Tablo!..

A -
A +

Gazete sütunları, ekranlar yine uçuk transfer haberleriyle dolup taşıyor. Peki, bunca önemli yıldız isme rağmen hiç heyecan duyan var mı? UEFA'nın sopası Demokles'in kılıcı gibi başımızda sallanırken, hayal kuran kaldı mı?

Bunlar" insana hayal bile kurduramazlar, o duruma düşmüş, düşürülmüş bulunuyorlar!..Üç Büyüklerden söz ediyorum!..Mali durumlarındaki "durum", bütün "kamuflaj gayretlerine rağmen", mesela UEFA'nın "uyulması zorunlu olan" mali fair - play'i masaya konunca, buharlaşıveriyor!..

Yıllar önce idi, ülkenin en büyük gazetesinin, en tepedeki yönetici gazetecisi,  Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin Antalya'daki hem de "Eğitim Semineri'nde", kürsüye çıkıp, "kendi gazetesi başta" Türk Spor Basınının spor sayfalarının manşetlerinde, TV'lerinin spor ekranlarında "yüzde 99'u palavra çıkan" transfer haberleri için öyle bir "eğitim (!) dersi" vermişti ki; unutulamazdı, nitekim unutulmadı. Özetle "Bu haberlerin çoğunun palavra olduğunu ben de biliyorum, ama bir büyük kulübün taraftarı olarak, bu haberler beni heyecanlandırıyor, bana hayal kurduruyor. Spor basınımız bu haberleri vermeye devam etmeli!.."

Yani, "o en tepedeki yönetici / gazeteci, bir taraftar olarak hayal kurabilsin" diye, gazeteler, TV'ler "Yalan transfer bombaları patlatmaya devam etmeliydiler!.."

Zaten yıllardan beri "bakıp geldiğimiz gibi", o yıldan beri de "palavra transfer haberleri" sayfaları, ekranları doldurmaya ve de futbol taraftarına "hayal kurdurmaya" devam etti!..

Ne var ki, bu "hayal kurduran" palavralardan "gerçek olan birkaç tanesi bile", koca koca kulüplerin, bütün bir sezon "futbolcularına doğru dürüst ve muntazam ödemeler yapmasına engel oldu"; taaa UEFA'lara "zamanında ödenmemiş paralar için, futbolculardan 'Aldım' imzaları alınarak" resmi yazılar gönderildi. 

Dahası, "Bunu yapan ve yaptığı için kulübüne 1 yıl Avrupa Kupaları'na katılmama cezası aldıran" bir yönetici de, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı'na getirildi. Hâlâ "Ben yeniden adayım" pişkinliğiyle, Göksel Gümüşdağ / Aziz Yıldırım destekli olarak, "seçimin en büyük favorisi" algısını arkasına alıp, ortalarda dolaşıyor!..

Ama tablo bütünüyle, tribünlerin durumundan başlayarak, taa kafelerdeki, kahvehanelerdeki TV başlarının tenhalığına kadar uzanan "olumsuz görüntüler" çizgisinde, artık taraftarın "değil heyecanlanmak, hayal bile kurmaktan çoktan vazgeçtiğini" ortaya koyuyor!..

Zira, futbolumuzu yöneten "bu isimler" ve de kulüplerimizin artık "Sağır Sultan'ın bile duyduğu" mali durumları ile insanların heyecanlanması, hayal kurması mümkün değil!..

UEFA "kulüplerin futbolculara ödeyemedikleri paralar yüzünden" şikayetçi müracaatlarından bunalır ve kulüplerimize ceza üstüne ceza yağdırırken, "UEFA'dan cezalı" Demirören başkanlığındaki Futbol Federasyonu'nun, "Futbolumuza düzgün, kabul edilebilir, UEFA'ya yapılan yalancılıkların önüne geçecek bir rotayı çizmesi ve bu rotanın uygulanması için kararlı adımlar atması" mümkün mü?..

Böyle gelmiş, böyle gidiyor ve artık "Nani, Van Persie transfer haberleri bile" Türk futbol severine "çok fazla" heyecan vermiyor!..

Bilmem ki, "bu isimleri gazetelerde okuyunca", hayal kurmaya başlayanımız kaldı mı?..

Bizleri "hayalsiz bırakan" bu acı tablonun müsebbiplerine yazıklar olsun!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.