Özgener- Demirören- Sarvan!..

A -
A +

Pro­to­kol Tri­bü­nü'nün lo­bi­sin­de, "Türk fut­bol ve spor ta­ri­hin­de gö­rül­me­miş" bir "kü­für" re­za­le­ti; hem de "Türk spo­ru­nun en bü­yük üç ku­lü­bün­den bi­ri­nin baş­ka­nı" ta­ra­fın­dan!.. Sa­ha­da, "Türk Fut­bol ta­ri­hin­de gö­rül­me­miş" bir "top­lu sa­ha ve ha­kem bas­kı­nı"; hem de Türk Spo­ru'nun Üç Bü­yük Ku­lü­bü'nden bi­ri­nin yö­ne­ti­ci­le­ri ta­ra­fın­dan!.. Ki­min za­ma­nın­da; "Türk fut­bo­lu­nun bel­ki de en ki­bar, en za­rif, en ses­siz, en cen­til­men baş­kan­la­rın­dan bi­ri" olan Mah­mut Öz­ge­ner'in za­ma­nın­da!.. Öz­ge­ner, "böy­le acı bir rast­lan­tı­yı" hak et­ti mi?.. Bu so­ru­ya yü­rek­ten "ha­yır" de­me­yi is­ter­dim; ama di­ye­mi­yo­rum!.. Zi­ra, Sa­ra­coğ­lu Sta­dı'nın tri­bün­le­rin­de, ga­ze­te­ci­le­re açık­la­ma­la­rın­da, TV ek­ran­la­rın­da "Ben Hal­dun Üs­tü­nel'e de­ğil, ha­kem­le­re küf­ret­tim" di­ye açık­la­ma­lar ya­pan, bar bar ba­ğı­ran "bir baş­ka bü­yük ku­lüp yö­ne­ti­ci­si" Fe­ner­bah­çe­li Mah­mut Us­lu için "kı­lı­nı kı­pır­dat­ma­dı­ğı", ken­di­si­ne "Böy­le şey olur mu, ne­den di­sip­lin so­ruş­tur­ma­sı ve iş­le­mi yap­mı­yor­su­nuz" so­ru­su­na "bin bir de­re­den su ge­ti­re­rek", ola­yın üs­tü­nü ört­tü­ğü an­dan iti­ba­ren "bu acı rast­lan­tı­yı" hak et­me­ye baş­la­mış­tı!.. "Türk ha­kem­li­ği­ni te­miz­li­yo­rum" di­ye işe baş­la­yıp, so­nun­da işi "ha­kem­le­ri, bü­yük ku­lüp­le­rin, se­si yük­sek çı­kan ku­lüp­le­rin kuk­la­sı ha­lin­dey­miş­ce­si­ne dü­dük ça­lar" hâ­le ge­ti­ren ve "en iyi ha­kem­le­ri bi­le bi­ti­ren" Oğuz Sar­van Ko­mi­te­si'ni sey­ret­me­si ile de­vam et­ti ve "ba­şı­boş­luk" Yıl­dı­rım De­mi­rö­ren'in "kü­für skan­da­lı­na ka­dar" gel­di da­yan­dı!.. Öz­ge­ner Fe­de­ras­yo­nu, dö­nü­şü ol­ma­yan bir yol­da!.. "Kü­für ve ba­şı­boş­luk" yol ol­du; git­ti gi­der!.. Pe­ki, Be­şik­taş gi­bi bü­yük bir ku­lüp ve ca­mi­a, "böy­le" bir baş­kan ve yö­ne­ti­me müs­ta­hak mı?.. Müs­ta­hak olup ol­ma­dı­ğı­nı bek­le­yip gö­re­ce­ğiz, Be­şik­taş ca­mi­ası, özel­lik­le kon­gre üye­le­ri "Türk spor ta­ri­hin­de gö­rül­me­miş" bu skan­da­lın he­sa­bı­nı, bu baş­kan ve yö­ne­tim­den sor­ma­lı, on­la­rı "bir da­ha dön­me­mek üze­re" o kol­tuk­lar­dan kal­dır­ma­lı­dır; her­ke­se ders ola­cak cins­ten bir adım ile!.. Sü­ley­man Se­ba'nın "da­ha dün­kü" say­gın Be­şik­taş'ı, se­ni ne hâl­le­re dü­şür­dük­ler; çok ya­zık!.. >> Cid­di ra­kip!.. Şa­dan Kal­ka­van Fe­ner­bah­çe Baş­kan­lı­ğı'na