Kaçan fırsat!..

A -
A +

Bir çok Galatasaraylı arkadaşım, dostum, okuyucum telefon ediyorlar, yolda, orda, burda soruyorlar: "Galatasaray şampiyon oldu, üçüncü yıldızı aldı, ama gelir olarak bundan yararlanamadı, Galatasaray'ın bu işlerini kim yönetiyor? Nerede tişörtler, nerede şapkalar, nerede rozetler, kolyeler, bilezikler, yüzükler? Ya da herkesin giyebileceği eşofmanlar, gömlekler? Galatasaray'ın yerinde Manchester United, Barcelona, Real Madrid, Roma ya da bir başka Avrupa kulübü olsaydı böyle mi olurdu? Hani şirketler kurulmuştu? Bu şirketlerin başına büyük paralar alan profesyonel yöneticiler getirilmişti? Bu nasıl iş? Bugün bunları pazarlayamazsan, yarın yeni lig başlayınca ya da Türkiye, Dünya Kupası'nı kazanınca mı pazarlayacaksın?" Başkan Canaydın'ın Almanya'ya gidip "Her Türk 100 Euro versin" kampanyasını açacaklarını açıklamasından sonra ise sorular daha da sertleşti: "Avrupalara kadar gidip para isteyeceklerine, kolyeli, bilezikli, yüzüklü, rozetli, tişörtlü, eşofmanlı, gömlekli, kravatlı, şapkalı kampanyalar yapsalar, yapabilseler çok daha anlamlı ve sonuç alıcı olmaz mıydı?" Ege'de nereye gitsem, Manisa'dan, Bodrum'dan, Aydın'dan, İzmir'den hangi dostuma rastlasam benzer şikayetler!.. Orta yaşın üzerinde bir Galatasaraylı beni yolda çevirdi: "Öcal bey... Öcal bey... İki renk eşofman yapmışlar kıpkırmızı ve sapsarı... Ben beklerdim ki; gri forma ile sahaya çıkan bir takımın yöneticileri, biz yaştakiler için de giyebileceğimiz renklerde eşofman yaptırsınlar!.. Eşofman giyemedik, bari şapka alalım diye çırpınıyoruz, yok... yok... yok... Yazın bunları... Bu işi doğru dürüst organize edebilselerdi, sadece bizim aileden dünyanın parasını kazanabilirlerdi, beceremediler!.." Doğrusu ya, bu sözlere hiç şaşmadım; Galatasaray "UEFA Şampiyonu olduğu, üst üste dört şampiyonluk aldığı dönemde bile" bu işleri beceremedi!.. Stad işini yüzüne gözüne bulaştırdı!.. Transfer işini yüzüne gözüne bulaştırdı!.. 26 milyon dolara aldığını 5 milyon dolara zor sattı!.. En iyi adamlarını "bedavaya" Avrupa'ya kaptırdı!.. Mondragon olayı ortada!.. "İş hayatlarında başarılı iş adamları", Galatasaray'a yönetici olunca, "birdenbire" ve nedense "kulüplerinin iş hayatında aceminin de acemisi oluıveriyorlar!.." "Başka kulüplerde ise", açıkça yazayım; "başarısız" bir yığın iş adamı, "yönetici olduklarında", hem "kulüplerinin işlerinde", hem de "kendi işlerinde" çok başarılı oluyorlar!.. Bu işte bir terslik var ama; nerede bilemiyorum!.. "Acaba" diyorum; "Galatasaray Başkanı Özkan Canaydın, bu konuda da bir arama konferansı düzenlese iyi olmaz mı?"

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.