Hasan kazanılmalı!..

Çarşamba akşamı TV başında "Fatih Terim'li" Galatasaray'ın "yeniden" Şampiyonlar Ligi'ne "merhaba" dediği maçta, seyrettiğim ve gördüğüm çok şey vardı!.. Terim, "haklı" olarak rakibi "önemsemiş" ve "yeniden dönüşün ilk maçında" taktiksel olarak "oyunu riske etmemek" üzerine bir tertiple sahaya çıkmıştı! "Korkmuş ve savunma ağırlıklı bir tertip ve taktikle oynayarak risk almıştı; Galatasaray böyle oynamaz" diyenlere söylenecek söz; "Galatasaray Şampiyonlar Ligi'nde hangi deplasmanda bu kadar gol pozisyonuna girdi ve Rusya Şampiyonu ayarında bir rakibi bu kadar rahat yendi?" olacak!.. Terim'i ve taktiğini "zaman zaman şaşırtan ve yanıltan" olay, Hasan Şaş'ın "kötü ve ondan da öte şahsi oynamaktaki inadı ve ısrarı" oldu!. Her kaptırdığı ve kovalamadığı top, Galatasaray kalesine "tehlike olarak döndü!.." Dua etsin; Mondragon'a, "Acaba" diye tereddütler belirtilen ama "Popescu'yu aratmayacak kadar olgun ve sağlam oynayan" Almaguer'e, "Okan'ın ciğeri ile Emre'nin tekniğini birleştirmiş" görünen Batista'ya. Yoksa... Moskova maçı, "bir Hasan yüzünden" kaybedilecekti!. Bakınız, "işte size Hasan'ı anlatan" bir söz: "Hasan, Hasani lupus!.." Yani! "Homo homini lupus" sözünün "Hasanca'ya devşirilmiş" şekli!.. Filozof, "İnsan insanın kurdudur" demiş ya... Biz de diyoruz ki; "Hasan, Hasan'ın kurdudur!.." Kendi kendini yiyor ve bitiriyor!.. "Dünya üçüncülüğünde yıldızının pırıl pırıl parlamasını" hazmedemedi!.. Bu yüzden "transferini" halledemedi!.. Bir de takımda "Felipe'nin gölgesinde kaldığı hissini" bilinçaltına sokunca!.. Başladı "Hasan, Hasan'ı yemeğe!.." Terim, "onu ve bilinçaltını düzeltmeye çalışıyor" ve "her maça ilk 11'de çıkarıyor!.." Ama görülüyor ki; yetmiyor!.. "Bilimsel, yani tıbbi" bir destek gerek, hem de hemen!.. Galatasaray "kendi sahasında" Barcelona'yı yenmek istiyorsa, gelecek hafta sahaya "gerçek" Hasan'ı sürebilmelidir!.. Hasan, Saviola'dan "daha büyük oyuncudur!.." "Gerekiyorsa", ki gerekecektir, ve "gerçek bir Hasan Şaş gibi oynarsa", tek başına Barcelona'nın ağır defansını dağıtabilecek bir futbol cambazıdır!. Hadi Hasan "biraz" gayret!.. Ah şu "Transfer takıntısı..." Bir zamanlar Okan'ı da... Emre'yi de... Hakan Ünsal'ı da dağıtmıştı... Şimdi sıra sana geldi; yazık değil mi? Moskova'dan "parlak" bir sonuçla dönen Terim'i ve talebelerini, Hasan Şaş dahil kutluyor, yanaklarından sevgiyle öpüyorum!..