Medyanın TJK suskunluğu!..

A -
A +

Ne zamandır, Türkiye Jokey Kulüp'te olanları yazıp geliyorum!.. At yarışçılarının, halkın, devletin trilyonlarını kullanan bu dernek ne yapıyor, nasıl yapıyor; neden "bütün bunlar", benim anlı ve de şanlı medyamın umurunda değil?.. Bu trilyonların kullanımı, denetimi, hipodromlarda olanlar, dernek yönetimlerinin yaptıkları, neden medyamı ilgilendirmiyor?.. Tarım Bakanlığı, yani "devlet adına" yapılmış bir sözleşme ile "At yarışları tertip etme hakkı kendisine devredilen" bu dernek, "yarış günleri hipodromlara bir Galatasaray - Fenerbahçe maçı kadar seyirci toplarken", bu kadar seyircinin onlarca misli "6'lı ganyan bayilerinde ya da TV başlarında at yarışlarını izlerken", benim medyamın "sorumluluğu ve görevi" günlük programlar ve tahminler yayınlamaktan öteye neden geçmemektedir?.. Tarım Bakanlığı'nın kurduğu ve içinde Türkiye Jokey Kulübü Genel Sekreteri ve hukuk danışmanının da bulunduğu komisyon, yaptığı incelemeler sonucu, "tüyler ürpertici" gerçekleri ortaya koyarak, "çok önemli suçlamalarda bulunan" bir raporu hazırladığı ve üyelere gönderdiği hâlde, "benim medyam" neden "bu konuyu duymamakta, görmemekte, yazıp, çizmemekte, konuşmamaktadır?.." Bir ay önce "bu raporu bütün detayları ile yazdığım hâlde", neden "sayfalarla at yarışı programları ve tahminleri veren" gazetelerimin bir tanesi; "TJK'da neler oluyor" diye konuya eğilip, bakmamıştır?.. Neden "benim medyam"; yarış camiasında "bazı dergi ve bültenlerin konuya eğilmelerinden ve eleştirmeye başlamalarından sonra", bundan "çok rahatsız olan" TJK yönetiminin "yarış medyasını susturmak için" uygulamaya başladığı "baskı ve sansürle bile ilgilenmemeyi tercih etmiştir?.." Yılların atçısı, At Sahipleri Derneği Başkanı, At Sahipleri Sendikası Kurucu Başkanı ve Binicilik Federasyonu eski Başkanı İlyas Çokay, bu hafta başında "Yarış Dünyası" dergisinde yayınlanan yazısında isyan ediyor ve "işlenen suçları açık açık ortaya koyan böyle bir rapor varken, Tarım Bakanlığı'nın, Maliye Bakanlığı'nın, Hazine Müsteşarlığı'nın neden raporun gereği olan davaları açmadığını" haklı olarak soruyor!.. Çokay, raporda "işlendiği iddia edilen suçun" Türk Ceza Kanunu'ndaki "ağır cezalık" maddesini de yazmış; 247. Madde!.. Çokay'ın yazısı tam bir suç duyurusu!.. Ne olacak şimdi?.. Ankara ve Bakırköy Adliyeleri adına "kupalı yarışlar koyan" TJK yönetimleri, "bu adliyelerin savcılarının ve hakimlerinin önüne çıkmaktan kurtulabilecekler mi?.." Elinde bu rapor olan Tarım Bakanlığı, "gereğini yapmayacak mı?.." Elbette, at yarışçısının, yani "halkın trilyonlarını istedikleri gibi harcayanlar" ve bu yüzden "bugün at yarışlarını yapılamama riski ve tehlikesi ile karşı karşıya bırakanlar", yıllardır "bu koca derneğin üye sayısını 125'e bile çıkarmamak için", üyeliğin önünü kapayan bir tüzüğü bile değiştirmeyenler, üyeliği adeta ve sadece "babadan oğula, akrabaya ya da güvenilen dosta, arkadaşa açık hâle getirenler", Dernek Genel Kurulu'nun "yaş ortalamasını İngiliz Lordlar Kamarası'nın yaş ortalamasının üstüne çıkaranlar" ve Türk At Yarışçılığını "Az olsun bizim olsun, bizden olsun" zihniyetinin üzerine oturtanlar, "bu rapora rağmen" hâlâ hesap vermeyecekler mi?.. Rapora göre, ortada "hakkın suistimali vardır, zilyetliğin kötüye kullanılması vardır, zimmet iddiası vardır, devletin malını devlete yüksek fiyatlarla kiralama vardır", devletin parasını "icat edilen dernek sosyal fonuna aktarma iddiası vardır, devletin parası ile haksız zenginleşme iddiası vardır, vardır da vardır!.." "Geçen yönetim hakkındaki" suçlamalar ve iddialarla ilgili rapor daha unutulmamışken, "paraların nasıl har vurup harman savrulduğu, hiçbir işe yaramayan yatırımlara onca paranın nasıl harcandığı" herkes tarafından bilinirken, seyahatler, ziyafetler faslından kimlerin nasıl yararlandığı hâlâ hatırlarda iken, "yeni raporun gereğinin yapılıp yapılmayacağını" sormak, herkesin ama herkesin hakkı değil midir?.. Geçen yönetim, "olanları Genel Kurula, dernek üyelerine anlatmaya çalışan" Denetçi'yi mahkemelere vermiş, dernekten ihraç ettirmişti!.. Bugünkü yönetim, "bunları yazan" yarış yazarlarını, gazetelerini, dergilerini baskı ile yasaklamalarla, sansürle korkutmaya ve caydırmaya çalışıyor; böyle bir zihniyete daha ne kadar seyirci kalınacak?.. Neden "benim anlı şanlı medyam", dönüp de "TJK'da olanlara bakmıyor"; neden?.. Ve neden, yetkililer hâlâ "bu raporu bir suç duyurusu hâline getirip" savcılıklara göndermiyor?.. Neden hâlâ "devletin ve milletin parasından, bu derneğin açıkları kapatılmaya devam ediyor"; neden?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.