TSYD istiladan kurtarılmalıdır!

A -
A +

Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin eski başkanları, kurucuları, duayenleri ve de İstanbul başta ülkenin dört bir yanına yayılmış şubelerinin başkanları, derneğinizin durumundan memnun ve mutlu musunuz?..
Davul çala çala gelen bir “köksüz” yönetimin başkanının “algı metodu” ile sizleri ve genel kurul üyelerinin çoğunluğunu büyülemesinin sonucu olan “iktidar değişikliğinin hangi felaketleri de beraberinde getireceğini” onca tecrübenize rağmen o günlerde fark edememenizin “Derneğe ve mesleğe nasıl darbe vurduğunu” inşallah şimdi görmeye başlamışsınızdır!..
Türkiye Spor Yazarları Derneği, bugün “Spor Yazarları Derneği olmaktan” çıkarılmak üzeredir!..
Alınan “yüzlerce yeni üyenin kaçının gerçekten gazeteci olduğu” belli değildir ama “yüzde olarak” yeni üyelerin çoğunluğunun “gazeteci olmadıklarını”, bu “köksüz yönetimi” iş başına getiren genel kurulda, “bu köksüz yönetimi destekleyen” şube başkan ve yöneticilerinin bile açık açık söylediği, taaa Urlalardan bile duyulur hâle gelmiştir!.. 
O genel kurulda “en ön sırada oturup”, Erdoğan Arıpınar hariç, dernek tüzüğünü paspas eden kararlara, listelere “sesini sedasını çıkarmayan” ve olanları seyreden Dünya Spor Yazarları Derneği Başkanlığı da yapmış eski başkanımız Togay Bayatlı ve  “hukukçu” ağabeyimiz Halit Kıvanç başta “mesleğimizin efsaneleri arasına girmiş olan” duayenlerimizin, dernek başkanlarımızın acaba “şu anda” vicdanları sızlamıyor mu?..
Bu dernek, “neden kuruldu”, bu dernek, yarım asır “hangi ilkeler ve haklar için” mücadele etti, bu dernek, “spor yazarlığının bir meslek olması ve kabul edilmesi için”  hangi sorumlulukları yüklendi; bunları yaşayan ve bu mücadeleye katılan yüzlerce TSYD’li hâlâ hayattayken, “bunlardan bihaber olan” bir “köksüz” yönetim, derneği ne hâle getirdi; işte ortada!..
“Beyaz sayfa açıyoruz” diyerek, “beyaz ceket / beyaz gömlek / beyaz kıyafetli” havuz başı davetleri yapan bir yönetimin kısa zamanda “derneğe ve mesleğe giydirdiği kara gömlek” bilmem ki, şimdi nasıl çıkarılacak?..
Ey TSYD’nin “gerçek spor yazarı ve gazeteci olan” üyeleri, bu derneğin, yarım asırdır, “önüne gelenin, manavın, bakkalın, arkadaşın, dayı oğlunun, barcının, iş adamının üye yapıldığı” ve de “adı” sözüm ona “spor yazarları olan” derneklerle mücadele ede ede, kabul ettirdiği “meslek kimliğinin ve ilkelerinin” bu kadar kısa zamanda “çöpe atmasını”, bilmem ki, hâlâ seyredecek ve “geceleri rahat uyuyabilecek” misiniz?..
Bugünkü yönetime “Köksüz” diyorum; zira “köklü olsalar” bu “yarım asırlık” büyük mücadeleye ihanet ederek “önüne geleni” bu derneğe üye yapmazlar, tüzüğü bu hâle getirmezlerdi!..
Bu yazıdaki “köksüz” kelimesinin anlamı açıktır; derneğin kurucuları olan ve de başkanlığını da yapan Adnan Akınların, Namık Seviklerin, Necmi Tanyolaçların, Samim Varların, Kahraman Babçumların mücadelelerini “hatırlayamayan, anlayamayan” bir yönetimi tarif etmektedir. 
Elbette, derneğin kurucuları Burhan Felekleri, Haluk Sanları, Nezih Demirkentleri, Necati Bilgiçleri, Rıdvan Yelekçileri, Tevfik Ünsileri, Yalçın Tokerleri, Sacit Demircanları, Tarık Bilginleri, İhsan Biricikleri, Aydın Bakanoğluları, Necati Karakayaları, Orhan Vedat Sevinçlileri, Ferruh İlkünsalları, Ali Hendekçileri de hatırlamayan ve örnek almayan bir zihniyeti de niteliyor, “köksüz” kelimesi!..
Eğer Türkiye’de gerçek bir “Spor Yazarları Derneği” varsa ve o dernek, “TSYD ise” göreve geldiklerinden beri hataları, yanlışları ve gaflarıyla da gazetelere düşen bu yönetimden bir an önce kurtarılmalı ve de “bu yönetimin yaptığı tüzük” değiştirilmelidir!..
Derneğin de, mesleğin de “gazeteci olmayanların, gerçekten spor yazarı olmayanların istilasından kurtuluşu için” bu adım atılmalıdır, hem de “tüzüğün elverdiği en kısa zamanda!..”

 

Türkiye Spor Yazarları Derneği, bugün “Spor Yazarları Derneği” olmaktan çıkarılmak üzeredir!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.