Bana soruyorlar; "Mehmet Topuz olayı hakkında neden yazmıyorsun? Kim haklı, kim haksız?.." Gülüyorum; "neresinden tutarsan elinde kalacak bu olayı yazıp da ne yapayım, seyrediyorum ve bekliyorum; bakalım kazanan olacak mı?.." Topuz olayı, "her tarafı ile çamurlu bir değnek, adeta; kim tutarsa elini yıkamalı, hem de kolonyayla da temizlemeli!.." Sonunda "biri ya da birileri kazançlı çıkacak" ama, ortada tam bir Pyrrus Zaferi olacak!.. Pyrrus zaferi, "çok büyük kayıplar pahasına kazanılan zafer" anlamına gelir. Epir Kralı Pyrrus, Romalılarla savaşa girdi; "ne pahasına olursa olsun kazanmak için" savaştı ve sonunda da kazandı. Ama etrafına bakınca ordusundan arkada birkaç bitik asker, birkaç at ve filden başka bir şey kalmadığını gördü ve dedi ki: "Aman Tanrım, bana bir daha böyle zafer gösterme!.." O gün bu gündür, "bu şekilde kazanılmış savaşlar" için denir ki; "Pyrrus Zaferi!.." Bu satırları yazdığım saatlerde, "zaferi kimin kazandığını" bilmiyorum; ama biliyorum ki, "kim kazanırsa kazansın", ortaya tam bir Pyrrys Zaferi çıkacak ve "kazanan dahil" herkes, "bu savaşın ateşi düştükten sonra" diyecek ki; "değer miydi?.." Tarih, "Pyrrus'un sonunu" da yazıyor ama, "bu", yazımın konusu değil!.. Topuz olayının bir başka yönü, Türkiye'deki "menajerlik sistemindeki hazin ve üzücü gerçeği" bütün çıplaklığı ile "ortaya koymasıdır!.." Futbol Federasyonu Başkanımız Mahmut Özgener "Bu konuda ciddi adımlar atmalıyız" diyor da, insanın haykıracağı geliyor, bütün federasyonlara: "Bugüne kadar nerelerdeydiniz?.." Topuz olayının taraflarından biri, "haklı olarak" şikâyet ediyor; "Mehmet Topuz'un menajerinden!.." "Onunla ilgili" adeta "bir sabıka dosyası" atıyor, ortaya!.. Ama bakıyorsunuz, daha birkaç ay önce "bir futbolcu transfer etmiş"; o futbolcunun menajeri de "aynı" adam!.. "Benim yararıma iş yaparsa" elbette "iyi", ama "benim aleyhime iş yaparsa" olacak "kötü"; işte bizde işleyen, işletilen sistem bu!.. Dahası; haklı olarak, "Kulübüyle anlaşmadan, sen nasıl sözleşmesi devam eden bir futbolcuya formanı giydirir ve anlaşırsın" diye kıyameti koparanlara sormak gerekmiyor mu: "Sen, sözleşmesi devam eden teknik direktörünle ilişkini hukuken tamamen kesmeden, kesemeden, nasıl bir başka kulübün hocasını ayartırsın?.." Ele verirken talkını, kendin nasıl yutarsın salkımı?..