıların getireceği oynamama cezaları” pahalıya mal olabilir ve olacaktır da…

 

Dahası… O “kaliteli ve rekorlar kıran” kadroda “gol kısırlığı” zafiyeti var; sezon başından beri tedavi edilemedi, edilemeyecek gibi de görünüyor…

 

“Mertens yok” ve görüldü ki, forvet arkasının, orta sahanın, forvetlere “gol desteği, hem asist, hem gol olarak” hemen hemen hiç yok.

 

“Rakip ceza sahasını istila rekorları kıran” takım da “bu istilaların çoğunda gol çıkaramayınca”, ortaya “tek farklı galibiyetler” serisi çıkıyor…

 

Ve de, o tek farklı maçların son dakikalarının tribünlerde ve ekran başlarındaki onca Galatasaraylı taraftara ve seyirciye çektirdiği “azap dakikaları” da çok açık ki “gerilimi zirveye vuran TV dizilerini” aratmıyor!..

 

Eeee… Bunca maç, bunca idman; “neden” bu önemli eksiklere çare bulunamıyor?..

 

Ya “Abdülkerim Bardakçı” bulmacası; ne olup bittiğini “doğru dürüst anlayan” var mı?..

 

Karabağ maçının “depremzedelere yardım” bakımından anlamı büyükken, Galatasaray için de “iyimser bir mesaj” verdi; Kaleci Okan “Muslera’ya yedek aramayın, ben varım” dedi.

 

İyi ki dedi, yoksa Muslera, “bu gerilimi taşıyamayacağını”, Konyaspor maçında gösterdi.

 

Bu kaçıncı; hakemler “Muslera” diye affediyorlar..

 

Gün gelir, “affetmeyecekler” de çıkabilir, çıkacaktır da…

 

Çıkmalıdır!..

 

Geliyorum Genel Kurula… Tam bir “Dursun Özbek” gösterisi oldu; “istediği her şeyi” aldı, alkışlandı; hakkıydı... Kutlarım…

 

Başladığı, anlattığı projeleri “olumlu sonlandırırsa” Galatasaray, Avrupa’da kulüpler klasmanında yukarıya, “büyüklere doğru” doğru “büyük bir adım” atmış olacak; Türkiye’de de “büyükler arasında” fark oluşturacaktır!..

 

Bir de, “günlük polemiklere kendini ve kulübünü karıştırmasa” ve “karşılardan gelen her açıklamaya laf yetiştirmeye çalışmasa” sadece “Galatasaray için değil, büyük kulüplerin hepsine ‘başkanlık böyle olur” mesajını verecektir, vermelidir!..