Galatasaray Tekerlekli Basketbol Takımı "Kıtalararası" Dünya Şampiyonu oldu!.. Japonya'da yapılan ve Avrupa - Asya - Amerika - Avustralya Şampiyonlarının katıldığı turnuvada oynadığı bütün maçları "açık farkla kazanarak", Türkiye'ye "takım sporlarında ve büyükler kategorisinde" Dünya Şampiyonluğu getirdi; bir ilk!.. Japonya'daki "saat farkını ortadan kaldırmak için" haftalarca "sabaha karşı saat 02.00-04.00 arasında çalışan" bir takımın bu büyük başarısı ile ilgili olarak, ne yazık ki, günlerdir "spor sayfalarında", "bir yorum" göremedim, okuyamadım. "Varsa" yazan bir-iki sevgili meslektaşım, "atladığım için" onlardan özür dilerim!.. Bıraktım "futbolun peşine takılmışları", hatta "diğer" spor branşlarının, salon sporlarının, basketbolun yazar çizerlerinden bile "birkaç satır" bulamadım!.. Vah ki, ne vah!.. Önce, şube yöneticisi Dilara Endiken ve takımın antrenörü Remzi Sedat İncesu ile takımın bütün oyuncularını kutlar ve alınlarından öperim; sağ olsunlar, Varolsunlar!.. Tabii, "onlara bu imkânı sağlayan", hem de "kulübün mâli bakımdan çok sıkışık olduğu" bir dönemde sağlayan Başkan Adnan Polat ve yönetimini de!.. Bu büyük başarının heyecanını yaşarken, birden aklıma "arşivimde olan" bir yazı geldi!.. Yavuz Kocaömer'in bir yazısı!.. Türkiye'deki "bütün büyüklü-küçüklü spor kulüplerinin bütçelerinin toplamından, tek başına daha büyük bir bütçeye sahip" Türkiye Jokey Kulübü ile ilgili bir yazısı; buldum, yeniden okudum. Kocaömer diyor ki: "Geçtiğimiz yıl ekim aydında TJK Genel Müdürü Sinan Kalpaklıoğlu'ndan bir davet aldık. 16 Ekim 2007'de yaptığımız toplantıda Türkiye Jokey Kulübü ve Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı ile birlikte bir sosyal sorumluluk projesi fikri gelişti. Daha sonra 14 gün içinde Attila Aksoy'un sloganlarına kadar hazırladığı proje aşağı yukarı şekillendi ve 30 Ekim'de TJK Başkanı Yasin Ekinci ile ikinci toplantı yapıldı. Proje anlatıldı ve kendisi "Biz görüşüp size haber verelim" dedi. Şimdi tarih 28 Haziran 2008, yani bu konuşmanın üzerinden 8 ay geçmiş ve TJK'dan hiçbir ses çıkmadı. Kaldı ki, yapılacak olan projede TJK'nın üstleneceği maddi yük çok da önemli olmayacaktı." Ve bitiriyor Kocaömer: "Her şey bir yana, TJK gibi bir ciddi kurumun başkanının görüşme yaptığı bir muhatap kurumu 8 ay cevapsız bırakması da bizim nezaket anlayışımız ile hiç bağdaşmıyor. Sevgide serbestlik, ancak saygıda mecburiyet olduğunu hiç kimse unutmalı." Paris'ten, ne tesadüf, hem de "son olarak Galatasaray Tekerlekli Basketbol Takımı'nın şampiyon olduğu" Japonya'ya, "kafilelerle" geziler yapan ("Her şey dahil olduğu hâlde", harcırah bile ödendiği kulağıma geldi) ve "eskisi gibi" gene "kongre eğleniyor" zihniyetinin geri döndüğü intibaını vermeye başlayan bir yönetimin, "sosyal sorumluluk projelerine el atacak" zamanı olabilir mi?.. Seçim geliyor, göreceğiz bakalım; bütçe kalemlerinin içinde "ağırlama-gezi masrafları" ne kadar tutacak?.. Bir Galatasaray'a bakın, bir de TJK'ya!.. Dilerim, "haziran ayından bu yana", TJK Yönetimi "hatasını anlayıp", Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı ile "proje" konusunda anlaşmış ve uygulamaya da geçilmiştir!.. TJK'nın bu konudaki "olumlu açıklamasını" da, "kamuoyuna duyurmak üzere" heyecanla bekliyorum!..