Özbek; ‘Dik dur!..’

Galatasaray Yönetimi “günlük hatalar yapıyor”, bunlar “dev aynalarına, manşetlere çıkarılarak” kampanyalar başlatılıyor, taraftarlar dolduruşa getiriliyor…

Hiç yüzleri kızarmıyor;  bir yandan “3 kupa kazandı, dördüncü yıldızı taktı” diye “hâlâ” göklere çıkarıyorlar, “bunları yapan” kadro “üstelik önemli takviyelerle bu sezona başladığı halde”, görevden ayrılana kadar “Galatasaray, Avrupa kupalarında da, ligde  de, sonuçlar ve de takımın oynadığı futbol bakımından kimseleri tatmin etmediği hâlde”, dahası “resmisiyle,  özeliyle sezon başından beri  20’den fazla maç oynadığı hâlde”, durmadan “Zaman vermek gerek, takım düzeltecek, ocak transferinde de eksiği, gediği kapanacak” diye “korunmaya alınan” Hamza Hamzaoğlu örneği ortada iken, “daha 4 maç oynayan” Mustafa Denizli için “yazılanlar, söylenenler ortada; “hangi insafa sığar”, bilmiyorum!..
Aslında, hâlâ ve hâlâ “Hamzaoğlu’nun ne hale getirdiği ortada olan” takımdır, sahada olan; “Mustafa Denizli’nin takımı “ocak transferi sonunda ve ligin ikinci yarısında, Avrupa Kupası Ligi’nde” ortaya çıkacaktır!..
Hadi, Fenerbahçelileri, Beşiktaşlıları anlıyorum; “Galatasaray’ın Hamzaoğlu ile devamını” çok istiyorlardı ve haklıydılar (!) da; ama, ya Galatasaraylılar?..
Bakınız , ey Galatasaraylılar, ortada “sizlere gösterilmek istenmeyen bir gerçek” var ki; iyi biliniz o gerçeği!..
“Ne zaman” ki, Dursun Özbek Yönetimi; “Galatasaray borca batırılırken, ceplerini şişirenler olmuş, zenginleşenler olmuş, bunu araştıracağız ve hesabını soracağız” demeye başladı; Galatasaray içinde, “bu yönetim için cadı kazanları kaynatılmaya başlandı!..” 
Düne kadar “Dursun Özbek adayımdır, onu destekliyorum” diyenlerin “bazıları” bile, “Bu yönetim gitmeli” seferberliğine katıldılar; neden acaba?..
Özbek Yönetimi “günlük hatalar yapıyor”, bunlar “dev aynalarına, manşetlere çıkarılarak” kampanyalar başlatılıyor, taraftarlar dolduruşa getiriliyor, ama asıl “üzerine gidilmesi gereken gerçek”, hedef saptırılarak “gizlenmeye çalışılıyor!” 
“Kulübü batıranlar”, ortalarda “kulüp yönetimine el koyacak” gövde gösterilerine girişiyor, kumpaslar kuruluyor; onlara “Ne yapıyorsunuz” diyen yok!.. 
Okuyucularım, Dursun Özbek’i ve yönetimini, hataları ve yanlışları için nasıl ağır eleştirdiğimi bilirler. 
Bana göre, “bir”; kulübü bu hâle getirenlerin peşini bırakmayacak adımları “açıkladıkları gibi” atarlarsa, son 25 yılın “en önemli sorununu çözen yönetim” olarak Galatasaray tarihine geleceklerdir; helâl olsun!..
Ne istifayı düşünsünler, ne  “yazılıp çizileni” görsünler,  ne de “söyleneni, atılmaya çalışılan çamurları” duysunlar; “doğru olanı yapmak için” yollarına devam etsinler!..
Onları “göreve genel kurul getirdi”; ancak “görevi onlardan genel kurul alabilir”; işte o kadar!..
Bana göre, “iki”; bugüne kadar “doğru” olarak verdikleri “ikinci önemli ve büyük karar”; Hamzaoğlu’nu gönderip Denizli’yi iş başına getirmeleridir!..
Denizli “onlara rahat nefes aldıracak” takımı ve futbolu “ikinci yarıda” sahaya getirecektir; kimsenin şüphesi olmasın!..
Yeter ki, “sezonun ikinci yarısına kadar” takımın da, Hoca’nın da arkasında dursunlar, ocak transferinde “kulübün mali durumuna uygun, UEFA’nın hoş göreceği 3-4 transferle, bu takımın eksiğini tamamlasınlar”; sonrası kolay!..
Galatasaray bu ay içindeki maçlarda “kötü futbol oynamaya ve kötü sonuçlar almaya devam edebilir”; zira bu takım “henüz Denizli’nin takımı değil”; bu gerçek iyi bilinmeli ve kararlarda,  “kör” taraftarın galeyana getirilmesine boyun eğilmemelidir!..