İtiraf!..

A -
A +

Televizyonda "kulaklarımla duymasam" inanmazdım, inanamazdım!.. "Bugüne kadar hakemleri Allah'a havale ediyorduk, artık seyircimize havale edeceğiz!." Bir büyük kulübün hem de "asbaşkanlık" koltuğunda oturan bir yöneticisi, takımının yenildiği bir maçtan sonra "şikayetçi olduğu" hakemi eleştirdikten sonra, "bu sözleri" söylüyor!.. Ne anlama geliyor, bu söz?.. Yarın "seyircilere havale edilen" hakemlere ve özellikle "altı çizile çizile havale edilen" Adanaspor maçı hakemine, Fenerbahçeli seyirciler "bize havale edildi" diyerek saldırırlarsa, tekme-tokat döver yaralarlarsa, stadlara bolca gelen kasaturalardan, döner bıçaklarından, şişlerden birini saplarlarsa ne olacak? Fenerbahçe Asbaşkanı olan "muhterem" zat, yarın "böyle kanlı bir olay meydana gelirse", bu olayın tahrikçisi ve teşvikçisi durumuna düşmeyecek mi? Yıllardır süren ve artık sokaktaki çocuğun bile bildiği "başarısızlıklarının faturasını" bıkıp usanmadan ve aynaya bakmadan, kendi teknik direktörlerine, kendi futbolcularına, Futbol Federasyonu'na ve onun kurullarına, hakemlere, hatta medyaya "ciro eden" bir yönetim var ortada... Bu yönetimin "devamlıları" ve "önde gelenleri", utançlarından "insan içine çıkmamaları" ve hepsinden öte "Bu koca kulübü bu hale biz getirdik" diyerek taraftardan ve camiadan özür dileyerek istifa etmeleri gerekirken, söylenen "tüyler ürpertici" bu sözler neyi ortaya koyuyor, onun bile farkında değiller: "Yönetimdeki acizliği!.." "Doğru değil" ya, diyelim ki haklılar; "iddia ettikleri gibi", eğer kulüp, eğer takım "sürekli haksızlığa uğruyor ise", bunun havale edileceği yerin "bugüne kadar Allah olduğunu, bundan sonra da seyirci olacağını" söyleyebilmenin anlamı açık:: "Biz yokuz... Biz kulübün haklarını savunmaktan aciziz... Bizden ümidinizi kesin... Devreye siz girin ve gerekeni yapın!!!" Yani.... Rüştü'ye ne yapıldıysa... Medya mensuplarına ne yapıldıysa... "...Onu yapın..." Fenerbahçe'nin bu hallere düşmesine şaşırmamak gerek!. Camia, "böyle bir zihniyetin yönettiği" kulüplerinin "bugünkü" haline bile şükretmeli!.. Ve "bu zihniyet" Fenerbahçe'yi yönetmeye devam ederse, kulübün daha ne hallere düşebileceğini de çok iyi düşünmeli!.. İşte "sonuna kadar arkandayız" dedikleri bir hoca daha, "bu sözü söylediklerinin üzerinden 10 gün geçmeden" gitti!.. Artık herkes biliyor ki; Fenerbahçe'nin "sonu olmayan" hocalarının, "sonuna kadar arkasında olduğunu söyleyerek", kendini de, camiayı da, herkesi de kandıran, kandırmaya çalışan bir yönetim var!.. Artık herkes biliyor ki; bu yönetimin sözlüğünde "sonuna kadar arkandayım" demek, "işin bitti, bir-iki hafta içinde kendine başka iş ara" demek!.. Artık herkes biliyor ki; bu yönetim, sadece ve sadece "kendi kendilerinin arkasında olmayı" hedefliyor!.. Benim "bu zihniyete karşı" söyleyeceğim söz "iki" kelimelik: "Yazıklar olsun!.." Ama ekleyeceğim "iki" kelime daha var: "Binlerce defa!.." ocaluluc@beko.net

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.