Neden Ersun Yanal?

A -
A +

Neden Ersun Yanal? Türk Milli Takımı'nın başına ve Şenol Güneş'in yerine kim gelecek? Yerli - yabancı bir sürü hocanın adı ortada!.. Bugüne kadar "bu isimleri, hiç olmazsa gelmesi en muhtemel olanları teknik olarak analiz eden" ciddi bir yazı okumadım, Türk basınında... Ya da "bir yorum dinlemedim" TV'lerin spor ekranlarında... Ben "futbolun teknik yanı ile uğraşan" bir uzman değilim; ben futbolu "bir spor yazarı olarak" izlerim ve yazarım!.. Onun için "böyle bir teknik analizi yazmak için" kendimi yeterli ve yetkili saymam, sayamam!.. Amma ve lâkin görüyorum ki; benden bile "öğrenecekleri çok şey olacak kadar" futbol bilgisi ve ilgisi olan bir çok yorumcu ve yazar, "falan olur, filan olmaz" diye ahkâm kesip duruyorlar!.. Hele hele son yıllarda ortalıkta "kariyerden ve karizmadan başka bir şeyi gözü görmeyenler" de var ki; "Helenio Herrara'yı mezarından kaldırıp Türk Milli Takımı'nın başına getirseler", herhalde "yeri göğü alkıştan inletecekler!." İşte bu ortamda "Milli Takım'a hoca bulmak ve bunu da herkese beğendirmek" gerçekten zor!.. Ben, "Türk futbolunun bugün geldiği noktada" artık "yabancı hocalardan yana değilim!" Zaman kaybı, döviz kaybı... "Yabancı hocalardan, Türk hocaların yetişmesi ve eğitilmesi yönünde yararlanılması" normal; ama "Milli Takım'ın başına bir yabancının getirilmesi" bana cazip gelmiyor!.. Türkiye'de "Türk Milli Takımı'nın hocalığını yapacak" teknik adamlar var; seçim "bunlar" arasından yapılmalı!.. Benim adayım ise; Ersun Yanal!.. Ersun Hoca, "şöhret basamaklarını birer - ikişer ama haklı olarak çıkarken", sanırım "tecrübesizliğinden" bazı "önemli" hatalar yaptı; benim gibi bir çok kişi "onu haklı olarak" ve sert şekilde eleştirdi; "başında olduğu takımları yüz üstü bırakıp, başka takımlara gittiği için!.." Ne var ki, "bu defa Gençlerbirliği'ni bırakıp Türk Milli Takımı'nın başına gelmesi" o kategoriye girmeyecek! Türk Milli Takımı, "büyük bir başarıdan sonra, beklenmeyen bir başarısızlığa uğramış", şimdi "yeni ve önemli bir sınavın öncesinde!.." "Yeni bir ekip" ve "yeni bir hoca" ile bu sınava hazırlanmak gerek!.. Yanal, bilgisi, yetenekleri, hırsı ve "futbolcularıyla kurduğu sıcak diyalog" ile Milli Takımımız için "biçilmiş kaftan" olacaktır! "Kariyer ve karizma meraklıları" ise fazla ince eleyip sık dokumazlarsa, "Türkiye standartlarında" Yanal'ın "kariyer ve karizma sahibi olduğunu" kabul edebilir ve tatmin olabilirler!.. "Efendim, Yanal'ın daha Gençlerbirliği'nde ve kulüp hocalığında yapacağı çok işi var, yılda 5 maç oynayacak bir Milli Takım'ın hocalığını omuzlarına yükleyerek onu harcamayalım" gibilerinden yorumlar olduğunu gördüm; yazıklar ola!.. Türk Milli Takımı'nın hocalığından ve "bu görevin en iyilerden birine ve belki de birincisine verilmesi" gereğinden daha "önemli" ve "zorunlu" ne olabilir? Üstelik, Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav'ın "samimi" itirafını ne çabuk unuttuk; "UEFA Kupası'ndan elenişimizin asıl sorumlusu benim, zira hocamızın eline kısıtlı bir kadro ve imkân veren benim" demedi mi? Gençlerbirliği'nin "UEFA Kupası'nda kupa getirecek, Şampiyonlar Ligi'nde başa oynayacak" bir kadroyu ve imkânı Ersun Yenal'a vermesi mümkün mü? Amma... Türk Futbol Federasyonu'nun, Ersun Yanal'a "eğer Türk futbolunun o gücü varsa", Dünya ve Avrupa Şampiyonaları'nda final oynayacak, kupaların kulpuna yapışacak ve hatta alacak imkân ve kadroları Ersun Yanal'a vermesi mümkün!.. Öyleyse? Ersun Yanal, "sezon sonuna kadar Gençlerbirliği Teknik Direktörlüğü'nü de yapmak" şartı ile, hemen Türk Milli Takımı'nın hocalığına getirilmeli ve Amerika'daki turnuvaya Türk Milli Takımı'nı Ersun Hoca götürmelidir!.. Türk Futbol Birliği'nin başkanlığı yapmış bir İlhan Cavcav'ın bu formüle "hayır" diyeceğini sanmıyorum; Ersun Hoca'nın da!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.