Spor dünyamızın "futbol kirliliği" içinde karardığı bugünlerde, çoğunluğun "kulüp aidiyeti içinde" yazıp çizdiği ve yorumladığı, görünen o ki, ne olursa olsun "futbolumuzdan çıkmayacak lekeler" konusunda değil, "aydınlığın güzel yüzünde iz bırakacak" olaylardan söz etmek istiyorum; "bu güzelliklere imza atan" güzel insanlara da "bir Türk vatandaşı, bir spor insanı olarak" şükranlarımı sunarak!.. Önce "inanılmazdan" başlayayım: Çarşamba günü öğleden sonrası için, Buca'dan, Bucaspor'dan bir davet aldım ve gittim. Orda gördüklerim, orda duyduklarım 50 yıllık gazetecilik hayatımda "çok az rastladığım" bir "inanılmazın görüntüleri" idi ve zaten orada da söyledim; "Görmesem inanmazdım, anlatsalar 'Şaka yapıyorsunuz' derdim." Bucaspor bünyesinde "Gençlik ve Geliştirme Derneği" kurulmuş; hedefi "Yarışma değil, yetiştirme"; dikkat ediniz "yetiştirme" ve sadece "futbol için değil"; bütün sporlar için; atletizmden, voleybola, hentbola kadar!.. Küçük çocuklarımız, burs verilecek, beslenecek, okutulacak, eğitilecek ve sporcu olarak yetiştirilecek!.. Tesisler yapılmış, tesisler yapılıyor; spor sahalar, spor salonları, sosyal tesisler, kondisyon merkezleri, eğitim tesisleri, oyun sahaları!.. Dernek, kulüple, Buca Belediyesi ile ve İzmir Güçbirliği Vakfı ile el ele vermiş, bu büyük ve inanılmaz projeyi başlatmış!.. Herkesin aklına gelen sorunun cevabını da orada aldık: Bucalı bir iş adamı olan, bir zamanlar Bucasspor Başkanlığı da yapmış bulunan Mehmet Özkan "projenin başında" ve "ne lâzımsa" harcıyor; Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy "yer - tesis ve inşaat" konularında "her türlü desteği veriyor" ve "inanılmaz, inanılır" hâle geliyor!.. İzmir'in ün salmış "büyük" kulüpleri perişanlık içinde kıvranırken, Buca'da gerçekleşen bu büyük projenin hedefi de büyük; "bu ilk adımdan çağdaş bir spor akademisi çıkarmak" ve böylece "suç şebekelerinin elinde kaybolan çocuklarımızdan kurtarabildiği kadarını ülkeye hayırlı evlâtlar hâline getirmek"; bilmem ki, binlerce defa şükranlarımızı sunmak, on binlerce defa teşekkür etmekle Özkan'ların, Şeboy'ların ve bu projede emeği geçenlerin ve de bundan sonra da geçecek olanların haklarını ödeyebilecek miyiz?.. Peki, Buca'dan "böyle bir güzellik" adeta fışkırırken, nerede idi, benim anlı ve de şanlı medyam; söyleyin bana nerede?.. Bitmedi; gönlüm ve kafam bu defa Buca'dan Van'a uçuyor!.. Orada da birkaç gün önce "bir başka güzellik" vardı!.. "Futbol Köyü Projesi'nde ilk adım", Van'da atıldı!.. Çocukluğumun geçtiği, ilk okulunda okuduğum Van'da!.. "Adı geçtiğinde" yüreğimde hâlâ tatlı kıpırtıların olduğu ve bana hemen "Edremit Van'a bakar, içinden Şamran akar" şarkısını mırıldatan Van'da!.. Futbol Federasyonu'nun, sevgili Gündüz Tekin Onay'ın "büyük projesinin gerçekleşmeye başladığının müjdesini aldığımız" Van'da!.. "Düşman kardeşler" olarak gösterilmeye çalışılan ikiliden, Fatih Terim'in de katıldığı ve "düşman çatlatarak" temeline harç koyduğu o güzel projeden de söz etmek istiyorum. "Bazı" merkezlerden yönlendirilen "Bu Federasyon hiçbir şey yapmıyor, yapamaz" iddialarına ve "bu iddialara uygun" yazılar yazıp, yorumlar yapan "bazı" yazar - çizerlere en güzel cevabı veren bir atılım, "Futbol Köyleri" projesi!.. Milli Eğitim Bakanlığı ile anlaşması yapılan ve "devrim" niteliği taşıyan "okul futbolu" projesinin tamamlayıcısı!.. Bu iki proje, Türk Futbolu'nda başlatılan en büyük "alt yapı" projeleridir ve çok değil 10 yıl içinde "Türk futbolunda" sporcu tipini ve yapılanmasını değiştirerek, "Avrupa ve Dünya Futbolu ile kararlı, istikrarlı ve dengeli mücadele edebilme" sürecini başlatacaktır; bugünün "taşıma suyla değirmenin dönmediğini gördüğümüz ve anlamaya başladığımız kararsız, istikrarsız ve dengesiz süreci" bitirerek!.. Bu güzel ve Türk sporu adına hayırlı işlerin kahramanlarına, bu projelere katkıda bulunanlara ve bulunacak olanlara teşekkürlerimle!.. Var olsunlar, sağ olsunlar!..