aday ola­cak­mış!.. Ha­ber doğ­ru çı­kar­sa ve Şa­dan Kal­ka­van son­ra­dan vaz­geç­mez ise, uzun yıl­lar­dan be­ri Aziz Yıl­dı­rım, ta­bii "o da ye­ni­den aday olur­sa", cid­di bir ra­kip­le kar­şı kar­şı­ya!.. Kal­ka­van iyi bir Fe­ner­bah­çe­li­dir; çok ge­niş çev­re­si var­dır, Fe­ner­bah­çe'de onu se­ven çok­tur ve de "kon­gre - oy - se­çim" he­sap­la­rı­nı iyi bi­lir; bo­şu­na adım at­maz!.. Da­ha­sı, "kork­maz", ce­sur­dur!.. "Aziz Yıl­dı­rım mu­ha­lif­le­ri­nin ve Fe­ner­bah­çe'de cid­di bir de­ği­şik­lik bek­len­ti­si ve is­te­ği" için­de olan­la­rın Kal­ka­van'ın ar­ka­sın­da top­lan­ma­sı sür­priz ol­ma­ya­cak­tır!.. He­le bir sö­zü var ki, iş­te "Fe­ner­bah­çe'de Aziz Yıl­dı­rım'a bu­gü­ne ka­dar kim­se­nin sor­ma­ya ce­sa­ret ede­me­di­ği" bir he­sa­bı so­ra­ca­ğı­nı gös­te­ri­yor: "10 yıl için­de F.Bah­çe'nin har­ca­dı­ğı pa­ra 750 mil­yon do­la­rı aş­mış. Kar­şı­lı­ğın­da el­le tu­tu­lur bir Sa­ra­coğ­lu Sta­dı var." İş­te "bü­tün" me­se­le bu­ra­da!.. Ve Kal­ka­van yol­da!.. >> Atıl ve git!.. "Sü­per Lig'in ilk dev­re­si­nin son haf­ta maç­la­rı­nın ikin­ci dev­re ba­şı­na alın­ma­sı", ya­ni "No­el Ta­ti­li - ya­ban­cı oyun­cu­lar" tar­tış­ma­la­rı sa­de­ce "fut­bol" için ya­pı­lı­yor ve "hı­rıs­ti­yan spor­cu­lar" sa­de­ce "fut­bol­da var­mış" gi­bi dav­ra­nı­lı­yor!.. Kim­se, "bas­ket­bol baş­ta" di­ğer branş­la­ra bak­mı­yor!.. Bir göz atın ba­ka­lım, "bu haf­ta Ga­la­ta­sa­ray ile önem­li bir ma­çı olan" Be­şik­taş bas­ket­bol ta­kı­mı­nın "ge­çen haf­ta Kon­ya'da oy­na­dı­ğı kar­şı­laş­ma­da ne­ler ol­muş" ve "Be­şik­taş'ın iki ya­ban­cı oyun­cu­su ne­den oyun­dan ih­raç edil­miş?.." Ve de şim­di "o oyun­cu­lar" ne­re­de­ler?.. >> Öy­ley­se!.. Be­şik­taş, Ga­la­ta­sa­ray ma­çın­da, "uzun sü­re 10 ki­şi oy­na­ma­sı­na rağ­men", ra­ki­bi ka­dar gol po­zis­yo­nu­na gir­di mi; gir­di!.. "İki çok ace­mi­ce ya­pıl­mış saç­ma sa­pan pe­nal­tı ol­ma­say­dı", hem de Del­ga­do'nun "gaf­let" ve "fut­bol" iha­ne­ti­ne rağ­men, skor ne ola­cak­tı?.. Da­ha­sı, "o pe­nal­tı­lar ya­pıl­ma­sa, 10 ki­şi­lik Be­şik­taş, Ga­la­ta­sa­ray ile 2 - 2 be­ra­be­re kal­say­dı", ne­ler ya­zı­la­cak­tı?.. Da­ha da­ha­sı; "Del­ga­do atıl­ma­sa" oyu­nun so­nu­cu ne ola­bi­lir­di?.. El­bet­te, "Mus­ta­fa De­niz­li" ha­ma­ma gir­miş­tir, eleş­ti­ri­le­cek­tir, ama "De­niz­li'nin dı­şın­da­ki se­bep­le­ri ört­me­ye kalk­mak", iş­te Be­şik­taş'a en bü­yük iha­net bu­dur!.. Ön­ce en te­pe­ye bak­mak ge­rek; yıl­lar­dır "Be­şik­taş'ın ba­şa­rı­sız ol­du­ğu" or­ta­da; De­niz­li ge­le­li da­ha 3 ay dol­ma­dı!.. >> Ta­ri­he not düş­mek!.. "Siz de bir Ga­la­ta­sa­ray­lı ola­rak 1984 yı­lın­da ku­lü­bü­müz Fut­bol Tek­nik di­rek­tö­rü İviç'in gö­re­vi­ni ani­den bı­rak­ma­sı so­nu­cu mev­sim ba­şın­da tek­nik di­rek­tör­süz ka­lan ku­lü­bü­mü­ze dün­ya­ca ta­nın­mış şöh­ret Jupp Der­wall'i ön­ce tav­si­ye et­mek son­ra ge­len ar­ka­daş­la­rı­mız­la gö­rüş­tür­mek ve da­ha son­ra da Tür­ki­ye'ye ge­ti­rip ku­lü­bü­müz­le an­laş­ma­sı­nı sağ­la­mak­la, Ga­la­ta­sa­ray'a ol­du­ğu ka­dar Tür­ki­ye'ye, ül­ke­mi­ze de bü­yük bir hiz­met yap­mış ol­du­nuz." Bu sa­tır­la­rı da ih­ti­va eden "te­şek­kür" mek­tu­bu­nun al­tın­da "Ge­nel Sek­re­ter Ke­mal Onar" im­za­sı var!.. Bu­gün Ga­la­ta­sa­ray'a ka­zan­dı­rı­lan "Ga­la­ta­sa­ray Ta­ri­hi" ki­ta­bı­nın "ön söz ya­za­rı" ve "ki­ta­bın ha­zır­lan­ma­sın­da bü­yük eme­ği ge­çen" Ke­mal Onar!.. Ama sa­de­ce "Ga­la­ta­sa­ray'a UE­FA ve Sü­per ku­pa­la­rın yo­ku­nu aç­mak­la kal­ma­yıp", Türk Fut­bo­lu'nun Dün­ya üçün­cü­lük­le­ri ve Av­ru­pa'nın dört ta­kı­mı­nın ara­sı­na gir­me­si yol­cu­luk­la­rı­nı da baş­la­tan "fut­bol" ham­le­si­nin mi­ma­rı olan Jupp Der­wall'i "Ga­la­ta­sa­ray'a ve Türk Fut­bo­lu'na ka­zan­dı­ran" Ga­la­ta­sa­ray­lı'nın (ki, o Ga­la­ta­sa­ray­lı o za­man Ga­la­ta­sa­ray Ku­lü­bü üye­si bi­le de­ğil­di, sa­de­ce gön­lü Ga­la­ta­sa­ray ile do­lu bir ga­ze­te­ci idi) adı "bu ki­tap­ta bir - iki cüm­le ile bi­le yer al­ma­dı!.." O ga­ze­te­ci - Ga­la­ta­sa­ray­lı Atil­la Kar­san'dı!.. İviç'in is­ti­fa­sı­nı du­yar duy­maz, Al­man Mil­li Ta­kı­mı'nın ba­şın­dan atıl­mış ve kö­şe­si­ne çe­kil­miş, küs­kün Jupp Der­wall'i bu­lan, onun­la ko­nu­şan, "ye­şil ışı­ğı alın­ca" İs­tan­bul'da o za­ma­nın yö­ne­ti­ci­le­ri Alp Yal­man­la­rı , Fa­ruk Sü­ren­le­ri ara­yıp "du­ru­mu an­la­tan" ve Al­man­ya'ya ça­ğı­ran, gel­dik­le­rin­de, on­la­rı Jupp Der­wall ile gö­rüş­tü­ren, Der­wall'i de, "onun bo­nu­su" fut­bol­cu Ab­ramzcyk'i de Ga­la­ta­sa­ray ka­zan­dı­ran Atil­la Kar­san!.. Rah­met­li can dos­tum, kar­de­şim Ok­tay Kurt­bö­ke'nin ba­na ta­nış­tır­dı­ğı "sı­nıf ar­ka­da­şı" Atil­la Kar­san. O gün bu­gün can dos­tum olan Atil­la Kar­san!.. "On­lar" unut­tu, ben unut­ma­dım!.. "Ta­ri­he not dü­şül­sün" di­ye ya­zı­yo­rum; çok geç ol­du ama, bir te­şekk ür de ben­den sev­gi­li Kar­san, ne bir te­şek­kü­rü; bin te­şek­kür, bin!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.