Aylardır, 2024 Paris Olimpiyat Oyunları da dâhil, “sporumuz adına” içimizi ısıtan, bizlere mutluluk veren haberlere, “ne haberleri, bir tanecik habere bile” hasret kalmıştık; “uluslararası!..”
Olimpiyatta, “onca spor dalında” döküm döküm dökülmüş, Sayın Spor Bakanımıza “Hesap görülecektir” dedirtmiş, ama ne var ki, “o gün, bugündür ses seda çıkmamış” bir acı tabloyu yaşamaya devam ederken…
“Yüzlerce milyon avronun döndüğü” futbolumuzda bile “tel tel dökülmenin örneklerine” abone olunmuşken… “Birkaç sayfa tutan” bir haber okudum, Türk Spor Ajansı’nın web sitesinde… “Dünya, Türk satrancının iki süper starını konuşuyor” başlıklı…
“Dünya otoriteleri, 15 yaşındaki GM Ediz Gürel ve 13 yaşındaki GM Yağız Kaan Erdoğmuş’u ‘satranç dâhileri’ diye tanımlıyor alt başlığı ile…
Ve de Türkiye Satranç Federasyonu (TSF) Başkanı Gülkız Tulay demiş ki: “Türk satrancının genç yıldızları ile dünyaya damga vurduk, gelecek daha güzel olacak.”
GM; “Grandmaster / Uluslararası Büyük Usta” demek… Uluslararası Satranç Federasyonu FİDE’nin vereceği en büyük ünvan… Bugün dünyadaki toplam GM sayısı 2 bini bulmuyor.
Ünvanlar, “Elo derecesi ve diğer ünvanlı satranç oyuncularına karşı kazanılan karşılaşmalardan elde edilen puanların / normların birleşimi” ile kazanılıyor. Ünvanlar bir kez verildiğinde, “sahtekârlık veya hile durumları dışında” ömür boyu elde tutuluyor.
Her oyuncunun Elo derecesi, o satranççının FİDE’nin kabul ettiği organizasyonlardaki oyunlarında aldığı sonuç ve puanlar ile tayin ediliyor.
Mesela, 16. Dünya Şampiyonu GM Magnus Carlsen, “şimdiye kadar bir insanın satrançta ulaştığı en yüksek Elo reytingi rekorunu” elinde tutuyor. 2014 yılında 2882 elo reytingine ulaşmış, hâlâ satrancın zirvesinde…
Ve işte, Budapeşte’de yapılan Satranç Olimpiyatlarında GM Mustafa Yılmaz’ımız, “Magnus Carlsen’den ‘puan alan ilk Türk satranççısı” olmuş…
Haberde, “Dünya otoriteleri ve satranç yazarları, olimpiyatı ‘namağlup tamamlayan’ ve 2. Masa 3’üncüsü olarak bronz madalya alan 15 yaşındaki GM Ediz Gürel’i ve ‘Dünyanın en genç büyük ustası unvanına sahip’ 13 yaşındaki GM Yağız Kaan Erdoğmuş’u ‘satranç dâhileri’ diye tanımlıyor” cümlesi ve yazılanlardan, söylenenlerden örnekler var ki… Ortaokul çağlarından beri “santranca meraklı, kitaplığında satrançla ilgili bir düzine kitap olan’ ve zaman zaman satranç tarihinin ‘kitaplara girmiş oyunlarını satranç tahtasına dökerek’ tekrarlayan” Öcal Uluç’a “Helal olsun Ediz, helal olsun Yağız” dedirtiyor ve elbette “Mustafa Yılmaz’ımıza da, performansı ile dikkatleri çeken “Kadın Uluslararası Usta (WIM)” Gülenay Aydın’ımıza da helal olsun!..
Bitmedi; Satranç Federasyonu’muzun FİDE tarafından “Avrupa kıtasının en başarılı yöneticisi” seçilmiş başkanı Gülkız Tülay’a ve yöneticilerine de helal olsun…
Dilerim ki, “Paris’ten başları öne eğik dönen” diğer federasyonlarımızın başkanları ve yöneticilerine örnek olsunlar!..
Budapeşte Satranç Olimpiyatlarındaki Türkleri, “sayfalarca okuyucularına aktaran” Türk Spor Ajansı’na da teşekkürler!..