Okan dersleri!..

A -
A +

Ne oldu, Galatasaray'ın saygıdeğer yöneticisi Şükrü Ergun?.. Evet, ne oldu Galatasaray'ın saygıdeğer eski başkanı Faruk Süren?.. Okan'a bir Galatasaray Başkanı'na ve Galatasaray yöneticisine "hiç ama hiç yakışmayan" sözlerle hakaret etme yarışınızdan ne çıktı?.. Bir Galatasaraylı okurum mail göndermiş; "Biraz gururları varsa, biri Galatasaray'dan, öteki yönetimden istifa eder" diyor!.. Aslında, sizin yerinizde ben olsaydım, "Böyle sözler etmem mümkün değildi" ama, diyelim ki etseydim, bir dakika durmaz, "Galatasaraylı okuyucumun görüşüne tıpa tıp uyan" bir adımı hemen atardım!.. İşte Okan Galatasaray'da, Galatasaray kampında, inanıyorum ki, lig başladığında da "Galatasaray forması sırtında" ilk on birde olacak!.. İnanıyorum ki, Okan "olgunluk çağının en iyi dönemini" Galatasaray'da yaşayacak ve Galatasaraylı taraftarların "yeniden" sevgilisi olacak!.. Peki, "Okan böyle oynarken", sizler ne yapacaksınız, saygıdeğer Galatasaray yöneticisi Şükrü Ergün ve de Galatasaray'ın saygıdeğer eski başkanı Faruk Süren?.. Okan, "Galatasaray'dan, Galatasaray camiasından özür dileyerek" o formayı yeniden giydi; sizler de "Okan'dan ve Galatasaray camiasından özür dileyecek" misiniz?.. "Sıradan" bir insan olmak başka şeydir, "başkan olmak, yönetici olmak" başka bir şey!.. Hele hele "Galatasaray gibi" bir kulübün ve camianın başkanı olmak, yöneticisi olmak "çok çok başka bir şey!.." Okan olayı, "olamadığınız" o "çok çok başka bir şeyi" sizlere de, herkese de "örnek ve ders olacak" bir şekilde ortaya koydu!.. Adnan Polat'ı kutluyorum; bir Galatasaray yöneticisinin "nasıl olması gerektiğini" çok güzel ortaya koydu!.. Ona destek veren yönetici arkadaşlarını da kutluyorum; "Polat'ı değil, Galatasaray'ı korudular"; Galatasaray'ı ve yönetimini "yara almaktan" kurtardılar; "Galatasaray'da verilen sözler tutulur" imajının "yeniden" hayata geçirilmesi yolunda atılan adımın öncüsü oldular!.. Bu adımlar devam etmeli ve bu yoldan sapılmamalı!.. "Gravesen alınamayacakmış, Maniche çok pahalıymış, Ze Roberto gelmiyormuş" haberlerinden çok daha önemli olan, Galatasaray'a, yıllardır kaybettirilen "Galatasaray olma" imajının yeniden kazanılmasıdır!.. O ya da bu futbolcu nasılsa transfer edilir ya da "imkânlar el vermiyorsa" yerlerine Galatasaray'ın gençleri yerleştirilir, sahada şöyle ya da böyle "mutlu edici" başarılar elde edilir; elbette bunlar camiayı, taraftarı sevindirir, ama önemli olan Galatasaray'ın "Galatasaray olmasıdır"; yapılması gereken "ilk iş" budur!.. Zira, "yıllardır", evet yıllardır Galatasaray, "Galatasaray değildi!.." "Galatasaray'ın sözü" yerlere düşürülmüş, pas pas edilmişti!.. Bugünkü Galatasaray yönetiminin "en hassas olması gereken" konu budur, "Galatasaray sözü, verilmişse mutlaka yerine getirilmeli, yerine getirilemeyecek sözler söylenmemelidir!.." Kimsenin, "Galatasaray başkanı ve yöneticisi olarak", Galatasaray başkanını ve yönetimini, "Bu defa sahiden gidiyorum, dönmeyeceğim" dedikten sonra, "gitmeyen" ve de "herkese papatya falı açtırarak" koltukta kalanlara benzetmeye hakkı yoktur ve olamaz!...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.