Yıllardır ağlıyorlardı; "Kesintiler çok, Kulüp yarış yapamayacak, ikramiyeleri ödeyemeyecek duruma hızla sürükleniyor, acil tedbir alınmalıdır!.." Ankaralara gidildi, Bakanlar için "özel dergiler" yapıldı, o dergilere bakanların onlarca resmii basıldı, sonunda Millet Meclisi'ne gönderilen "bahis oyunlarında pay dağılımı" tasarısına "At yarışları da dahil edildi" ve kulüp yönetimi bunu "kazanılmış zafer" olarak takdim edip, "yaklaşan" seçim için malzeme yaptı!.. Seçim yapıldı ve 110 üyenin katıldığı genel kurula "ayakta zor duran" hastaları bile refakatçileri ile getirip oy kullandıran "iktidar" seçimi kazanamadı, Türkiye Jokey Kulübü tarihinde görülmedik bir şekilde "iki listeye eşit oy çıktı"; 54 - 54!.. Aslında, "iktidar" kanadının seçimi kazanmak için "oynadığı koz" sadece "yarışlarda kulüp payının arttırılması ve kesintilerdeki azalma ile atçılara dağı tılacak ikramiyelerde de artışlar olacağı" müjdesi değildi. Kulaklara fısıldanan, hatta genel kurulda dile getirilen başka kozlar da oynandı; "Oy kullanacak üyelerin bazılarının yakınlarına iş temini, hatta seçim kazanılırsa, bazı üyelere doğrudan iş" gibi!.. Bunları duyduğumuzda, inanmak istemedik, "İnşallah doğru değildir" dedik ama "görüştüğümüz" bazı kulüp üyeleri, manalı manalı gülüp "Bunlar zaman zaman oldu, şimdi neden olmasın" diyorlardı. Seçim bu ay tekrarlanacak!.. "Onca" çabaya, vaade ve propagandaya rağmen, "kazanamayan" iktidarın, bu defa işi çok daha zor!.. Zira "yeni kongreye kadar" kulübü, genel kurul başkanlık divanı yönetiyor; "eski yöneticiler" şimdi sadece "genel kurula katılacak" birer üye!.. Yıllardır "Cemal Kura'nın desteği ile" kulübü yöneten "zihniyet", artık "yeni bir ekip" ile yer değiştirecek gibi görünüyor!.. Arkadaşım olan bir çok üyeden şu sözleri duydum: "Cemal Kura'ya olan saygımızdan dolayı oğlunun üye olması için olumlu oy verdik ama artık kulübün ve genel kurulların üzerinden onun gölgesi kalkmalı!.. Son genel kurula zor geldi, artık köşesine çekilmeli ve Türk atçılığının saygın bir duayyeni olarak tarafsız kalmalı!.." Evet, Türkiye Jokey Kulübü'nde "yeni ve beyaz" bir sayfa, "yeni ve dinamik" bir ekiple açılmalı!.. Şimdi "Adalet Bakanlığı'na devredilerek açık hapishane yapılacağı" söylenen, bugüne kadar "hiç bir işe yaramayan", kuş uçmaz kervan geçmez ve atçılıkla ilgisi olmayan yerlerde "zamanında onca milyar lira harcayarak" sözüm ona "seyis okulları açan" ama "orada bir tane bile seyis yetiştiremeyen", "15 - 20 kulüp üyesi oyun oynayıp vakit geçirsin" diye villalar alıp, dayayan - döşeyen, "Aygır bakıyoruz" diye, yaşasaydı ünlü gezgin Marko Polo'yu bile kıskançlıktan çatlatacak bir şekilde dünyada görmedik yer bırakmayan bir zihniyetin yönettiği ve uzun yıllardır har vurup harman savurduğu Türkiye Jokey Kulübü "Batıyoruz, gidiyoruz, yarışçılık bitiyor" diye Ankara'yı ve medyayı Ağlama Duvarı'na çevirirken, söyler misiniz bana "gece koşuları yapabilmek için" kaç hipodromda ışıklandırmaya kaç trilyon harcanıyor; hem de "ancak" Arap şeyhliklerinde görülen lükslükte?!.. Yeter artık!.. Bu kulüp, bunca cirosuna, bunca bütçesine, bunca mal varlığına rağmen, hâlâ "içine kapanmış" bir şekilde ve "110 üye ile genel kurul yapıyor", üye sayısını 150'ye bile çıkarmamak için "Türkiye'de hiç bir kulüpte olmayan garip bir balotaj uygulmasından vaz geçemiyorsa", bunu değiştirecek ve "kulübü çağdaş bir yapıya, çağdaş bir yönetime taşıyacak" kadroların iş başına gelmesi şarttır!.. Eğer "bu başarılamıyor" ise, yapılacak en iyi iş, Türkiye'de at yarışçılığının özelleştirilmesidir!.. "Yaş ortalaması", İngiliz Lordlar Kamarası'ndan daha fazla olan bir üye yapısı ile "yapılan" ve yıllardır "kazanılan" seçimlerin, Türk atçılığını getirdiği yer ortadadır!.. Bu düzen değişmelidir!.. Aksi hâlde, "yeni pay kanunu ne getirirse getirsin", birkaç yıl sonra gene dönüp dolaşılacak ve bugünkü "hazin tabloya dönülecektir"; bizden söylemesi!.. OCALU boşluk yorumunu yaz Turkcell, Telsim, Avea 2866'ya gönder