Oltadaki yem!..

Bu sezon sadece 15 dakika oynayabilen Ribery, G.Saray'dan kaçıp gittiğini unutmuş, sosyal medyada sarı-kırmızılı formalı resimlerini paylaşıyormuş; yersen!

Oooo, tam da uyuyor; hem Galatasaray'a, hem de Türkiye'ye!..            Hele hele devreye bir de Fenerbahçe ya da Beşiktaş, Trabzonspor ve de mesela Antalyaspor girerse, "alacağı para" tamı tamına "Yeme de yanında yat cinsinden" olacak!..
Adam, 32 yaşında!..
Sakatlığı sebebi ile bu sezon takımında "sadece 15 dakika yer alabilmiş!.."
Yerine alınan "Douglas Costa" müthiş oynuyor ve de "ondan formayı alması" pek mümkün görünmüyor!..
Dahası, sözleşmesinin biteceği 2017 Temmuz transferinde, artık, kulübünde kalması çok zor!..
Kulübünün ya da Avrupa'da başka bir kulübün, "ona vereceği büyük paralar" hayal; olsa olsa "hayal ettiği paraları", Çin, Arap Emirlikleri ya da ABD'de" bulabilir ama, o, "Podolski gibi" Avrupa'da "göz önünde olmak" ve de "devamlı oynayacağı" bir kulüp istiyor, anlaşılan!..
Hem "öyle olacak", dahası ve "asıl olanı" hem de transferde "kaymaklı" son bir vurgunu sağlayacak!.. 
"Hangi ülke ve hangi kulüp olabilir", bu; akla elbette hemen "Türkiye" ve sonra da "eski göz ağrısı" geliveriyor!..
Aslında "göz ağrısı" değil de "karın ağrısı, baş ağrısı, bel ağrısı", ağrısı da ağrısı, her türlü ağrısı "olmuştur" o, Galatasaray'ın!..
"Paramı zamanında bankaya yatırmadılar" diye FIFA'ya başvurmuş, kaçmış gitmiştir; "şöhrete ilk adımlarını attığı" Galatasaray'dan!..
Ve Galatasaray'ın o zamanki başkanı rahmetli Özhan Canaydın'ın başını çok ağrıtmıştır; FIFA'larda, CAS'larda, üstelik "en pahalı" spor avukatlara onca para ödeterek, "gitti gider" Ribery. Galatasaray'ı, "beş para kazandırmadan ve de onca para harcatarak çırak çıkarıp" Türkiye'den kaçtıktan sonra,  Bayern Münih'in ve Fransız Milli Takımı'nın "en pahalı ve ünlü futbolcularından" biri olmuştur, "cin" Fransız!.. 
Şimdi, "nedense(!)" ve tam da 10 yıl sonra, birdenbire "Galatasaray hatırlanmış", sosyal medyada "Galatasaray formalı fotoğraflar" devreye sokulmuş, "eski göz ağrısı" masalları ortaya çıkmış ve "Galatasaray'da yarım kalmış bir işim var, onu tamamlamak istiyorum" yemi, oltaya takılmıştır; zira dedik ya, "cin gibidir" Ribery ve "balık avlamayı" çok iyi bilir!..
Bu arada, bir "Oooo" daha; Bayern Münih'ten de "iştah açıcı" bir müjde eklenmiştir, haberlere; "Sözleşmesi 2017'de bitecek olmasına rağmen takıma yaptığı katkılardan dolayı bir jestte bulunulacak ve Ribery bedelsiz serbest bırakılacaktır!.."
Ne büyük bir jest; böylece", Bayern, Ribery'ye "sakatlığı yüzünden salonda takımdan ayrı çalışırken, sonra da yedek kulübesinde otururken", milyon avrolar ödemekten kurtulacaktır!..
Koşun hemen gidin, ey Galatasaraylılar; Ribery, "temmuz transferi beklenmeden", "şimdi", ocak transferinde bile alınabilir, "sakatlığı tam iyileşmemiş" ne gam?..
Galatasaray, bir Alman'ı, Kevin Grosskreutz'u "öyle" almamış mıydı; ona "garanti veren" Alman doktorlar, şimdi de "Ribery, 15 Şubat'ta sahalara döner" diyorlar; bundan daha sağlam "garanti" olur mu?..
"Dönemezse" ya da "dönüp, gene sakatlanırsa" ne olacak; hiiiç; Galatasaray "milyon avroları ödemeye devam edecek", o kadar; bunun da lâfı mı olur; kulakları çınlasın Ünal Aysalların, Duygun Yarsuvatların!..