Karanlıktaki karar!..

A -
A +

Ben anlayamadım, ben anlamayınca vatandaş nasıl anlasın, taraftar nasıl anlasın? "Sahaya atılan maddeler ve koro halinde küfürler ile ilgili olan" yönetmelik çıktıktan ve uygulamaya geçildikten sonra, "aynı seriden üst üste iki anons yiyen taraftarın takımına saha kapatma ya da seyircisiz oynama cezası verildiğini" biliyorduk!.. Ayrıca, çok azımız da, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun bu cezaları vermeyip, "sadece para cezası ile yetinme" yetkisinin bulunduğunu ve bu yetkinin "Ceza Talimatı'nda yazılı olduğunu" da biliyordu!.. Kulüp yöneticileri ve menajerleri ile özellikle spor sayfalarında yazan, TV ekranlarında konuşan futbol yorumcularımızın çoğu ise "Ceza Talimatı'nı okuma zahmetine katlanmadıkları için" durumun ne olduğunu ve ne olacağını bilmediklerini gösteren yazılar yazıp, konuşmalar yapıyordu!.. İşte bu hava içinde, Galatasaray - Adanaspor maçındaki tribün olayları ve bu olaylar sırasında yaptırılan hakem anonsları gündeme oturdu. Büyük çoğunluk "sahaya atılan maddeler konusunda üst üste iki anons yapıldığı için" Galatasaray'ın sahasının bir maç kapatılacağını zannetti; zira "Ceza Talimatı" çıktığından beri "verilen cezalar ve yapılan uygulama bu yönde idi!.." "İlk" defa saha kapanmadı ve "2.5 milyar lira para cezası ile yetinildi!.." "Üslûplarındaki yanlış" bir tarafa, Beşiktaş yöneticileri "haklı olarak" tepki gösterdiler!.. Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav'ın tepkisi ise "usûl" olarak da "esas" olarak da örnek bir tavır idi; Beşiktaşlılar'ın düştüğü "yanlış üslûp" tuzağına kendini kaptırmadı, ölçülü ve seviyeli davrandı! Bazı yorumcular da "haklı olarak" kararı eleştirdiler, bazıları ise "Beşiktaşlı yöneticilerin üslûbuna uygun" davrandı; kararı alan kurulu topa ağır şekilde tuttu! "Yönetmeliğin kendisine verdiği yetkiyi, önüne gelen raporları da inceleyerek veren" Disiplin Kurulu nerede hata yapmıştı? Açıkça görülüyordu ki; Kurul, "daha öncekilerin aksine" bu defa "neden sadece para cezasıyla yetindiğini" ortaya koyan bir açıklama yapmaktan kaçınmıştı; işte hata burada idi!.. "Kararın gerekçesini açıklasalar", belki de tepkiler bu kadar olmayacaktı!.. Belki "karar gene eleştirilecekti" ama, iş "Lige gölge düştü"ye kadar vardırılmayacaktı!.. Bilmiyorum; belki ben bu satırları yazarken, "hatadan dönülmüş" ve kamuoyundan gelen baskı sebebiyle "verilen kararın gerekçesi" açıklanmış olabilir!.. Yapılmadı ise, yapılmalıdır!.. (Tahkim Kurulu Başkanı'nın bir toplantıda ortaya koyduğu ve gazetelerde bir-iki satırla yer alan kişisel görüşlerini bir açıklama olarak kabul edip tatmin olmam mümkün değildir.) Yapılmalıdır ki; mesela ben "kararın haklı mı, haksız mı olduğunu" anlayabileyim!.. Neden "bu defa" sadece para cezası verildiği konusunda aydınlanabileyim!.. Ben karanlıkta isem, elbette vatandaş hele hele taraftar zifiri karanlıktadır!.. Kimsenin bizleri karanlıkta bırakmaya hakkı yoktur; olmamalıdır!.. Ayrıca, kişisel kanım odur ki; "hakem kararlarındaki yanlışlık", seyircinin "saha içine yaptığı" böylesine çirkin ve tehlikeli müdahalenin sebebi de, bahanesi de olamaz!.. "Ceza kararını hafifletecek sebep" ise hiç olamaz; olmamalıdır!.. Seyircinin, "yanlış kararlar veren" hakemi cezalandırma yetkisi yoktur; bunu yapmaya kalkmak, "ihkak-ı hak" olur ki; bir hukuk devletinde "bu kabul edilemez!.." Tribün olaylarında "sabıkalı" olan Galatasaray seyircisi "hak ettiği cezayı almalı" idi!.. Almadı; bilmiyorum olay Tahkim Kurulu'na gider mi, Federasyon Disiplin Kurulu'nun kararına itiraz eder mi? Temenni odur ki; gönderilsin ve "karar düzeltilsin!.." Yani, Galatasaray "hak ettiği" cezayı alsın ve seyirci de haddini bilsin; maçları adabı ile seyretsin!.. Nouma'ya "hak ettiği cezayı veren" ve alkışlanan Disiplin Kurulu, Galatasaray'a da "hak ettiği" cezayı vermeliydi; yapmadı!.. Neden yapmadı? Hiç olmazsa "neden yapmadığını" açıklasaydı da; öğrenebilse idik!.. Haksız mıyız? Ve de "gerekçeyi öğrenmek" hakkımız değil mi? ocaluluc@beko.net

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.