Gölü yürüyerek geçen adam!..

A -
A +
Türk insanının bu çok acılı günlerinde, pırıl pırıl parlayan  ve "Biz bitti demeden, bitmez" diyerek, umutsuz bir tablodan inanılmazı çıkaran oyunculara ve hocalara binlerce teşekkür... 
Yaşlı kadın doktora sordu...- Yüzümdeki bu kırışıkları görmekten nefret ediyorum. Ne tavsiye edersiniz? - Gözlüklerinizi çıkarın!.."
Bu "3 satır" sevgili kardeşim Hıncal Uluç'un dünkü yazısının "Tebessüm" bölümünden; tam da "bugün için" yazmayı düşündüğüm yazının ana fikrini, "herkese en açık şekilde anlatacak" bir tebessüm!..
Lafı uzatmadan, "sayıları çok az da olsa, sesleri çok çıkan ve de duyulan Fatih Terim nefretçileri için" ben de diyorum ki; "Artık ya numarasız kara gözlüklerinizi çıkarın ya da eğer gözlüğünüz yoksa, mutlaka bir göz doktoruna gidin ve gözlerinizde astigmat var mı yok mu bir gösterin!.."
"Tebessüm" ile başladık, "Tebessüm" ile devam edelim:
... Bazı gazeteler ve gazeteciler Spor Bakanı'nı hiç sevmiyorlar, ne yaparsa yapsın, "eleştirecek" bir taraf buluyorlar, onunla uğraşıyorlardı.  
Günlerden bir gün, Bakan, "Öyle bir şey yapayım ki, şu gazeteciler mahcup olsunlar" diye düşündü ve "o güne kadar kullanmadığı özel bir kabiliyetini" kullanmaya karar verdi.
Bakanlıktan açıklama yapıldı; "Falan gün, falan saatte, Bakanımız falan gölü boydan boya yürüyerek geçecek!.."
Herkes hayret içinde; zira gölün büyük bir bölümü onlarca, hatta yüzlerce metre derinlikte. .
Gün ve saat geldi; Bakan gölün üzerinde elini kolunu sallayarak yürüdü ve karşıdan karşıya geçti.
Ertesi sabah heyecanla "muhalif gazeteleri" eline aldı, manşetleri şöyle idi; "Spor Bakanı yüzme bilmiyor!.." 
Koyun "Spor Bakanı'nın yerine Fatih Terim'i"; işte yıllardan ve yıllardan beri, "futbolumuzdaki bu acıklı gerçeği" yaşayıp geliyoruz!..
Elbette, Fatih Terim "herkes gibi" hata yapacaktır, yanlış yapacaktır!..
Elbette, "herkes gibi" Fatih Terim de eleştirilecektir; hatası, yanlışı yazılacaktır!..
Elbette, Fatih Terim'in de "herkes gibi" seveni, sevmeyeni olacaktır!..
Ama, eleştiriden de öte, sevmemekten de öte, artık  "nefret" ifade ettikleri ortada olan ve de nihayet  "Spor Bakanı yüzme bilmiyor" benzeri haberler yazan gazetelerin ve yorumlar yapan gazetecilerin olması "tebessümden de öte", en azından "mesleğimiz açısından" biraz garip değil midir?..
Mesela, dünyanın en ünlü teknik adamlarından biri olan İtalyan Fabio Capello'nun "grupta bırakacağı" Rus Milli Takımı'nın başına, "onun gönderilip" yerine  CSKA'nın hocası Valeri Gazzaev getirilince, neler olduğunu ve Rus Milli Takımı'nın İsveç'i geçerek ikinci olup, Avrupa Şampiyonası Finalleri'ne "doğrudan katılma hakkı" elde ettiğini bugünlerde okuyup, gelmiyor muyuz?.. 
O Fabio Capello, Rus Federasyonu'ndan "kaç para" alıyordu, Fatih Terim hem de "Milli Takım hocalığının yanında" bir de "Türkiye Futbol Direktörü" görevi ile "ülke futbolunun bugününü ve geleceğini dizayn etme" gibi zor ve önemli bir sorumluluğu üslendiği hâlde "kaç para" alıyor?..
Göreve geldiğinden beri, "Maaş konusunu dillerine ve kalemlerine dolayacak kadar" yürekleri ve beyinleri "Terim antipatisi ile dolu" olanların bilmem ki, bugün vicdanları sızlıyor mu?..
Türk insanının "bu çok acılı günlerinde", bir "moral ışığı olarak" pırıl pırıl parlayan  ve Konya Stadı'nda on binleri, televizyon başında milyonları "Ne Mutlu Türk'üm Diyene" diye bağırtan Türk Milli Takımı'nın futbolcularını ve onların "Biz bitti demeden, bitmez" diyerek, "umutsuz bir tablodan inanılmazı çıkaran" Hocalarına binlerce teşekkür!..
Sağ olsunlar, var olsunlar!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.