Lisansa gelince, belge sadece bir kağıt parçasıdır. Bunu unutmayalım. Ligde bu şekilde çalışan bir çok teknik direktör var. Yani çok önemli bir durum olduğunu düşünmüyorum ki, zaten çok kısa bir süreçte ben bu belgeyi alırım. Buna hakkım da var. Ancak şu etapta çok belgeyi düşünecek zamanımız yok. Dediğim gibi belge sadece bir kağıt parçasıdır o kadar."
Kim söylüyor bunu; Türkiye Süper Ligi'ndeki bir takımın başına getirilen Sergen Yalçın!..
"İş olarak" en çok ciddiye aldığı ve de "en iyi bildiği için" oradan örnek vereyim; "Koşturduğu atların pedigrileri olmasa, o atları Türkiye Jokey Kulübü'nün hipodromlarına değil yarıştırmak, çalıştırmak için bile sokabilir miydi?.."
"Pedigri nedir ki, bir karton parçası" diyebilir miydi?...
Bitmedi; dahası, o atların sırtına "jokey / apranti belgesi olmayan emekli süvari çavuşunu bindirmeye kalksa" ve de "Jokey belgesi nedir ki, bir kağıt parçası" dese, bilmem ki, Jokey Kulübü yetkilileri ona ne derlerdi?..
Ama, "burası Türkiye" ve Türkiye'de "böyle" bir Federasyon var!..
Onun için "küçümseyerek" meydan okuyor; "o kağıt parçasının ne önemi var?.."
"O kağıt parçası" dediği belgeyi almak için Fatih Terim'ler, Mustafa Denizli'ler başta olmak üzere, onca teknik adamın, onca yıllarını vermiş ve "onca kurstan, onca eğitimden geçmiş olmaları" umurunda mı?..
O kadar şımarmış ki, Federasyon / Belge bir yana, "onca hocaya bile saygısı yok!.."
Neymiş; "Çok kısa zamanda o belgeyi alabilirmiş"; sadece "kağıdı değil, sistemi bile umursamıyor!.."
Peki, nerede, Antrenörler Derneği, nerede Futbol Federasyonu, nerede Futbol Federasyonu'nun Eğitim Dairesi?..
Bu "pervasız ve patavatsız" söz, o Eğitim Dairesi'ni kuran ve "teknik adam yetiştirme sistemi için" onca mücadeleyi ve ömrünün çok uzun bir bölümünü veren" nice insanın kemikleri sızlatmıştır, mezarlarında!..
Ünlü Ressam Picasso'nun 70'inci yaş günü, Londra'da bir kokteylde kutlanıyormuş. Bir ara, yanına bir leydi yaklaşmış, elindeki kağıt peçeteyi ve kara kalemi uzatarak "Üstad, şuraya birkaç figür resmeder misiniz?" diye rica etmiş.
Picasso da "7 saniyede iki - üç figür çizivermiş!.."
Kadın, ressamın elinden kağıt peçeteyi almak isterken, Picasso; "Bunu size veririm ama, 20 bin pount verirseniz" demiş.
Leydi şaşkın, "Ama Üstad, 7 saniyede çizdiniz, bu para eder mi?" diye itiraz edince, Picasso cevap vermiş; "7 saniye değil, 70 yıl ve 7 saniye hanımefendi!.."
İşte "kağıt parçası" dediğin budur, Sergen efendi!..
Bizde Federasyon, "Federasyon olsa" hiç kimsenin şüphesi olmasın ki, "bu kafadaki bir adam", bir takımın başına geçemez ve de sahaya teknik direktör olarak çıkarmaz!..
Ama diyorum ya, "Federasyon, federasyon olsa!.."
"Federasyon, federasyon olsa" ne yapardı; "bu sözlerin, futbolun tek yetkilisi olarak daha dün iş başına getirdiği Fatih Terim başta olmak üzere Sergen'de olmayan o lisansı onurla ceplerinde taşıyan nice hocaya ve eğitimlerine hakaret olduğunu" hemen anlar ve de "verdiği izni iptal ederek", Sergen'e derdi ki; "Sen git, o kağıt parçalarının aranmadığı TV yarışmalarının jüri koltuklarında oturmaya devam et!.."
Yine de, "bu konuda yaptığın büyük gafı anlayıp, özür dilemen" şartı ile, sana Gaziantepspor'da başarılar dilerim!..