Sporda başarı yok, ya seyahatte?

Sesli Dinle
A -
A +

Yıllar yılı yazıp geldiğim, ama cumartesi günkü Uluçmarket’te “ihmal ettiğimi” üzülerek itiraf ettiğim, “bir zamanlar ‘amatör sporlar’ dediğimiz, ama bugün ‘profesyonelliğin üst sıralarına tırmanmış’ spor branşlarının “ülkemizdeki bölümünde” nelerin olup gittiğini yazmanın da “spor gazeteciliği” bakımından “görevimiz olduğuna ve yazmamız gerektiğine” inanmaya “yeniden” başladım. Devam da edeceğim…

 

Ey sporseverler, ey “sadece futbol” demeyenler, ey sporumuzu devlet bazında, kulüpler bazında yönetenler ve de ey benim “gerçekleri halkımıza ve yetkililere anlatma görevini yerine getirmesi gereken” sevgili meslektaşlarım, lütfen ve mesela bir Voleybol Federasyonuna bakın, bir de Atletizm ve Basketbol Federasyonlarına…

 

Bir Basketbol ve Atletizm Millî Takımlarımıza bakın, bir de Voleybol Millî Takımlarımıza… Kadınlarıyla… Erkekleriyle…

 

Basketbol Millî Takımı’mızın yıllar yılı, “Dünya ve Avrupa organizasyonlarında ‘nasıl yok olduğunu’ cumartesi günkü Uluçmarket köşemde anlatmıştım.

 

Atletizm ise, Dünya Şampiyonası’nda “madalya falan hak getire”, maratonda yarışan iki koşucumuzdan birinin “yarışı 50. sırada bitirdiği, diğerinin de yarıda bıraktığı” haberi bile, ne durumda olduğumuzu gösteriyor.
“Madalya sıralamasında “yokuz”, dahası “madalyasızlar sıralamasında” da hangi sırada olduğumuzu bulamadım.

 

Bu arada “bu yazıyı yazmak için” internette ufuk turu yaparken, gördüm ki, Atletizm Federasyonumuzun internet sitesinde “Sayın Federasyon Başkanı’mız için büyük bir yer” ayrılmışken, “Türk Atletizm Federasyonu Başkanları listesi” yoktu…

 

Dahası, 2019’dan beri “kadın ve erkekler büyüklerin uluslararası büyük organizasyonlarında madalyamız da yok.

 

Dahanın da dahası, “devşirmelere rağmen”, bu Federasyon’un döneminde bir tane “Büyükler kadın ve erkekler Türkiye rekoru” da yok. Peki “Dünyada ‘tribün ve TV’lerde izlenme’ bakımından en önde gelen beş spor dalından ikisindeki bu acı durum” ile ilgilenen var mı?..

 

Gene soruyorum; “hesap soran” var mı?.. Bir sorum da var; “Bu federasyonlar, ‘yönettikleri spor branşında başarılar elde etmek’ için mi varlar, yoksa ‘bol bol seyahat’ için” mi? 

 

Ve de, sporumuzun “tecrübeli” Bakan’ı ile, yıllardır “Genel Müdürlük makamında oturan” Genel Müdürü’ne de “o günleri yaşadığım ve yazdığım için” bir sorum olacak: “Sizler neden hesap sormuyorsunuz?..”

 

“Bu iki spor branşında adları ‘efsane’ olarak geçen, basketbolda Turgut Atakollar, Faik Gökaylar, Osman Solakoğlular, atletizmde İsmail Hakkı Güngörler, Naili Moranlar, Jerfi Fıratlılar, Cüneyt Koryürekler bile “başarısızlıklarda” hesap verirler ve hatta “gerektiğinde” istifa bile ederlerken, bugünkü tablonun üstü “Efendim seçimle geldiler” mazereti ile örtülemez.

 

Hepimiz biliyoruz ki; “seçim, seçim salonundan önce ‘dışarda’ yapılır ve de ‘o seçim’ salon içinde oylanır” ve onaylanır. Zira o salondaki çoğunluk “Devlet ve Federasyon cenahından” gelenlerdedir…

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.