Özdoğan formülü!..
Prof.Dr. Özdoğan'ın özellikle sadece Galatasaray'ın değil, bütün Türk kulüplerinin "en temel sorununu çözen" sözlerini hayranlıkla karşıladım.
Galatasaray başkan adayları içinde, "spor kamuoyunca en az tanınanı, hatta hemen hemen hiç tanınmayanı olan" Prof.Dr. Ahmet Özdoğan'ın listesinde olan arkadaşlarıyla beraber yaptığı basın ve tanıtım toplantısındaki konuşmasını, Galatasaray TV de dahil olmak üzere bazı TV kanallarında "bölük pörçük" izledim.
Zaten "bu konularda nasıl tarafsız (!) olduğunu çok iyi bildiğim" Galatasaray TV'nin bir defa daha "hangi adaya destek verdiğini ortaya koyan" bu "zavallı tutumunu görmek" beni şaşırtmadı, ama en azından "Dursun Özbek kazanmazsa", yeni gelecek yönetimin, bu kadronun "Galatasaray Televizyonu'nu yönettiği zihniyeti" gözden geçirmesinin şart olduğunu da gösterdi.
Seçime gidiliyor; "adaylar arasında bile eşitlik gözetilmiyor"; olacak şey mi?..
Dahası var; hatta "ayrıcalıklı" Dursun Özbek'in bile, kazanırsa, "aynı gözden geçirmeyi yapması" gerek. Zira Ünal Aysal döneminde "başkanı yerlere göklere sığdıramadıklarını göstermek için yarışan" bu kadro, "o gidip Duygun Yarsuvat gelince" ve de Yarsuvat'ın "Ünal Aysal'ı sert şekilde eleştirdiği görülünce", hemen "Sizden önceki yönetim" diye başlayan cümlelerle "yeni yönetimin, eskinin yapamadıklarını nasıl yapmaya başladığını" anlatmaları, beni TV başında kahkahalarla güldürmüştü, kaç defa!..
Neyse, işin bu tarafını bir yana bırakıp, geleyim Prof.Dr. Özdoğan'ın açıklamalarına. Doğrusu ya, "Putin'e ve Obama'ya Galatasaray forması giydireceğim" fantezisine gülümsedim ama, "anlatmakta biraz güçlük çekse" de, özellikle sadece Galatasaray'ın değil, bütün Türk kulüplerinin "en temel sorununu çözen" sözlerini hayranlıkla karşıladım:
"Özetle" diyordu ki; "Artık Galatasaray'da başkanların 'Ben' deme dönemi kapanacaktır. Galatasaray'da 'Başkanın dediği olur' dönemi kapanacaktır. Hatta yönetimimizin 'Biz' demesi bile yetmeyecek, Galatasaray camiasının 'ortak aklı' Galatasaray'ı yönetecektir. Galatasaray camiasında konularının uzmanı olan bir çok âkil adam vardır. İşte onların da katkılarıyla 'Biz' sinerjisini oluşturacağız ve 'bu ortak akıl' Galatasaray'ı yönetecektir!.."
Bu, bir devrimdir; "Galatasaray'ı kurtaracak" bir devrim; daha da önemlisi "örnek olacağı için" bütün Türk kulüplerini kurtaracak "sihirli" formüldür!..
Tabii, yıllardır, "Mehmet Koçarslan'ı 'Suada' yaptığı Galatasaray Adası'ndan söküp atacak bir yönetimi bile iş başına getiremeyen" Galatasaray Genel Kurulu, Özdoğan'ı başkanlığa getirebilirse ve de "o" bu söylediklerini "başkanlık koltuğunun büyüsüne, TV ekranlarının ve gazete manşetlerinin sihrine kapılarak" unutmazsa!..
Eğer "göreve seçilir ve gelirse" ve bu vaadini yerine getirirse, kulüpleri "babalarının çiftliği gibi yöneten" başkanların devri, siyasetçilerin uzun yıllardır çıkaramadığı Kulüpler Yasası'na bile ihtiyaç olmadan" kapanacaktır!..
Ünal Aysal'ların, Aziz Yıldırım'ların ve benzerlerinin zihniyeti kulüplerden kovulacak, "Ben" yerine "camialarının ortak aklını temsil edecek" ve kulüpleri aydınlığa çıkarak olan "Biz sinerjisi" kulüplerimizin ve sporumuzun üzerinde pırıl pırıl parlayacaktır!..
Ey Galatasaraylılar, var mısınız "bu devrimi gerçekleştirmeye" ve de "Bunu gerçekleştireceğim" diyerek meydana çıkan bir kadroyu iş başına getirerek denemeye?..
Galatasaray "Türk sporunda hep ilkleri gerçekleştirir"; işte bir yeni "ilk", hem de "temel ilk"; hodri meydan!..