Hayret!.. Ya hakikaten "cahiller" ya da "bile bile yanlış yazıp" vatandaşın kafasını karıştırmak istiyorlar!. Neymiş; "İnter Galatasaray'dan Hakan'ı, Emre'yi, Okan'ı bedavaya kaparken seslerini çıkarmayanlar, şimdi aynı şeyi Galatasaray onların futbolcularına yapınca cıyak cıyak bağırıyorlarmış; akılları o zaman nerede imiş? Bugün hülleye karşı çıkan İlhan Cavcav'lar, Celâl Doğan'lar o zaman Galatasaray'ın hakkını neden korumamışlar?" Bunları kim söylüyor, kim yazıyor? "Anlı - şanlı" spor yazarlarımız ya da futbol yorumcularımız!. Ama "doğrusu", onlara büyük kulüpleri ve onların yönetimlerini "koruma ve kollama görevini gönüllü olarak üstlenmişler" dersek, meseleyi son derece net şekilde anlatmış oluruz! Yalan bir: Herkes bilmelidir ki, İnter, Hakan'ı, Emre'yi, Okan'ı ya da adı her neyse İspanyol kulübü Fatih'i "hülle yolu ile almadı!" Bosman kararlarından sonra, FIFA'nın "değiştirdiği uluslararası transfer yönetmeliğine uygun olarak" aldı!. Bugün Galatasaray'ın, Fenerbahçe'nin, Beşiktaş'ın yaptığı ve "hülle denilen olayın, İnter olayı ile en ufak ilgisi yoktur!" İnter hülleyi, "eğer Milan'dan, Juventus'tan bir oyuncuyu almak için, mesela Gaziantepspor ya da Gençlerbirliği'ne transfer edip, oradan İnter'e getirseydi", işte o "hülle olurdu!." Okan'ın, Hakan'ın, Emre'nin transferinde "böyle ahlâk dışı, sportmenlik dışı bir durum var mı?" Yok!. Gerçek nedir? Galatasaray yönetimi, Okan'ın ve Emre'nin, hatta Fatih'in mukavelelerini "mesela üçer yıl uzatacak girişimlerini müsbet olarak sonuçlandırsa, o çocuklara istedikleri peşinatı verip de, sözleşmelere imzalarına attırsa", İnter'ler, İspanyol'lar "Galatasaray'ın üç futbolcusunu bedavaya alabilirler miydi?" Hayır!. Öyleyse suç kimde? İnter'de mi, yoksa Gaziantepspor'da mı, Gençlerbirliği'nde mi, Samsunspor'da mı? Galatasaray yönetiminde mi? Yalan iki: İlhan Cavcav ve Celâl Doğan Galatasaray'ı "böyle bir haksızlık yapıldığında" korumamışlar, seslerini sedalarını çıkarmamışlar!.. Şimdi "hülleye neden seslerini, sedalarını çıkarıyorlarmış?" Ne yapacaktı yani, Cavcav ve Doğan? Emre'ye ve Okan'a Galatasaray yönetiminin vermediği 2 milyon dolarlık "peşinatı kendileri bulup buluşturup, bu oyunculara vererek, Galatasaray'a imza atmalarını mı sağlayacaklardı?" Gerçek ise şu; Gerek Gençlerbirliği, gerek Gaziantepspor, gerek mesela Denizlispor, gerek başka Anadolu kulüpleri "karşılıksız çıkan" nice çekten dolayı, "almaları gereken sattıkları oyuncuların bonservis paralarını aylarca, hatta yıllarca erteleyerek" zaten gereken yardımları yapmadılar mı, üç büyüklere? Daha ne yapsınlar? Bir spor yazarının "hülleyi savunması" ve ondan da öte "Anadolu kulüplerini suçlaması" spor ahlâkı ve fair play bakımından tüylerimi diken diken ediyor! Ama "şampiyonluk için herşey mübah" düşüncesinin esir aldığı zihniyet maalesef bugün futbol yönetimlerinin de, onları "koruyan ve kollayan" spor yazarlarının da beyinlerinden "etik, ilke, dürüstlük gibi kavramları çoktaaan kovmuş!" Hem yazık... Hem çirkin... Hem ayıp!. Daha ne diyeyim?